Beşiktaş Teknik Direktörü Sergen Yalçın, takımın başına gelmesinde büyük katkısı olan taraftarının karşısına ilk kez çıktı. Ve ilk kez takımın başında olup da kazandığı kadroyu bozmadı Sergen Hoca. Hızlı da başladı. Orta alandan kanatlara ya da Burak Yılmaz’a derinlemesine atılan paslar, biraz yavaş olunca bir gol, bir ciddi atak, bir de ciddi olmaya çok yakın atak yardımcı bayrağı ve VAR desteği ile sonuca dönüşemedi. Bu işler ilk on dakika içinde gerçekleşti. Belli ki Sergen Yalçın, soyunma odasında takımını iyi motive etmişti.

Konuk takım Gazintep FK, Beşiktaş’ın ilk hızından sonra, geçen hafta lidere karşı aldığı farklı galibiyetin boş olmadığını kanıtlamaya çalıştı. Oyunu sahaya iyi yaydı. Hızlı hücumlarla Siyah-Beyazlıların ‘yumuşak karnı’ Loris Karius’u uzaktan da olsa yokladı. İki takımın da oyun karakterlerini başında ortaya koyduğu maç, ev sahibi ve isim avantajı sahibi tarafın, biraz daha etkili bir şekle büründü. Akılda kalan Burak Yılmaz’ın fizik koşullarını zorlayarak, vurduğu kafa ve ‘milli takımı istiyorum’ diyen Günay Güvenç’in kurtarışıydı.

İkinci yarıda yeni transfer Kevin-Prince Boateng’i oyuna alan Sergen Yalçın, Gana asıllı Alman milli oyuncusunun enerjisiyle oyunu daha öne yıktı. VAR’ın gerçekten ‘ince dikkatiyle’ kazanılan penaltı atışı, Burak Yılmaz’ın Gaziantep kalesinde açtığı delik, Beşiktaş’ın gücünü arttırdı. Ceza alanı çevresinde aldığı topları sağa- sola çok çabuk atarak, ikinci santrfor gibi kale sahasına dalan Boateng, bu hareketlilik içinde, topukla şık bir gol, ardından aynı güzellikte taklasını attı.

Ve Beşiktaş, Sergen Yalçın ile ikinci maçında da kazanırken, üstüne yeni bir değeri kadrosuna katmanın mutluluğu ile zirvenin oralarda olacağının işaretini verdi.