Ülkemiz tarım sektörüne yön veren paydaşlardan biri olan Türk çiftçilerinin 2021 yılına dair beslenen umutlarının oldukça fazla olduğunu bir önceki yazımda, Türk çiftçilerinin beklentilerine ilişkin deneyimlerimi, naçizane gözlemlerimi maddeler hâlinde sıralamıştım, devam ediyorum.

9- Bizim adet-törelerimiz gereği evde büyük olan dede ise dedenin, yoksa babanın sözü dinlenir. Saygı gereği baba yaşarken tarla paylaşımı yapılmaz, babanın üzerinden iş ve işlemler yürütülür. Üretim yapan çiftçilerin büyük çoğunluğu evin ya en küçük çocuğu ya da okumamış, çiftçiliği tercih etmiş kişilerden oluşur. ÇKS dosyası sahibi dede veya babadır. Bir de şehirde yaşayan, üretimle alakası olmayan, emekli kişilerin ÇKS dosyası verdiğini düşündüğümüzde, bu durum hem çiftçi pozisyonunu ve profilini hem de potansiyelini etkilemektedir. Demografik olarak, Türk çiftçisi yaşlı imajı vermektedir. Oysa ki çiftçilerimizin yaş ortalaması hiçbir zaman 50 yaş ortalamasını geçmemektedir. Türk çiftçisinin gençlerden oluştuğu ve gençleri düşünerek onları kırsalda tutacak, sosyal alanlarını da etkileyecek desteklemeler yapılmalıdır.

10- Çiftçinin en önemli sorunlarından birisi de bilgiye erişim sorunudur. Çiftçiye ne İl ve İlçe Tarım Müdürlüklerinden, ne Tagem-Araştırma Enstitülerinden ne de üniversitelerden bilgi akışı olmamaktadır. Oysa ki bu kurumların öngörünür görevlerinden birinin de çiftçiye hizmet etmek olduğu unutulmamalıdır. Çiftçi bilgiyi ya atalardan gelen tecrübeyle ya birbirlerinden kopya çekerek, ya da yurt dışına gidip gelen ve bilgiye ulaşmakta sorun yaşamayan büyük çiftçilerden edinmektedir. Bu nedenle çiftçinin bilgiye kolayca ulaşabileceği, bilginin aktarılabileceği ortamlar oluşturulmalıdır. Mühendislerle çiftçiler bir şekilde sahada buluşturulmalıdır.

11- Çiftçi eğitimli ara eleman bulmakta sorun yaşamaktadır. Ülkemizde arazi tesisinden ağaç bakımına, budamadan ilaçlamaya, aşılamadan hasat yapana kadar geçen süreçte çalışabilecek kalifiye eğitimli tarım çalışanı yoktur. Özetle “herkes mühendistir”. Hem bu ara eleman ihtiyacını karşılayacak hem de tarım tasarımı yapabilecek ara teknik elemanlar yetiştirilmelidir. İşlevsizleştirilip sonra kapatılan “tarım meslek liseleri” yeniden gündeme alınmalıdır. Güncellemeler yapılarak tekrar Tarım Bakanlığı bünyesinde eğitim faaliyetlerine devam etmelidir.

12- Çiftçimiz tarladan evine/evden ahırına giden; eğitim seviyesi düşük, çalışma koşulları yetersiz, sorunlarını dile getiremeyen, organize olamayan ve tarımsal örgütlenemeyen âdeta sessiz bir yığın hâline gelmiştir. Çok ciddi sosyal, kültürel ve eğitimle ilgili sorunları vardır. İçinde bulunduğumuz zaman dilimi kentli yaşamının lehine işlemekte; çiftçi her geçen gün kentli yaşamının gerisinde kalmaktadır. Bu nedenle şehir plancıları, mimarlar ve sosyologlarla iş birliği yaparak, çiftçinin sosyalleşmesini sağlayacak, yaşam şekillerini değiştirecek, değer katacak, kent-köy arasındaki yaşam farkını azaltacak örnek kent-köy modelleri geliştirilmelidir. Yerel yönetimleri de paydaş alarak; köy yaşamı kent yaşamı standartlarına yaklaştırılmalıdır.

13- Tarım hakkında açıklanan verilerin hazırlanış yılı itibarıyla güncellenmesi gereklidir. Tarımsal veriler: 1-3-5 ve 10 yıllık olarak güncellenmelidir. Aksi hâlde karar alma ve projeksiyon yapmayı zorlaştırmakta ve hatta kimi zaman yanlış kararlar almaya da neden olmaktadır. Yapılan bütün Ar-Ge ve akademik çalışmaları ciddi anlamda etkileyecek bu güncellemeler, ülkemiz tarımının gelişmesine ışık tutacaktır. Özetle ihtiyaç duyulan anlık ve sorgulanabilir verilerin doğru bir şekilde temini, analizi ve sektöre ilişkin geliştirilecek politika ve stratejilerde analiz sonuçlarının esas alınacağı düzenlemeler yapılmalıdır.

14- Ülkemiz önemli bir tarım ülkesidir. Her bölge ve ürünün farklı sorunları olabilmektedir. Bu sorunların en akılcı şekilde çözülmesi, işin içinde olan çiftçi temsilcileri, sivil toplum kuruluşları gerektiğinde çiftçi ile görüşerek, kaynağından doğru bilgi almakla olur. T.C. Tarım ve Orman Bakanlığımız ve ilgili bürokratlarımızın çiftçiyi temsil eden kuruluşlarla daha sık ve düzenli bir araya gelmesi sorunların çözümünü hızlandıracaktır. Aksi hâlde çekilen fotoğraflar, paylaşılan sayfalarda etiketlenen insanlarca görüldükten sonra raflara kaldırılacak ve sorunların çözümünde herhangi bir etkisi olmayacaktır. Bakanlık ve çiftçi temsilcilerinin daha çok görüşerek, birlikte bilgi üretiminde bulunmalarını gerekli görüyorum.

Devam edecek.