Fenerbahçe’nin 10 Kasım’da sahaya Atatürk’ü anmak amacıyla pankartla çıkması hiç beklenmeyen bir tartışmanın fitilini ateşledi.

Sloukas’ın pankartı tutmaması, tavrı eleştirilere neden oldu. Semih Erden sert bir mesajla protesto etti. Sosyal medyada da tepkiler vardı Sloukas’a. Yunanlı oyuncu kendini “Beş yıldır bu ülkenin takımı için oynuyorum. Tarihini biliyorum. Saygılıyım. Bilinçli yapılmış bir şey değil. Maça odaklıydım” babından açıklamalar ile kendini savundu. Ama söyledikleriyle görüntülerdeki beden dili aynı şeyi söylemiyor gibiydi. Hem ‘bu ülkenin tarihini biliyorum saygı duyuyorum’ diyeceksin hem de bu önemli günde o görüntüyü vereceksin. Saygılıyım demekle saygılı olunmuyor. Hiç konuşmasan ya da hiç o görüntüye girmesen daha iyi idi be Sloukas. Hoş daha beterini yapanlar varken bu ülkede. Sana kızsak ne kızmasak ne?

Basketbol süper liginde mücadele kızışıyor. En zayıf görünen en güçlü görüneni yeniyor. Deyim yerindeyse galibiyet artık aslanın ağzında değil midesinde. Anadolu Efes ve Fenerbahçe’yi hep ayrı tutuyoruz. Artık onlar da maç kazanırken geçmişten daha fazla efor harcamak, emek koymak zorunda kalıyorlar. En azından şu angörüntü bu. Fenerbahçe’nin sıkıntıları malum... Yine de ligde öyle veya böyle gemisini yüzdürüyor Obradoviç. Beşiktaş’ı zorda olsa geçtiler. Ancak uzun süre mahkum oynadılar. Thedore’un gerçek oyununu hatırlaması, McAdoo’nun atletizmi, bitiriciliği Beşiktaş’ı son topa kadar oyunda tuttu. Fenerbahçe yenilgiden bir iki üçlük farkıyla kurtuldu. Birkaç hafta sonra başka bir Fenerbahçe izleyeceğiz. En azından öyle umuyoruz. Daha fazla gecikme sıkıntıyı büyütür. Özellikle çok kötü bir başlangıç yapılan Eurolig açısından.

Anadolu Efes’te de taşlar hala yerine oturmadı. Gaziantep maçında zorlandılar. İki eski Beşiktaşlı Rich, Buva ve Crawford epey terletti onları. 19 kez beraberliğin oluştuğu maçı Micic, Sertaç, Beaubois ve Buğrahan kurtardı. Her şeye rağmen ligde ve Avrupa’da en sağlam giden onlar. Gaziantep Basketbol ise eski görüntüsünü yakalama sinyalleri verdi.

Herkes herkesi yeniyor dedik. Yenilgisiz lider Karşıyaka ile galibiyete hasret Bahçeşehir Koleji maçı buna örnek. Karşıyaka rakibinin alan savunmasını çözemedi. Son andaki hakem hatasına rağmen Bahçeşehir, Golden önderliğinde iki sayıyla kazanmayı başardı. Yeni koç Zafer Aktaş’la çıkılan ilk maçta sonuncu lideri yendi. Artık süper ligde yenilgisiz ve galibiyetsiz takım yok. Demek ki sorun koç Dedas’taymış diye düşünüyor insan!

Tofaş, ligin sürpriz takımı Afyon karşısında 28 sayı farkı gördü. Son bölümde 15 fark yedi. Maçı rahat bitiremedi. Crawford’a yapılan baskı ibreyi Tofaş’a çevirdi. Buna rağmen Crawford 17 sayı attı. Tofaş cephesinde yapılan 23 top kaybı can sıkıcıydı. Meija, Lojeski, Barış gibi üç sağlam çapası bulunan Bursa ekibinde güzel olan artık herkesin özellikle de Türk oyuncuların ciddi katkılar yapması. Sakatlıktan önce Berkan, geçen hafta Berk şimdi de Muhsin. 7/7 ikilik, 2/2 serbest atışla 20 dakikada 16 sayı ile müthiş oynadı. Tofaş gençlere yatırımın meyvelerini topluyor artık. Haftanın ilginç maçlarından biri Bursa’daydı. Bursaspor, 26-13’lük ilk periyod skoruyla öne çıktı. Ancak kalan üç periyodu da Arel Üniversitesi galip bitirdi. Yeşil Beyazlılar buna rağmen kazandıysa Ender’in müthiş yüzdeyle attığı 15 sayı ve 5 asistine dua etmeli.

Galatasaray ile Darüşşafaka mücadelesinde de çekişme son ana kadar devam etti. Tofaş yenilgisinden sonra Avrupa’da da mağlup olan Galatasaray, iyi reaksiyon gösterdi. 21 top kaybına rağmen gelen galibiyette Moore ve Ege’nin ekstra katkısı rol oynadı. Darüşşafaka yine 3.5 periyot kafa kafaya geldi, yine maç sonunu iyi oynayamadı. Teksüt Bandırma Sigortam Net İTÜ deplasmanında güle oynaya kazanırken bu kez başrolde yabancılar vardı. Son haftaların yükselen isimi Prewitt bu maçında yıldızıydı. Yerlilerin toplam 20 sayı attığı maçta Bandırma ekibinde 41-5’lik benç, 50-28’lik boyalı alan üstünlüğü dikkat çekiciydi.

Haftanın sürpriz sayılacak diğer sonucu Türk Telekom-Ormanspor maçında ortaya çıktı. Hafta içi üç oyuncuyla yollarını ayıran Ormanspor galibiyeti daha çok isteyen taraftı. Çoğu maçını yakın skorlarla kaybeden Yeşil Siyahlılar,Kikanoviç 18, Cevher’in 19 sayısının yanına Babiç’in 15 sayılık performansını da ekleyince ikinci galibiyetine ulaştı. Türk Telekom kötüydü. Yine de kazanabilirdi. Muhammet’in 19, Campell’ın 16 sayısı yetmedi. Hunter’ın erken beşlemesi de etkiliydi. Rakibi yakalayıp ivme kazanacakları bölümde aldıkları teknik fauller can sıkıcıydı.