Sayın Bahçeli’nin teklifi son derece açık, sade, kolay ve anlaşılır bir sistem öngörüyor. Anlamadan, dinlemeden, akla ziyan değerlendirmelerle başka yere çekip, farklı anlamlar yüklenmek iyi niyetle izah edilemez.

  Yerel seçimlerde siyasi partilerin başarı oranları, itiraz edilen yerlerin durumu bir tarafa, özellikle büyükşehirleri doğrudan ilgilendiren çok önemli bir gerçek daha ortaya çıktı. Birçok yerde büyükşehir belediye başkanı seçilen ismin partisi, belediye meclisinde ve ilçe belediyelerinde çok geride kaldı. Mesela, Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlıkları için henüz kesin netice ortaya çıkmamıştır. Velev ki CHP’de olsa bile belediye meclisi ve ilçe belediyelerinde ezici çoğunluk Cumhur İttifakı'nı oluşturan partilerde bulunacak.
    
SIKINTILI DURUM

Belediye meclisleri yerel hizmetlerin görülmesinde kilit bir öneme sahiptir. Komisyonların oluşturulması, bütçenin onayı gibi kritik görevleri vardır. Muhtemelen yeni düzenlemelere bağlı olarak imar ve şehircilik alanlarında da etkin olacaktır. Diğer taraftan ilçe belediyeleri ile büyükşehrin uyumu, hizmet akışı bakımından hayati derecede önemlidir. Neresinden bakılırsa bakılsın başkan ve meclisin ayrı partilerden olması sıkıntılı bir durumdur. Nitekim, daha önceki seçimlerde de benzer durumlar yaşanmıştı ve çok önemli sorunlarla karşı karşıya kalınmıştı. Hatta aynı partiden olan büyükşehir ve ilçe belediye başkanları arasında bile ciddi sorunlar ortaya çıkmıştı. Bundan sonra da büyük krizler yaşanmayacağını hiç kimse garanti edemez.

DEMOKRASİ AÇIĞI

ABD’de Başkan ve Kongre çoğunluğunun ayrı partilerde bulunması, “Topal Ödek” olarak tanımlanıyor. Bizdeki durum da benzerdir, ama aşılmayacak bir sorun değildir. Nitekim, mevcut sistemde belediye başkanının yaklaşımına, anlayışına ve hatta çapına bağlı olarak, bu sorun kısmen de olsa aşılabiliyor. Ancak, bir şehrin geleceği ve hizmet beklentileri kişilerin insafına ve insani ilişki yeteneklerine bağlamak ne kadar doğrudur? Sayın Devlet Bahçeli, bu durumu bir sistem adaletsizliği, bir sistem dengesizliği ve demokrasi açığı olarak değerlendirmiştir. İlçelerde başarı kazanıp büyükşehirde kaybetmenin gerçekten normal ve kabul edilir şey olmayacağının altını çizmiş ve bu sistem sorununun ele alınıp çözüme kavuşturulmasının önümüzdeki gündem konularından birisi olması gerektiğini söylemiştir. Bu kadar yorulmaya gerek olmadığını belirtmiş, tıpkı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde olduğu gibi, büyükşehir ölçeğinde tutarlılık, ahenk ve denge sağlanması ve merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasında tam bir uyum yakalanması için bir teklifte bulunmuştur.

TEKLİFİN ÖZÜ

Sayın Bahçeli’nin teklifi son derece açık, sade, kolay ve anlaşılır bir sistem öngörüyor. Buna rağmen, anlamadan, dinlemeden, düşünmeden, akla ziyan değerlendirmelerle başka yere çekip, farklı anlamlar yüklenmeye çabalayanları ibretle izledik. İşi eyaletleşmeye kadar götüren akıl fukaraları dahi çıktı. Aslında, bir dinleseler anlayacaklar. Bütün mesele mevcut durumun daha akla, hukuka, demokrasiye ve işleyişe uygun hale getirilmesidir. Teklifin özü kısaca, büyükşehir belediye başkanı ile ilçe belediye başkanlarının birlikte oylanmasından ibarettir. Büyükşehir ve ilçe belediye başkan adayları yine bugün olduğu gibi ayrı ayrı belirlenecek. Yine, kimin aday olacağına partisi karar verecek, ancak tamamı tek pusulada yer alacak. Hepsi birlikte seçilecek veya kaybedecek. Böylece bir uyum, bir ahenk sağlanacak ve hizmet akışı hızlanacak. Sonuçta karar seçmenin olacağı gibi, başarı ve başarısızlığa bağlı olarak, hesap da yine Türk milletine verilecek. Belediye meclis üyelikleri ayrı oylanacak, ancak seçmenin karar vermesi daha kolay hale gelecek.

BİLGE LİDER YİNE DEVREDE

Mesele bu kadar basit, bu kadar açık, bu kadar nettir. Bunun neresine ve neden itiraz ediliyor, anlamak mümkün değil. Yapılmak istenen, kargaşayı ortadan kaldırmak ve sistemi kolay ve hızlı işleyecek hale getirmektir. Kaldı ki, mutlaka böyle olsun diye bir şey de söylenmemiştir. Konuşulur, tartışılır ve bir orta yol bulunur. Bütün mesele iyi niyettir ve çözüm üretmektir. Sayın Bahçeli, siyasetin bütün kriz noktalarında her zaman devreye girmiş ve yol göstermiştir. Önerileri, iyi niyeti, sağduyusu sorunların aşılmasında büyük kolaylık sağlamıştır. Türk siyasetinin bilge lideri olarak yine ön alıyor, yine çözüm üretiyor, yine yol gösteriyor. Hiç kuşku yoktur ki, bugüne kadar olduğu gibi, bu teklifin kabul görmesi de büyük bir rahatlama sağlayacak, Türk milletinin faydasına olacak ve demokrasimizin daha hızlı ve doğru işlemesine katkı verecektir.

BİR DİNLESENİZ

           Varlığı kriz ve kaosa bağlı olanlar, belirsizlik ve çatışmadan beslenenlerin Sayın Bahçeli’nin bu teklifinden rahatsız olmaları anlayabiliyoruz. Onlar için ülke değil, kendi bozuk ve kirli hesapları önemlidir ve bu uğurda feda edemeyecekleri hiçbir şey yoktur. Bunu defalarca test ettik, gördük ve anladık. Bizim sözümüz, akıl ve izan sahiplerinedir. Hemen karşı çıkmak yerine bir dinleseniz, gerisi gelecektir. Yeter ki, önyargılarımızdan kurtulalım, yeter ki, anlayıp, dinleyelim ve iyi niyet gösterelim.