Bu köşede yarı iletkenler ve nadir elementler konularına birçok kez değindim. Son durum şu, ABD için 2019’da 40 günlük olan çip stoku, salgının üretim zincirini bozmasıyla 2021’de 5 güne kadar düştü. 20 yıl önce küresel piyasanın %37’sine çip sağlayan ABD, bugün ancak %12’sine karşılık gelen bir üretimi yapabiliyor.

Amerikan ekonomisine katma değer sağlayan üretim sektörlerine bakıldığında, yarı iletken ve ilişkili cihazların üretimi, 2011 yılında 65 milyar USD ile 3’üncü sektör iken, 2019’da 17’nci sektör hâline gelmiş.

 Üretimde durum bu iken, kullanımda ABD’nin küresel çip pazarının %24’ünü kullandığını, çipleri monte edilmiş elektronik ekipmanlar (örneğin bilgisayarlar, sunucular, elektronik devreler vb.) ithalatı ile dolaylı olarak bunun katlarca üzerinde çip kullanımı olduğunu ve dolayısıyla bu küresel çip arzına bağımlı olduğunu belirtmek gerekir.

 Geneli değil de tek bir sektörü ele alırsak, bu tablo daha da ABD aleyhine dönebilir. Örneğin otomobil sektöründe kullanılan çiplerin %60’ını Tayvan, %15’ini Güney Kore, %10’a yakın kısmını Çin, ancak %12 civarı kısmını ise diğer ülkeler üretiyor.

 Çin’in üretimsel anlamda bir liderlik oluşturmadığı bu sektörde, salgın döneminde bir anlamda tatbikatı yapılan tedarik zinciri problemleri ile küresel üretimin nasıl etkilenebileceği görülmüştür.

Olası bir Çin-Tayvan çatışması ile Tayvan’ın üretim listesinden hızlı düşmesi ile beraber, bu resim daha da kangren hâle gelebilecektir. Hatta biraz daha büyük bir iddia ile diyebilirim ki, çip üretimi Tayvan savunması için en önemli araçtır; Batı, bu Tayvan’ın işgaline tahammül edemez; “Çipler Tayvan için beka konusudur.”

Neden mi ABD’den rakamlar verdim:

3. Dünya Savaşı diyebileceğimiz bir savaşta bu durum nasıl olur? Bugünkü resim itibarıyla yarı iletken üretiminin çoğunluğunu elinde tutan Uzak Asya‘nın böyle bir savaşta kendi içinde savaşın ittifaklarına göre ayrılacağı barizdir. Sıcak savaşın üretim tesislerini vurması ile beraber böyle bir savaş, öncelikle tüm yarı iletken kullanan ürünleri, sonrasında da her türlü üretimi yapan makinelerin üretiminin sekteye uğraması ile tüm üretimi, sonrasında da bilgisayara bağımlı tüm internet, yazılım, veri sektörlerini vurur. ABD’nin vergi veren en büyük 10 şirketinin 7’si de bu alanlardadır.

 Ülkelerin savaşa hazırlanması için hep denilen şu idi: Kasalar altın ile doldurulur, ordular toplanır, savaş ondan sonra çıkar. Buna üçüncü bir başlık olarak da “yarı iletken üretiminde kendine yetmeyi” eklemeliyiz.

Olası bir dünya savaşının ittifakları, yarı iletken üretimlerini coğrafi olarak güven altına almadan bir savaş çıkmaz. Ne zaman, Batı ve müttefiklerinin yarı iletken ve çip üretim kapasitesi teknolojiye dayalı bu devasa ekonomileri desteklemeye yeter, işte bahsi geçen Üçüncü Dünya Savaşı o zaman belki çıkar. Bundan önce göreceklerimiz ancak tatbikatlar ve güç sınamaları olacaktır.

Tüm savaşlar parayla ilgilidir. Financial Times tarafından 2022’nin en iyi kitabının “Çip Savaşları” isimli kitap olması da bir rastlantı değildir. Üçüncü Dünya Savaşı da bundan bağımsız olmayacaktır.