Türkiye’nin proje ortaklığını belirleyen ve uluslararası bir anlaşma statüsünde olan PSFD MOU’da herhangi bir ülkenin uygulamadan çıkarılmasına dair bir hüküm bulunmuyor. Dolayısıyla 9 ülkenin imzaladığı bu anlaşma değişmeksizin tek bir ülkenin kararıyla diğer bir ülkenin uygulama dışına çıkartılması hukuken mümkün görünmüyor.

ABD’nin tek taraflı ve hukuksuz olarak yapacağı herhangi bir prosedür 9 ülke arasında yıllarca çözülemeyecek, mali ve hukuki sonuçları olabilecek bir süreci başlatabileceği değerlendiriliyor.

F-35 için yapılan diğer yatırımlar

Proje kapsamında şu ana kadar Türkiye'den 199 bakımcı personeli ve 4 pilotun eğitimini tamamlandı. 4 pilottan 2’si öğretmen pilot eğitiminin de sonuna geldi.

Eskişehir 1. Hava Bakım Fabrikaları Müdürlüğünde bulunan hangar içerisinde F-135 motoruna yönelik bakım onarım hattı ve son montaj hattının kurulumuna yönelik modernizasyon faaliyetleri gerçekleştirildi. Aynı zamanda motor testlerinin yapılması için T-11 bremzesinin modernizasyon faaliyeti sürdürülüyor.

Malatya 7. Ana Jet Üs Komutanlığı F-35 uçaklarının konuşlandırılacağı ilk üs olma özelliği taşıyor. Özel güvenlikle erişim sağlanacak (SAPF) alanların inşaatı 31 Aralık 2018'de tamamlandı, bütün inşaat sürecinin bu yıl tamamlanması öngörülüyor.

Diğer taraftan söz konusu tesis, pilot ve bakımcı eğitimlerinin gerçekleştirileceği Entegre Eğitim Merkezi’ne de ev sahipliği yapacak. Entegre eğitim merkezinin inşaatı Aralık 2018'de bitirildi. Entegre Eğitim Merkezi projedeki diğer ülkelerin pilot ve bakım personeline de hizmet edebilecek. İlk eğitimlerini ABD’de tamamlayan Türk pilot ve bakımcı personelin, bu merkezde eğitmen olarak görev alması planlanıyor.

Amerika Birleşik Devletleri'nin-ABD liderliğini yaptığı, Türkiye'nin de aralarında bulunduğu Avustralya, Danimarka, Hollanda, İngiltere, İtalya, Kanada ve Norveç’in ortak ülke olarak katkı sağladığı bir konsorsiyum projesi olan F-35 Projesi kapsamında, Türkiye ilk dört F-35 uçağını teslim aldı. Katkı sağlayan ülkelerin onayı olmadan tek ülkenin çıkarma kararı için yeterli olmayacağını söyleyen yetkililer; ABD’nin tek taraflı ve hukuksuz olarak yapacağı herhangi bir prosedür 9 ülke arasında yıllarca çözülemeyecek, mali ve hukuki sonuçları olabilecek bir süreci başlatabileceğini değerlendirmekteler.

Tekrar söylemek gerekir ki; dolayısıyla 9 ülkenin imzaladığı bu anlaşma değişmeksizin tek bir ülkenin kararıyla diğer bir ülkenin uygulama dışına çıkartılması hukuken mümkün görünmüyor. Amerika Birleşik Devletleri'nin bu türden bir eylem yapamacağını söylemenin yanlış olmadığını esasen daha doğru olacağı belirtiliyor.

Editör: Haber Merkezi