Görünen köy kılavuz istemez…
Takımlarımızı yönetenlerde değişen hiçbir şey yok!
Yine devre arası transfer dedikoduları, yine 3-4 futbolcu alınacağına dair söylemler, yine taraftara şirin görünme tavırları, yine bol keseden atmalar.
Yahu arkadaş, hala akıllanmadınız mı?
Siz Fenerbahçe’nin sayın yöneticileri, borcunuzun tavan yaptığını açıklamadınız mı, siz Beşiktaş’ın değerli yöneticileri, gelen para gidiyor demediniz mi, siz Galatasaray’ın sayın yöneticileri, parasızlıktan 6 ay önce transfer yapamadığınızı itiraf etmediniz mi?
Ne değişti de, hemen transfer için kollarınızı sıvadığınızı açıklıyorsunuz.
Hala, anlamadınız mı, akıllanmadınız mı, borç batağındasınız, tedbir almanız gerektiğini öğrenemediniz mi?
Şimdi moda ya, ellerindekini satıp yenileri almak. Peki bilmez misiniz, ara transferde alınan futbolcuların ülkeye, ülke futboluna adaptasyonu zordur. Bilmez misiniz, ara transferde gelen futbolcular sorunludur. Peki bilmez misiniz bu futbolcular lige ısınana kadar, bu lig biter, size doğru dürüst katkı sağlayamaz.
Dilimizde tüy bitti.
Bu işin kurtarışı, fedadır, feda…
Bu işin tek çaresi alt yapıdır, öze dönüştür, kemer sıkma politikasıdır…
Ve tabi ki, dürüstçe, açıkça kara tabloyu açıklayıp, gönül verenlere anlatmaktır. Gözlerinin içerisine baka baka, “Biz batıyoruz, çare transfer yapmamaktan geçer. Bizden bu sezon fazla bir şey beklemeyin” demektir.
Bilin ki, bu açıklamayı yaparsanız belki düzelirsiniz, taraftarın gözüne daha çok girersiniz. Ama medyanın da yardımıyla vaadlerde bulunursanız, transfer için kendinizi zorlarsanız, bataklıktan kurtulamazsınız. Gönderin pahalı transferleri, dönün özünüze, idare edin bir sezon, sıkın kendinizi.
Feda işi bu, feda…
Yöneticiler hata yapıyor da, sayın federasyon yapmıyor mu?
Devlet bankaları, kulüplere uzun vadeli kredi verecekmiş!
Breh, breh, breh…
Yani; “Yöneticiler siz yanlışlarınıza devam edin, devlet bankaları ödesin, sonrasına bakarız. Siz harcayın, borç sizden sonra gelecek yöneticilere kalsın. Belki devlet sonra bu borçları affeder!”
Allah’ım.
Futbol Federasyonu kulüpleri 'Finansal Fair Play' kurallarına uymaya teşvik edeceğine, borçlarını kapatmaları için, devlet bankalarına daha fazla borçlandırmaya kalkıyor.
Federasyonun görevi kulüplerin borçlarını kapatmak değil, projeler üretmek, alt yapı çalışmalarına teşvik etmek, sponsorlar kanalıyla onlara gelir sağlamak değil midir?
Sözün özü şu;
Türk futbolunda, bir bataklık kurutulamadan yeni bataklıklar yaratılıyor.
Tüm vücutlar bataklığa gömülmüş, kafalar dışarıda, eller havada!
Federasyon da yardım edeceğim diye, kafalarına basıyor!
MHP Milletvekili sayın Saffet Sancaklı, Bengütürk TV’de katıldığı programda şöyle demişti:
“Göreceksiniz, UEFA büyük kulüplerimizi, küme düşürecek…”
Sayın Sancaklı haklı, haklı da, bize göre ligimiz kalmayacak bu gidişle!