Hiç duydunuz mu?

Tahıl gurubu ürünlerinin hasadı esnasında ürün kaybını kabul edilebilir oranlara azaltabilsek ya da bu kaybı engelleyebilsek, milyarlarca liralık kaybı önleyeceğimizi…

Hiç duydunuz mu?

Hasattan sonra tüketiciye ulaşana kadar ürün kaybını ve tüketirken israfı engelleyebilsek, ülkemizde ve çevre ülkelerde hatta dünyada aç insan kalmayacağını…

Hiç duydunuz mu?

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2022 yılı verilerine göre, ülkemizde biçerdöver sayısının toplam 20 bin 271 olduğunu ve Biçerdöver sayısının yüzde 50’sinin 10 yaş ve üzeri olduğunu…

Biçerdöverlerle yapılan hasatta insan ve makine hatalarından kaynaklanan nedenlerle dane kayıpları ülkemizde eğitim çalışmaları sonucu 2021’de yüzde 1,5-2’lere kadar düşürüldüğü beyan edilmekte (?) (!) Sizce bu yüzde 1,5-2 rakamlarının doğruluk oranı nedir? Hangi eğitim (?) Hangi kontrol (?) Hangi rakam (?) Hangi oran (?) sonucu bu kanıya varılmıştır?

Ülkemiz genelinde 2022 yılında 11,2 milyon hektar alanda yapılan tahıl hasadında 38 milyon ton ürün elde edilirken bunun yüzde 1’ine denk gelen 380 bin tonluk ürün kaybının yarattığı ekonomik zarar 2 milyar 194 milyon lirayı bulmuştu (2022 yılı ortalama ürün fiyatları referans alınarak hesaplanmıştır).

Geçen yıl biçerdöverle yapılan hasat sırasında tahılda oluşan dane kaybı nedeniyle ülkemizde aslında büyük bir servet yok oldu.

Biçerdöverlerle yapılan hasatta insan ve makine hatalarından kaynaklanan nedenlerle dane kayıpları olması kaçınılmazdır. Ancak bu kayıpların “teknik olarak kabul edilebilir azami sınırı yüzde 2’dir.”Eğitim çalışmaları sonucu 2021’de yüzde 1,5-2’lere kadar düşürüldüğü kabul edilmektedir. Ama bu yönde ne araştırma enstitülerinin ne de üniversitelerinin yapmış olduğu teknik ve bilimsel bir çalışmaya da rastlanılmamıştır. Sahada aktif olarak çalışan bir ziraat mühendisi olarak; dane kaybının yüzde 1,5-2’lerde olması kabul edilebilir, inandırıcı ve gerçekçi bir sonuç değildir. Ülkemizde hasat ve hasattan sonra yaşanan kayıplar, ürüne göre değişmekle birlikte yaklaşık yüzde 5 ile 20 arasında değişmektedir.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından, bu yıla ilişkin “Bitkisel Üretim Tahmini Verileri” açıklandı. Tahıl ürünleri üretim miktarının 2023’te bir önceki yıla göre artarak 39,5 milyon ton olacağı tahmin ediliyor. Bu tahminin yüzde 5’ine denk gelen 1 milyon 975 bin tonluk ürün kaybının yarattığı ekonomik zarar 13 milyar 825 milyon lirayı buluyor (2023 yılı ortalama ürün fiyatları referans alınarak hesaplanmıştır).

Tahılda Yüzde 5’lik Dane Kaybının Yıllık Maliyeti 13 Milyar 825 Milyon TL.

Dane kayıpları konusunda düşüncem; Tahılda dane kayıplarının oluşturduğu rakamlar çok büyük ama saha da bu işi ne ziraat odaları ne il ve ilçe tarımda görevli mühendisler ne de çiftçilerimiz biliyor. Kimse işin ciddiyetini bilmediği içinde şimdilik bu durum kabul edilebilir bir oran olarak görülüyor, önemsenmiyor maalesef.

Genel bir bakış açısıyla yaklaşıldığında tohumun tarlaya ekiminden pazara satılmasına kadar her noktada tane kaybı söz konusudur. Hasatta biçerdöverlerin neden olduğu tane kaybı bunların sadece bir bölümünü temsil etmektedir. Dane kayıpları, teknik olarak kabul edilebilir azami sınırı yüzde 2 olarak kabul ettiğimiz hâlde neden dane kayıplarını hesaplarken yüzde 1 olarak almayı tercih ediyoruz?

Dane kaybı ile ilgili hesaplamalarda ya çok iyi niyetliyiz ya da öyle gösterilip, böyle hesaplanması mı gerekiyor (?) Peki, yüzde 1 değil de ya yüzde 5 ‘ise (?) Yüzde 10 olmadığını net olarak söyleyebilir misiniz?

HASAT-HARMAN’IN YÜZDE 5’İ ÜRÜN SAHİBİNİN KENDİ BİÇERDÖVERİYLE YAPILMAKTA

 Ülkemizde hasat-harmanın yaklaşık yüzde 80-90’ı kendi yürür biçerdöverlerle yapılmaktadır. Bunun da en fazla yüzde 5’iürün sahibinin kendi biçerdöveriyle hasat edilmektedir. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2022 verilerine göre; toplam20 bin 271 adet biçerdöver bulunmaktadır. Bu sayısının4 bin 911 adedi 0-5 yaş grubunda,5 bin 133 adedi 6-10 yaş grubunda, 4 bin 712 adedi 11-20 yaş gurubunda iken iken 5 bin 515 adet biçerdöver 20 yaş ve üzerindedir.

