KADİR YILDIZ / TÜRKGÜN
15 Temmuz darbe girişimi öncesi FETÖ’nün yayın organlarında darbe imasında bulunan Ilıcak ve Altan kardeşler hakkında verilen tahliye ve beraat kararları toplumda büyük bir tepkiye neden oldu. FETÖ’nün medya ayağında yer alan Nazlı Ilıcak ve Ahmet Altan tahliye edilirken, Mehmet Altan hakkında beraat kararı verildi. Bu karar toplum vicdanında kabul görmedi. 15 Temmuz şehitlerinin kemiklerini sızlatacak bu karara tepkiler çığ gibi büyüdü. Sosyal medya kullanıcıları hesaplarında bu kararı kınarken FETÖ’nün yayın organı ise manidar bir paylaşım yaptı. Paylaşımda FETÖ terör örgütünün yayın organı Zaman gazetesinin 33. yılı kutlanırken “döneceğiz” mesajı paylaşıldı.
FETÖ’CÜLERİ ALKIŞLATTIRDI
Darbe seviciler sevinçlerini bu şekilde gösterirken Türkiye ile hesaplaşma niyetinde olduklarını da ayan beyan ortaya koydular. FETÖ terör örgütünün bu paylaşımını birçok FETÖ firarisinin de paylaşması da bu durumu ispatladı. Ilıcak ve Altan kardeşler kararı FETÖ’ye can suyu oldu. FETÖ’nün firari isimlerini sevindiren bu kararın Cumhurbaşkanı Başdanışman sıfatı taşıyan İlknur Çevik’i de sevindirmesi dikkatlerden kaçmadı. Çevik, tahliye kararının ardından sosyal medya hesabından “Mehmet Altan beraat etti, çook güzel haber” paylaşımında bulundu. FETÖ’nün medya ayağını oluşturan bu isimlerin tahliye edilmesi ise kaos bekçilerine umut ışığı oldu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bu isimlerin tutuklanmasına en başından beri karşı çıkan isimler arasında yer almıştı. Kılıçdaroğlu 3 Aralık 2016 tarihinde Adana mitinginde yaptığı konuşma öncesinde FETÖ tutuklusu bu isimleri okumuş ve alkışlattırmıştı.
FETÖ’NÜN AVUKATLIĞINI YAPIYOR
Sürekli KHK eleştirileriyle gündeme gelen Bülent Arınç, “Çevremde o kadar çok bu felaketi yaşayan insan var ki... KHK bir faciadır... Pazarda limon bile satamıyorlar, acı duyuyorum” diyerek tüm FETÖ mensuplarını aklamaya çalıştı. Arınç’ın bu açıklaması Beştepe’de tepkiyle karşılandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan Arınç’ın “KHK faciadır” sözünün şık olmadığını ifade ederken bu konuyu kendisine soracağını söyledi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise, Cumhurbaşkanlığı İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç’ın “KHK uygulamaları bir facia” sözlerine “KHK bir faciadır dediğinizde, 15 Temmuz faciasını gölgeleyen bir tutum gibi algılanır” diyerek tepki gösterdi. Olağanüstü şartların gereği yayınlanan KHK’larla toplamda 134 bin 144 kişi kamu kurum ve kuruluşlarından ihraç edilmiş, 3 bin 981’i ise yayınlanan yeni bir KHK ile görevlerine iade edilmişti. İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun 2019 yılının mart ayı içerisinde yaptığı açıklamaya göre 15 Temmuz hain ve kanlı darbe girişiminden sonraki süreçte 511 bin kişi gözaltına alınmış, 30 bin 821 kişi ise tutuklanmıştı.
DEVLET BAHÇELI UYARDI
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli bütün bu yaşananlara dikkat çekerek, “FETÖ’yle irtibat ve iltisakı bilinmesine rağmen, arkası olan, destekçileri bulunan, bürokratik ve siyasi imtiyazlarla zırha büründürülen kişilerle ilgili hukuki süreçlerin tavsaması, hatta savsaklanması ciddi bir sorun olarak karşımızdadır” uyarısında bulunmuştu.
FETÖ sanığı gurbetçiye ‘şefkat tokadı’ tehdidi
ANTALYA’da, FETÖ/PDY’ye yönelik soruşturma kapsamında Fransa’dan ülkeye giriş yaparken yakalanan ve itirafçı olan sanık, örgütten ayrılmak istediği için örgüt üyelerinin kendisini “şefkat tokadı”yla tehdit ettiğini anlattı. Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında aranırken Türkiye’ye giriş yaptığı Antalya Havalimanı’nda gözaltına alınan ve “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla tutuklanan B.Ç, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak üzere itirafçı oldu. Örgüte dair bildiklerini anlatan B.Ç, 32 yıldır yaşadığı Fransa’da doğup büyüdüğünü, üniversite yıllarında dini daha iyi öğrenebilmek için örgüt üyesi üç kardeşle tanıştığını ifade etti. Fransa’da örgüt üyelerinin her hafta toplantı yaptığını aktaran B.Ç, bu toplantılarda FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in ses kayıtlarının dinletildiğini, rüyalarının paylaşıldığını bildirdi. B.Ç, şöyle dedi: “Afrika’dan örenciler geldikten sonra örgüt, Paris’e yakın bir bölgede okul açtı. Orada hem Müslüman hem de diğer dinlerden kişiler eğitim görüyordu. Fadime’nin yüksek lisans yapmadan örgütün açtığı okulda biyoloji öğretmeni olduğunu öğrenince nasıl olduğunu sorduğumda, ‘Gavur bir öğretmen geleceğine, Müslüman birinin hata yaparak öğretmenlik yapması caizdir’ dedi. Örgütün ‘şefkat tokadı’ diye tabir ettiği konularda bana ‘İstediğimiz şeyi yapmazsan eşin işinden olur, rızkınız azalır, başınıza bir iş gelir’ gibi telkin ve tehditlerde bulunuyorlardı”
