Bu köşede naçizane basketbolla, basketbolumuzla ilgili sizleri bilgilendirmeye çalışıyorum bir buçuk yıldan fazla zamandır. Ve çoğunlukla da alt yapıdan, üretimden söz ediyorum. Basketbolun, daha doğrusu her spor dalının gelişmesi, ilerlemesi için olmazsa olmaz kuraldan. Aklı başında, spordan biraz anlayan, sporun içinden gelenler de farklı düşünmez, düşünemez. Bu süre zarfında sıklıkla Banvit’ten bahsettim. Türk basketboluna son 25 yılda yapmadığı hizmet kalmayan Teksüt Banvit’ten. Birkaç örnek vereyim. Geçen sene bu zamanlar kapanacağı söylenmeye başladığında 24 Nisan 2019’da “Banvit de kurtulsun basketbol da” demişiz. 8 Mayıs’ta “Lig de renkli, Banvit de” buyurmuşuz.

5 Haziran’da da “Banvit’e ve gençlerine yazık olmasın” temennisinde bulunmuşuz. Neyse ki Teksüt’ün sponsorluğuyla korkulan olmadı. Kulüp isim ve sponsor değiştirerek yola devam etti. Ve yerli yabancı iyi bir karışım ile hem ligde, hem Avrupa’da başarılı bir performans ortaya koydu şimdiye dek. Çok değil, bir yıl bile geçmeden bu kez Teksüt Bandırma aynı sıkıntıyla baş başa kaldı. Sponsor firmanın taahhütlerini yerine getirmesine rağmen kulüp, Bursaspor maçı öncesi yabancılarını gönderip yola genç Türklerle devam kararı aldı. Play-off’un eşiğindeyken... Ayrıca Avrupa’da ilerleme şansı yüksekken geldi bu karar. Türk basketboluna sayısız oyuncu yetiştiren, milli takımlara en çok oyuncu veren, bu sene BSL’de Teksüt Bandırma ile TBL’de Bandırma Kırmızı’yla genç Türk oyunculara verdiği süre ile diğer takımlara fark atan bu organizasyon niye bu kararı almıştı?

Rivayet o ki federasyondan beklediği, ya da vaadedilen desteği bulamadığı için… Kulüpten yapılan açıklama çok ilginçti: “Alt yapıyı sürdürebilmek için bu operasyonu yapmak zorundaydık. İçinde bulunduğumuz şartlar sonucunda küçülmemiz kaçınılmaz duruma geldi. Biz de bu zorunlu operasyona yabancılardan başladık. Bu kulüp gücünü altyapısından yetiştirdiği oyuncularla kendi kaynaklarından alıyor. Sezonun geri kalan bölümünde, kendi yetiştirdiğimiz oyuncularla aynı şekilde mücadele edeceğiz. Bu zorunlu durumun özellikle genç oyuncular için bir fırsat olduğunu da düşünüyoruz” Tam da bu kulübün yıllardır üstlendiği misyona uygun bir tavır değil mi? Olması gereken ama çaresizlik de içeren bir çığlık adeta. Böyle düşünen, altyapıya önem veren, üreten, oynatan, basketbolumuza değer katan kulüplerin desteklenmesi, yaşatılması için şartlar oluşturulmalı.

Buna kim karşı gelir ki? Federasyon Başkanı Hidayet Türkoğlu zamanında “Banvit gibi üç kulüp daha olsa Türk basketbolu başka yerlere gelebilir” demişti. Hadi o zaman daha fazla zaman kaybetmeden harekete geçin. Federasyonun asli görevi olan gerekli düzenlemeleri yapın. Teksüt Bandırma ile başlayın. Diğerleri ile devam edin. Hem kulüpler yaşasın, hem basketbolumuz hem milli takımlarımız kazansın. Bu sese kulak verin.