Zuladaki bütün alçaklar piyasaya döküldü…

Kahpece trolledikleri vatandaşlar üzerinde pis bir algı yaratmaya…

Ne idüğü belirsiz bir sürü deyyus, saklandıkları sosyal medya hesaplarından halka zehir saçmaya, devleti küçük düşürmeye çalışıyorlar.

Eleştiri veya fikir hürriyeti falan değil, düpedüz ihanet!

*

Adam, 100 liralık yardım paketini 150 liraya pazarlamaya kalkıyor, toplu taşıma araçlarını garajlara çekiyor, toplu sokağa çıkma yasağı ilan edilsin diye tepiniyor…

Cumhurbaşkanının “Devlet içinde devlet olmaz” sözüne, İBB Başkanı Bay Müdafa, “İBB devletin ta kendisidir, kimsenin fetvasına da ihtiyacı yoktur” cevabı verecek kadar hoyratlaştı…

İşi gücü bırakmış, devletle cebelleşiyor…

Devlet de sabrediyor elbette şu zor zamanda!

*

Hakan Aygün denen utanmaz, Bodrum’da Gümbet Koyu’ndaki teknesinde…

Kur’an ayetlerine dil uzatarak, yardım kampanyasıyla dalga geçiyor…

Bu medya maymunu ahlâksızca, şuursuzca, alçakça milletin manevî değerleriyle alay eder hale geldi…

Belli ki işsiz güçsüz kalınca, küfürle şöhret olmaya soyunmuş…

İblisin köleleri bunlar…

Zavallı, kimliksiz soytarılar…

Mahkeme kararıyla da tutuklandı…

Bunalmış milletin Kur’an’dan ayetlerine şeytanca dil uzatmakla eline ne geçti acaba?

*

Cumhuriyet adlı zillet yardakçısı gazetenin arsızı Mine Kırıkkanat ise ezan ve selâdan rahatsızmış…

Kötü haberler yetmiyormuş gibi bir de gece hoparlörden felaket tellallığı dinlemek zorunda kalıyormuş” tahammülsüz kadın…

*

Türk İzmir’deki bir avuç çapulcunun soysuzluğuna ne demeli?

Kendini bilmez bir avuç devşirme, okunan ezan ve duaya ıslık, tencere ve tava çalarak karşılık vermeye kalkıyor…

Bunlar, bu toplumun parçası olamazlar…

Batı’nın kilise ve havralarda duaya durduğu bu zor zamanlarda bu kimliksiz, şuursuz millet düşmanları resmen halkı tahrik edip, şeytanın uşaklığını yapıyor…

Bu alçaklar, “Ayasofya’dan ezan sesi yükselmeli” diyen Yıldız Tilbe’den utanmalılar!

*

Facebook ve Twitter sayfalarındaki kahpe FETÖ trolleri ise iş başında yine…

“Ankara kuşu” denen bir ihanet hesabı vardı…

Gazeteci maskesiyle içeriden haberleri pompalıyor ve FETÖ’cülere ümit aşılamaya çalışıyordu…

Geçen gün hesabın sahibi Oktay Yaşar’ın kimliği tespit edilip tutuklandı…

Kripto bir FETÖ’cüden başkası değildi…

Yaşar tutuklanınca bazı fırıldak siyasîlerin etekleri tutuşmuştur mutlaka…

Bakalım önümüzdeki günler nelere gebe?

*

Alçak FETÖ’nün uçmaya çalışan kuşları bir bir yakalanmaya devam ediyor…

Bunlardan biri de Twitter’da provokatif ve gerçekle ilgisi olmayan paylaşımlar yapan “Dr. Kulis Kuşu” adlı hesaptı.

Hesabın daha önce CHP’li Mehmet Bekaroğlu’nun danışmanlığını yapan ve son olarak İBB Beyaz Masa’da çalışan Ümit Kaya’ya ait olduğu ortaya çıktı.

*

Akıllara zarar bir şuursuzluk örneği de Sakarya’dan…

Canlarını dişine takmış koronavirüsle mücadele veren bir sağlık çalışanımıza oturduğu apartmanın dangalak sakinleri bir not bırakmış:

Apartmanımızda ikamet eden sayın sağlık çalışanları, apartmana girip çıkarken giriş kapıları ve merdiven korkuluklarına temas etmemenizi önemle rica ederiz.

Ve o sağlık çalışanı bu şuursuzluğa kapak gibi cevabı yapıştırmış:

Bu apartmanda ikamet eden tek sağlık çalışanı benim hepimiz biliyoruz. Bu virüs olayı er ya da geç illaki bitecek inşallah. Bu sürecin sonunda yine çalıştığım hastaneye gelecek, kapımı vurup odama girecek, ceketinizi düğmeleyip benden kendiniz için yine ayrıcalık isteyeceksiniz. İşte o zaman dilinizi koparır, çenenizi kırarım. Bilginize.

Allah aşkına ne zaman aklımız başımıza gelecek, bu husumet ve nefretten ne zaman kurtulacağız?

Daha başımıza taş yağmasını veya kıyamet kopması mı gerekli?