Memlekette nerede bir hain nerede bir katil nerede bir  terör sempatizanı varsa; masumiyet makyajı ile allayıp pullayıp alkışlatmayı moda akımı haline getirmişler… Masumiyet artık sadece bir maske sanki… Memlekette mantık değil duygu sömürüsü hakim, nerede bir hain varsa kollar sıvanıyor, şarkılar düzülüyor, karanfiller diziliyor ve akıllar tutuluyor… İnsanlar memlekette yükselmek için karakterini değil karaktersizliğini ve hainliğini konuşturuyor sonra cafcaflı bir masumiyet ve sempati yükleniyor, işte alkışlar şelale…

“Vallahi Apo’yu özledik” diye haykıranları usta sanatçı diye alkışlıyorlar, katili kral ilan ediyorlar yani masumiyet makyözleri hainlik sanatlarını konuşturuyorlar… Memleketin kuyusunu kazıp düşman bayrağına sarılanlar özgür gazeteci oluyor, çünkü malum ülkemizde “Özgürlük: Rahatça hainlik edebilme.” olarak tanımlanıyor… Ve asıl mesele, terörist ve vatandaş ayrımı hiçleştiriliyor… Bu ülkenin bağrını yakanları, pusu kuranları, çoluğun çocuğun, masumun kanına girip fistan giyerek saklanan cürümsüzleri, demokrasi meydanında alkışlıyorlar…

Bazılarınca; özgürlük, hak/adalet, masumiyet ve demokrasi hainlik lügatını baz alarak tanımlanıyor… Adamlar apaçık belediyelerin arka bahçesini Kandil şubesi yapmışlar ve bu demokratik hak oluyor; devlet gereken müdahale ile terörist faaliyetleri engelliyor bu da demokrasiye darbesi oluyor… Bu nasıl bir akıl tutulması..? Bu insanları ağızlarından salyaları aka aka alkışlayanlar, beyinlerini inzivaya mı koymuşlar … Yabancı bir gazeteci “Siz demokrasi ile seçilenleri görevden alamazsınız, yargılanacaksınız” diyor hadi o düşman, o bu memleketin insanı değil, peki ya bizim milletimize ne oluyor..? Aynı ağızla meydanlarda kendi işiyle ilgilenmek yerine, yeni bir element olarak uydurduğu demokrasi tanımıyla, teröristin hak savunuculuğunu yapıyor..? İstanbul Belediye Başkanı'ndan ziyade, teröristin eş başkanlığını yürütüyor namı değer cumhuriyet(!) adamı…  14 Ekim 2015’te CNN Türk kanalında, Tarafsız Bölge programında “PKK terör örgütü değildir, silahlı siyasal bir harekettir.” diyen Tahir Elçi’yi, şehit verdiğimiz gün “barış ve demokrasi yanlısı” güzellemesiyle andı İmamoğlu… Şehit verilen gün, onca masumun hayatını çalan, terörü güzelleyen adamı andı, yine masumiyet makyajı ile süsleyerek… Çünkü kendisi pek bir usta bu konuda… Anca laf yapıyor,  lafla peynir gemisi yürümez sözünü maalesef çürüttü … Çünkü günümüzde akıllar ipotekli, iki gösteriş, üç beş laf, bir gülüş oy kullanacak iradeyi belirliyor, irade diyorum mazur görün… İnsanların aklı öylesine tutulmuş ki, adam geldiğinde yapımı bitmiş olan ve şans eseri açılışına denk gelen zamanda, açılışını yaptığı metroyu kendi yaptırmış havasına bürünüyor ve millet de dualar ediyor… Şöyle bir konuşmaya şahit oldum geçen “ İmamoğlu geldi de metro, metrobüs oldu, adam taa nereye kadar yaptırdı, bıraksalar çok iş yapacak da bırakmıyorlar ki…” Yahu hakkı hak edene teslim etmeli, bu insanlar ya kör ya da yalancı… Adamı tutan yok, adam teröristin fistanını nedimesi gibi taşımayı bıraksa, bir işler yapar belki, tutan yok, ama aklı ve vicdanı tutulan çok. Adam reklam, rant üzerinden başkanlık yapıyor… Geçen gün “Açmama Töreni” adı altında usta bir oyunculuğa imza attı, Tabi kendi bile bu ahmak kandıran siyaset oyunlarına bir insan aklının kanmayacağını düşündüğü için “Beni ağaçların yaprakları alkışlıyor” diyerek güldürdü; acınası hale… Bu masum bir siyaset tavrı değildir, ki seçilmiş bir belediye başkanı kendini cumhurbaşkanına denk görerek mütemadiyen söylem cambazlığı ile reklamını yapmamalı… İstanbul’u su basıyor “Haberim yoktu, bana tatil yakışır” diyor ve millet alkışlıyor… Deprem oluyor, adam, olan deprem üzerinden siyasi rant nasıl kazanırım peşine düşüyor, mağdur rolüne bürüneyim bakın beni dışlıyorlar imajı çizeyim derdinde, İstanbul umrunda değil… Şov dünyasının yıldızı misali kameralara poz veriyor, cumhuriyet adamı demeçleri veriyor, anca bol laf salatası…  Zam karşıtı kahramanvari vaatlerle geliyor, suya zam yapmaya kalkıyor ret oyu verenlere “ucuz kahramanlık” diyor…  Sonrasında bir gülüş, bir "her şey çok güzel olacak" sloganı ve alkış…

Bunları göze soka soka yapıyor, ki belki de cumhurbaşkanlığı için yaptığı hesaplar CHP'de pek yüz bulmayınca, başka hesaplar peşine düşüyor. Malum dediğimiz gibi memlekette haini masumlaştırma edebiyatı, duygu sömürüsü, yalan beyan çok tutuyor… Terör sevici tavrıyla bana da kayyum atayın diye haykıran adam; ya apaçık teröristtir yahut kayyumla alınıp, milletin gözüne indirilmiş masumiyet maskesi ve duygu sömürüsüyle, hainlikten krallığa yükselişin hesabını yapıyordur…