Fransa’da Hazreti Muhammed’e hakaret içeren karikatürlerin resmi binalara yansıtılmasının ardından Kuveyt ve Katar Fransız ürünlerini boykot ederek tepki gösterdi. İki ülkedeki marketlerde Fransız ürünlerinin satıldığı raflara “Fransız ürünleri yok”, “Boykot” gibi yazılar asıldı.

Buna mukabil, BAE ve Suudi Arabistan’da Türk mallarına boykotu var, İngiliz ve Amerikan köpeklerinin...

Türkiye ve İslâm üzerine yeni saldılar gündemde...

*

Kendi halkına “fransız”, içgüveysi Macron denen Türk ve İslâm düşmanı, hâşâ İslâmı yapılandırmaya, Türkiye’den din görevlisi almamaya niyetlenmiş, Peygamberimize hakaret içeren karikatürleri binalara astırmıştı...

Cevabını Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan aldi:

“Macron denilen zatın İslam ile, Müslümanlarla derdi nedir? Macron’un zihinsel noktada bir tedaviye ihtiyacı var!”

Bundan pek gocunmuş Bay İçgüveysi!

Fransa’nın Ankara Büyükelçisini Paris'e çağırmış...

*

Suriye'ye havalı havalı gidip halk tarafından yuhlanacağını hesap edemeyen bir Fransız jigolusuydu..

Haçlı eniği Yunana Doğu Akdeniz'de destek veriyordu..

Haçlı züğürdü Ermenistan'ın arkasındaydı..

Lâkin kendi ülkesinde kendi arkasında kimse olmayan müzmin bir Türk-İslâm düşmanı...

Bu densiz, Rothschild’lerin bankacısıydı ve 2017’de enteresan bir şekilde cumhurbaşkanı oldu!

Hakkında 9 milyar Avroluk yolsuzluk iddiaları var...

“Sarı yelekliler”le başa çıkamadı ve polis şiddetiyle önlemeye soyundu.

NATO'yu hedef alıp “Avrupa ordusu” kurmaya kalkınca karsısında Trump'ı buldu, cesaret edemedi...

Libya’da darbeci Hafter’i destekledi, Türkiye’nin hamlesiyle hesapları alt üst oldu.

Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin karşısına dikilip fakir Yunanistan’a silah satıp kâr etti.

Beyrut patlamasının ardından Lübnan’da şova kalkıştı, Hizbullahçılarla görüşüp kabine kurdu, atadığı başbakan 1 ay bile görevde kalamadı!

Azerbaycan’ın atağı üzerine, Ermenistan için hamle yaptı, başaramadı...

Türkiye’nin Afrika’daki Fransız sömürgeleriyle olan ilişkisi, geliştirdiği siyaset, Macron’u çıldırttı.

Hazreti Peygambere yönelik hakaret içeren karikatürlere “düşünce özgürlüğü” dedi.

Sonra Müslümanları hedef aldı, İslamiyeti bir kriz dini olarak tanımladı, “Fransız islamı” diye bir reformdan bahsedip, haddini iyice aştı.

Bir öğretmenin öldürülmesini “islami terör” diye ilan etti. Camilere baskın yaptırdı, bazıları kapattı.

Şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu aklî dengesi yerinde olmayan adama, “Zihinsel tedaviye ihtiyacı var” demesin de  ne desin?