Davutoğlu-Babacan ikilisinin CHP paspası olmak için kurdurduğu Karar gazetesinin Sol’un ihanetlerini meşrulaştırma misyonunu yüklenmiş İbrahim Kahveci adlı yazarı “Ülkücü cinayeti SOLcuların aydınlatmaya çalışacağı kimin aklına gelirdi” diye bir twit atmış… Meselenin aydınlatma meselesi olmadığını ihanet misyoneri İbrahim de biliyor. Sol cinayet şebekesi, sol terör yatağı iken neyin aydınlatması bu?

Kandil fingirdeşmesi yaşayan Ahmet Şık mı olay aydınlatma peşindedir?

“Sırtımızı PKK’ya, YPG’ye, PYD’ye, PJAK’a dayadık” diyen HDP’den milletvekili seçilen, şimdi TİP’siz partide aynı ihanetlerine devam eden Ahmet Şık, on binlerce insanın kan okyanusu içinde yüzerken neyin aydınlatılmasına katkı sağlıyor İbrahim?

PKK’nın, DHKP-C’nin, MLKP’nin, TİKKO’nun her daim gönüllü avukatı olan Ahmet Şık gibiler bir şey aydınlatma peşinde değildir. Aksine Sinan Ateş’in hayatını böyle saldırı sonucu kaybetmesi üzerine kadeh tokuşturacak bir meziyettedir. Çünkü bunların ihanetlerini hayata geçirme planlarının önündeki en büyük engel MHP ve Ülkü Ocakları olduğu için böyle bir cinayeti bir aydınlatma düşüncesiyle değil, bunu MHP ve Ülkü Ocaklarına zarar verme, kendi önlerindeki engeli kaldırma hedefiyle malzeme edinmektedirler. Tüm kurgularını aslında MHP ve Ülkü Ocakları üzerinde karartma yapmak için kurmaktadırlar.

Bedeni Gelecek ve DEVA gibi partilerde bulunan CHP misyoneri İbrahim Kahveci de millete “Cinayet aydınlatma” hikâyeleri anlatsın.

Mesela terör örgütü PKK’nın Suriye kolu YPG’yi “Vatansever oluşum” gören…

Eşi Selvi Kılıçdaroğlu’nu terör örgütü DHKP-C’nin mensubu olan bir kadının cenaze törenine gönderen…

Terör örgütü FETÖ’nün 252 şehit verdiğimiz, 2 bin 194 kişinin yargılandığı 15 Temmuz hain darbe girişimini “Tiyatro ve kontrollü darbe” diye sulandıran…

Terör örgütü MLKP’nin kurucusuna “Hasan Ocak yaşıyor. Komutana bin selam!” şeklinde itaat eden Canan Kaftancıoğlu’nu İstanbul CHP İl Başkanı yapan…

Terör örgütü TİKKO lideri İbrahim Kaypakkaya'nın kız kardeşine CHP’de yer açan…

Terör örgütü DHKP-C’nin kurucusu Mahir Çayan’ı ölümünde, doğumunda anan kişileri CHP’de milletvekili yapan…

Kemal Kılıçdaroğlu mu bir cinayet aydınlatma hassasiyetinde olacak İbraaammm? Hadi söylesene istismarcılığı, ikiyüzlülüğü göremeyecek kadar mı SOL’un propaganda misyoneri oldun?

Bu terör örgütlerinin geçmişten günümüze kaç insanın hayatına kastettiğini bir toplasana İbrahim Kahveci…

Kaç asker, polis, öğretmen, işçi, memur, doktor şehit etmiş… Kaç Ülkücüyü şehit etmiş, kaç masum insanı hayattan koparmış, kaç cinayet işlemiş, kaç kişiyi sakat bırakmış toplaman varsa bir hesaplasana!

Türkiye’de en fazla cinayet işleyen, insanları sakat bırakan terör örgütleriyle her türlü içsel ve ailesel bağlar kuran bu zihniyetin amacının aydınlatma olduğunu düşünmek bile bu terör örgütlerine destek çıkmaktır.

Askerlerimizi, polislerimizi şehit etmiş, masum insanları öldürmüş PKK’lı teröristlere sahip çıkmayan HDP milletvekillerine “PKK’lının cenazesine gidip halkımızın acısını paylaşmayan HDP milletvekillerine soruşturma açtırırım” şeklinde tehdit savurmuş terörist Demirtaş ile Türkiye’yi yöneteceğini söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu’nun insan yaşamına dair hassasiyeti olduğunu söylemek bir kepazeliktir. İbraaaammm unutmadan peşinden gittiğin Davutoğlu ve Babacan ikilisi de terörist Demirtaş’ın önünün açılmasını isteyenlerden…

Sol’un mensupları yüzsüz, pişkin, hafızasız olduğu gibi, Sol’un misyonerliğini yapan İbrahim Kahveci gibiler de iktidardan intikam alma adına onlarla bu konularda benzeşme yaşamaktadır.

