Depresyon ve kaygının sırt ağrısına yol açtığını ifade eden Uzman Klinik Psikolog Aybige Üstüner, bu nedenle çözümün omurgada değil beyinde olabileceğini dile getirdi. Üstüner, sekiz haftalık farkındalık temelli ya da bilişsel davranışçı terapi (BDT) programının, ağrı kesiciler veya diğer tedavi yöntemlerine yanıt vermeyen bireylerde sırt ağrısını anlamlı şekilde azalttığını aktardı.
DEPRESYON VE ANKSİYETE SIRT AĞRISINA SEBEP OLABİLİR!
Günümüzde genç-yaşlı birçok kişi sırt ağrısı problemiyle karşılaşıyor. Modern yaşam tarzı, masa başı çalışmaları, yanlış duruş alışkanlıkları ve yetersiz fiziksel hareketlilik sırt ağrısının temel sebepleri arasında yer alıyor. Son dönemlerde pek çok birey boyun veya sırt rahatsızlıkları sebebiyle iş hayatında zorluk yaşıyor. Yakın zamanda gerçekleştirilen bir klinik araştırma, sekiz haftalık farkındalık ya da bilişsel davranışçı terapi (BDT) programının, halihazırda ağrı kesiciler kullanan ve diğer tedavi yöntemlerine yanıt vermeyen hastalarda sırt ağrısını kayda değer şekilde hafifletebileceğini ortaya koydu.
Araştırmalar, erkeklerde öfkenin sırt ağrısıyla güçlü bir bağlantısı olduğunu gösterdi. Çalışma, öfkesini kontrol edemeyen erkeklerde kas gerginliğinin arttığını ve durumun kötüleştiğini ortaya koydu.
Araştırmayı yorumlayan Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Aybige Üstüner, “Bilişsel davranışçı terapinin amacı, ağrı, düşünceler ve duygular arasındaki bu bağı kesintiye uğratmaktır. Ağrı ile ilgili inançlarımızı değiştirdiğimizde, ağrımız da değişmiş olur” şeklinde konuştu.
