Öncelikle ve kesin olarak söyleyelim; Türkiye’nin en büyük sorunu, kurallara uymamaktır. Türk insanının en büyük sorunu, “Nasılsa bir yolunu buluruz” inancına sahip olmaktır.

Ve bu iki bileşen, kazandığının vergisini vermeyen (nasılsa af çıkar, diyerek görevini yapanları saf sayan), gelirinden çok harcayan, sıkıntısını bugünden yarına hatta daha da yarınlara ötelerken, hiç kullanmadığı objelere sıkı sıkıya bağlı bir yapı çıkartır. Oysa, konu ne kadar basit… Kurallara uyacaksın, kazandığın kadar harcayacaksın, kazandığının bir bölümünü yatırıma dönüştürecek, bir bölümünü diğer paydaşlarla bölüşeceksin. Kural diyor ki, “Borcun beş lira! Bunu ödemeden harcama yapamazsın. Yaparsan puanını silerim, ceza keserim…”

Kulüp yöneticisi; “Bir dakika ben 3 lira daha harcarsam, 10 lira kazanma şansım olacak. O zaman hem borcumu öder, hem 2 lira kar ederim…” Kural diyor ki, “Gelirin beş lira! Bundan fazlasını harcama. Harcarsan…” Yönetici, “Eski yönetim 7 lira borç bıraktı. Benim iş yapmam için 5 lira daha kredi almam lazım…” Basit bir dille anlattığımız olay, hemen her kulüpte yaşandı, yaşanıyor. Kişiler, bulunduğu zamanın ve mekanın gereğini yapmak yerine, “Nasılsa!” diyerek bir kaçış yolu, bir günü kurtarma yöntemi buluyor.

Buluyordu… Artık bıçak kemiğe dayandı. Kimsenin lüksü kalmadı. Artık, tek çözüm düzene girmek, geleceği ipotekten kurtarmak… Bunu başarmak için de geçmişte benzer acıları yaşayan dünya devlerinin deneyimlerine bakmak yeterli aslında. Eğer, büyümek ve yükselmek istiyorsan, ilk olarak yükünden kurtulmalısın. Bunun için de en basit çözüm, geçmişin borçlarını sıkıntı kaynağı göstermek yerine, kazandırdıklarını değerlendirmekten geçiyor. Geçmişten kalan değerli bir arsa, takımın yıldızı bir futbolcu, tarihi bir mülk, borsa da kağıt fark etmez, bunların satışından gelecek kazanç, birçok kulübü borç batağından çıkartır. İpotekten kurtarır.

Sonrası… Kurallara uymak… Kurallara uymak ve “Nasılsa bir yolunu buluruz” saçmalığından sıyrılıp, yolunu kaybetmemek… Aksi haldesi; TFF elini korkak alıştırmış ama, UEFA’nın tokadı çok ağır!..