Geçen gün Halk TV’deki “Milliyetçilik” yargılaması yapılan programda yüzsüz, pişkin, hafızasız bir Solcu da eline mikrofon almış DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler’in öldürülmesi üzerinden Ülkücülere, Türk milliyetçilerine şiddet yaftalamasında bulunuyordu. O programda İbrahim Kahveci gibi CHP misyonerliği yapan Alaattin Aldemir ve Remzi Çayır da bu yaftalamaya cevaben “Beş bin Ülkücüyü kim şehit etti o hâlde?” diye cevap veremedi.

İbrahim Kahveci “Ülkücü cinayeti SOLcuların aydınlatmaya çalışacağı kimin aklına gelirdi” goygoyculuğunu bıraksın da, bugüne kadar SOL’un kaç tane cinayet işlediğinin hesabını çıkarsın… Hadi İbraaammm sen bu işi aydınlat…

SOL’UN AVCI APARATINA BAK SEN!

Türk devletinin kadersizliği, hücresel kumpasların ürünü olarak Emniyet’te geçmişte İstihbarat Daire Başkanlığı yapmış Hanefi Avcı isimli Sol’un propaganda aparatı, CHP’nin bir televizyon kanalında “Sinan Ateş suikastinin soruşturulmaya ihtiyacı var. Bu olay çok geniş boyutuyla soruşturulmalı, çok geniş bakılmalı. Ciddi olarak MHP’nin ilişkileri irdelenmeli. Hatta Yargıtay bu olayı dava konusu etmelidir'' cümlelerini kurma alçaklığını göstermiştir. Soruşturması devam eden bir olay üzerinden MHP’nin muhataplığını Yargıtayda kapatılma davası olarak işaretlemiştir.

Bu nasıl bir alçaklık, bu nasıl bir kin, bu nasıl bir nefret ve bu nasıl bir SOL aparatlığı ki önü-arkası aydınlanmamış bir olaydan Türkiye’nin en köklü partisi MHP’yi kapatılmakla itham ediyor.

Katıldığı bir televizyon programında “FETÖ’ye terör örgütü diyemezsiniz, PKK ile aynı safa koyamazsınız. FETÖ organize suç örgütü” diyen Sol’un aparatı Hanefi Avcı, MHP’yi Yargıtaya âdeta terör örgütü gibi gösterme alçaklığındadır. Vatana ihanetten rütbesi sökülmüş Hanefi Avcı’nın hiç terör örgütü PKK’nın uzantısı için “HDP kapatılsın” dediğine şahit olan var mı?

“HDP kapatılsın” demediği gibi yüzlerce kişinin azmettirici katili için “Demirtaş serbest bırakılsın” diyor. Hatta terör örgütü PKK’ya sahip çıkan her milletvekili için "Parlamentoda her türlü düşünceyi savunabilir. Bir örgütle organik bağı olmadığı sürece, konuşmalarından sorumlu tutulamaz. Vekiller her türlü siyasi dokunulmazlıklara sahiptirler, fiili olarak örgütlerle bağlantıları olmadığı sürece tutuklanmaları hukuka aykırıdır. Evrensel hukuka aykırıdır. Fikirlerden dolayı kimse sorumlu olmamalı. Türkiye bunlara fatura kesiyor" değerlendirmesi yapıyor.

‘O zamanlar adı ışık evleri değildi. 8-9 aylık bir öğretim döneminde kaldım. O zamanlar FETÖ’nün adı yeni yeni duyuluyordu. Çocuklarım da FETÖ okullarında okudu” diyen birinin kaldığı FETÖ evlerinin beyninde oldukça ihanet hasarı açtığı anlaşılıyor.

Böyle birinin rütbelerinin sökülmesi Türk devletinin namusunu temiz tutma adına şuurlu bir adım olmuştur.

Şimdi o da Sol’un propaganda aparatı olarak kendine itibar alanı yaratmaya çalışmaktadır.

Şu an en zahmetsiz ama SOL’un gözünde kendine itibar kazandırma yöntemi MHP’ye saldırmak olduğu için Hanifi Avcı “Tut getir Co” rolünü oynamaktadır.

MHP’yi tarih boyunca hiçbir güç durduramamış, SOL’un aparatlarının alçak yorumları mı durduracak?