 BİÇERDÖVER KONTROLLERİ YETERLİ DÜZEYDE VE SAYIDA YAPILAMAMAKTA

Biçerdöverlerde tane kayıplarına neden olan en önemli etken biçerdöver operatörlerinin eğitim noksanlığıdır. Minnesota (USA) tahıl birliği  tarafından aynı parselde yapılan araştırmada “6 km/h hızların üzerinde dane kayıplarının yüzde 3’ün üzerine çıktığı, 9 km/h hızlarda yüzde 6 ve 10,5 km/h hızın üzerinde ise bu dane kayıp değerinin yüzde 13 civarında olduğunu tespit etmişlerdir. ”Ayrıca“ biçerdöver hızının 6,5 km/h hızlardan sonraki her 1 km/h ’lik hız artışları yüzde 1’lik ek dane kaybına neden olduğu yapılan araştırmalarda ortaya konmuştur.”

Dolaysıyla yüksek ilerleme hızı ile yapılan hasatta, diğer tüm ayarların en iyi şekilde yapılması halinde bile dane kaybının yüksek olması kaçınılmazdır. Günümüzde yeterince takip ve kontrol yapılamadığından kayıplar çok yüksek oranlara ulaşmıştır. Daha doğrusu sağlıklı bir veri toplama ve izleme yapılamamaktadır. İlçe tarımlarda teknik eleman yetersizliği ve evrak işlerinin yoğunluğu nedeniyle biçerdöver kontrolleri yeterli sayıda yapılamamaktadır.

Dolaysıyla “dane ya da ürün kaybı biçerdöver operatörünün, takip ve kontrol de ilçe tarımlarda çalışan ziraat mühendislerinin insafına bırakılmıştır.”

 SEN BİÇERDÖVERCİNİN HAKKINI VERMEZSEN O SENDEN HAKKINI ALIR!

Biçerdöverci hakkını nasıl alır? Diyelim ki biçerdöverci biçme ücretini 150 TL/da istedi. Çiftçi ise bunu 100 TL/da olarak verdi. Biçerdöverci senin tarlanı 100 TL/da biçer ama ne yapar!

Biçerdöverci 1 saatte 10 dekar biçim yapıp 150TL/da’ dan 1500 TL alması gerekirken 1 saatte 20 dekar alan biçer 100 TL/da ‘dan 2000 TL alır. Hasat sırasında ürün yere ne kadar dökülürse dökülsün, bu durum biçerdöverci tarafından önemsenmez. Günün sonunda ne kadar alanı biçtiğinin hesabını yapar. Aslına işin özü de budur. Yıllardır bu durum yetkililere, karar vericilere ve çiftçilerimize anlatmak da zorluk çekilmektedir.

BU İŞİN BİR MEVZUATI OLMALI VE UYGULANMALI!

Öncelikle bu işin bir kanunu yok! Sadece bakanlık talimatı var. Dolaysıyla biçerdöverler birbiri ile yarışıyor, çünkü mantık “vur geç, paranı al...”Kontrol bir yere kadar, verilen cezalar ise çok komik... Tane kaybı ciddi bir iş ve sert-caydırıcı kanunu olmalı! Bu işler Ziraat Odalarının yapacağı işler değil! Tüm Biçerdöverciler ve Hasat Makinecileri Federasyonu (TÜBİFED) ile T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı ivedi bir şekilde bu işe el atmalıdır. Ya ilçe tarım bünyelerinde ya da Teknik Muayene Birliği (TÜV) ile anlaşılmalı olarak her hasat döneminden önce, biçerdöverlerin muayenesi yapılmalıdır. Dolap, helezon, batör-kontrabatör, elek ve sarsak muayeneleri yapılmalı. Muayenesiz ve muayeneden geçemeyenlere mümkünse hasat yaptırılmamalıdır.

BU ÜLKEDE SADECE BUĞDAY HASAT EDİLMİYOR!

Nohut, mercimek, ayçiçeği, mısır, soya, çeltik ve kabaca yemeklik tane baklagiller de hasat edilmektedir. Nohutta dane kaybı yüzde 18-20’lerde, Mısırda yüzde 7-10 ve ayçiçeğinde bu oran yüzde 5-7’ye çıkmaktadır. Dolaysıyla bu ürünlerimizin hepsi birer milli servet değeri taşımaktadır.

Nasıl buğday için tane kayıpları ölçüm metodu uygulanıyorsa, bu bitkiler içinde tane-tohum kayıpları ölçüm metodu (buğday ölçüm metoduyla yapılmamalı!) geliştirmeliyiz. Üniversiteler, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) ve Tüm Biçerdöverciler ve Hasat Makinecileri Federasyonu TÜBİFED bu konuda çalışmalar yapmalı ve bu çalışmalar, Tarımsal Yayım ve Hizmet İçi Eğitim Merkezi Müdürlükleriyle paylaşılmalıdır.

Son Söz: “Boş yere dökme buğdayını tarlaya-halazaya, zorda kalıp açma ellerini Rusya’ya, Ukrayna’ya…”

Başta babam olmak üzere bütün çiftçilerimiz; hasatta ne olur acele etmeyin! Kullandığınız tarımsal girdileri, emeklerinizi, bir üretim dönemi boyunca beklediğiniz zamanı, ailenizi, çocuklarınızı, geleceğinizi ve ülkenizi düşünün. Hasadı “işlerden bir an önce kurtulmak için değil de geleceğinize temel atmak için yapın, yaptırın!”

Nasırlı ellerinizden öperim. Sağlıcakla kalın…