Ülke gündemiyle alakalı-alakasız hemen hemen her konuda konuşuyor ama bir konuda sessiz…

İttifaklarının adayının kim olacağı konusunda ser verip sır vermiyor…

Herkes ağzına kadar başka başka isimlerle dolu fakat meydan boş…

Üstelik sabah erken, öğlen derhâl, akşam hemen seçim istedikleri hâlde…

***

Aslında bu konuda sessiz olmalarında herhangi bir sorun yok…

Nasılsa seçime kadar daha bol zaman var…

Cumhur’un karşısına ister tek adayla, ister hepsi boncuk gibi dizilerek çıkarlar fark etmez, beklenen son değişmez, ağızlarının payını alırlar…

Asıl sorun, söz konusu terör meselesi olunca konuştukları ve aldıkları cevaplar karşısındaki sessizlikleri…

***

Örneğin PKK’ya sessizlikleri…

Kemal Kılıçdaroğlu “Kürt sorunu”nu ortaya atıp sözde sorunun HDP’siz çözülemeyeceğini iddia ettiğinde HDP de İmralı’yı adres göstermişti.

İki parti arasında yaşanan bu pürüzü çözmek için araya giren terörist Duran Kalkan’ın “HDP’nin bu çıkışını bazı CHP’liler ters yorumlayabilirler ama öyle değil. CHP, HDP’ye muhtaçtır” sözleriyle gösterdiği aba altından sopaya bir tane CHP’li de çıkıp PKK’lı elebaşına sen kimsin CHP’ye ayar veriyorsun diyebildi mi?

***

Benzer şekilde “helalleşme” yolculuğu mevzusu da… “Öyle kuru kuruya helalleşme olmaz, helalleşme olacaksa öz yönetim tanınacak, özerklik tanınacak” diyen PKK’lı terörist Mustafa Karasu’nun ağzının payını veren bir CHP yöneticisine şahit oldunuz mu?

***

PKK’nın dediklerini sessiz kabulleniş olur da FETÖ’ye olmaz mı?

Kemal Kılıçdaroğlu “O KHK’lar ile görevden alınan, işine son verilen, ekmeği elinden alınan herkesi görevine iade edeceğim” sözleriyle FETÖ’cülere devletin kapılarını açma sözü verdi.

FETÖ’nün üst düzey isimlerinden firari Hüseyin Kara’nın CHP liderine “İşten attıkları bütün arkadaşlarımızı göreve iadenin yanında gasp ettikleri her şeyi, kapattıkları tüm müessesleri de geri vermedikleri müddetçe hoca efendi sulhe yanaşmaz” seslenişine CHP sözcülerinden bir yanıt geldiğini duydunuz mu?

***

Duyamaz, göremez, şahit olmazsınız…

Çünkü onlar PKK’ya ve FETÖ’ye kedi gibidirler…

Kılıçdaroğlu gibiler anca TÜİK gibi devlet kurumlarına kaplan kesilirler…

TÜİK’in kapısında sergilediği sahte kabadayılığın onda birini PKK’ya veya FETÖ’ye gösterebilir mi?

Peki teröre bu derece sessiz kabulleniş içinde olanlara ülkenin yönetimi emanet edilir mi?