Oturmuşlar, Fatih Altaylı ile konuşuyor…

Bir ara “İkimizi de tutuklayabilirler” diyor…

Sebep?

Soylu, İBB Başkanı Bay Müdafa’ya “Başka işlerle meşgul olursan pejmürde ederiz” demiş!

Mesele, âdeta Bay Müdafa’nın tutuklanmasını sağlamak!

Gerisi kolay çünkü…

Basacaklar yaygarayı, mağdur ve sahte bir kahraman yaratmak için!

*

Dersimli Kemal’den söz ediyorum…

Meydan boş, yalanını yüzüne vuracak da yok, konuşuyor:

“Her şeyi yapabilirler, çünkü ortada hukuk, adalet yok. Bu akşam ikimizi de tutuklayabilirler. Yargıtay Başkanı, ‘Adalete güven yüzde 38’e indi’ diyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı ‘Adalete güven kalmadı’ diyor. Savcılıktan temiz kağıdı almış, YSK seçime girebilirsin diyor. Sonra bunlara kayyum atanıyor. Anayasa 38. madde ‘suçluluğu sabit oluncaya kadar kimse suçlu olamaz’ diyor. Biz hukuk mücadelesini veriyoruz…. Tarihin bize yüklediği sorumluluğumuz var. Cumhuriyeti, demokrasiyle taçlandırmak gibi mücadelemiz var.”

*

Şimdi bunların hangi birini düzeltelim?

Tek doğrusu, “adaletin yerlerde süründüğü” dür!

Bir hakikat daha var ki, bu sürünme, “CHP’li Moğultay’ın Adalet Bakanlığı”nda başlamıştı… Hâlâ hafızalarda…

Sonra “FETÖ’cü alçak savcı ve hâkimlerin tecavüzleri” ile bugünlere geldik…

Birçok masumun infazı, bu alçakların ve içerideki kriptoların tezgâhı ile sürüyor hâlâ… Sözlerin gerisi algıya dayalı yalan ve laf kalabalığı…

*

Görevden alınan PKK’lı belediye başkanları için “Suçsuzlar” demeyi sürdürüyor…

6 aydır PKK’ya lojistik destek sağlamaya devam eden, şehit yakınını işten atıp, PKK’lıları belediyelere dolduran biz miydik Bay Dersimli?

Belediyede resmî dilimizi yasaklayan biz miydik Bay Dersimli?

Savcılıktan temiz kâğıdı almak, suç işlemesine engel mi?

*

Bir de “Kişiliği olan insan, söylediklerinin arkasında durur” demez mi?

“Bari dinime söven Müslüman olsa” demişler ya… Sen önce halka verdiğin sözlerin arkasında bir dur, sonra laf et…

Hani hiçbir belediyenizde kimse ekmeğinden olmayacaktı?

Hani ucuzlatacaktınız her şeyi?

İBB Başkanı “CHP’nin vaadiydi, bizi bağlamaz” diyor…

Bu nasıl bir “cumhuriyet” ki, halk iradesi 15 vekili İP’e kiralarsın?

Bu nasıl bir “Atatürkçü Y-CHP” ki, belediye başkanın Zafer Bayramı’nda çelenk koymaya gelmez?

Bu nasıl bir “Atatürkçü Y-CHP” ki, bir belediye başkanın Ata’nın yanına kendi resmini astırma densizliğini gösterir?

Bu nasıl bir “taçlandırılmış demokrasi” ki, İBB Başkanı’n Diyarbakırlarda PKK’lılara Atatürk portresi hediye eder?

*

Sosyal medyadaki trolleri “Cumhur İttifakı” için olmadık hakareti yağdırırken, kendileri aleyhine yazıp çizenleri işten atacak kadar “sosyal demokrat” bunlar!

“Sol” dediğin bir ara şişer, koalisyona girince bütün foyaları ortaya çıkar, silinir giderler… Siyasî tarihimize bakın…

76 bin sempatizanını 45 günde öğretmen yapan da bunlardır; veterineri, öğretmen yapan da…

Siyasî ikballeri için FETÖ televizyonlarında nöbete duran da bunlardır, Madımak katili dedikleri ile iş birliği yapan da…

*

Umarız AKP, siyasî bir hırsla İBB Başkanı Bay Müdafa’yı görevden almaz…

Bırakın kendi seyrine…

Bindiği dalı kesiyor zaten…

Mersin’deki de öyle, Adana’daki de…

PKK içlerine kaçmış, diyet ödüyorlar milletin gözü önünde…

Seçim bitti, belediyenin ve hayatın gerçekleri ile yüz yüzeler…

Çaresiz, mecliste azınlık, parasız ve projesiz…

Korkak ve tahrikçiler…

Fırsat kollayıp Batı’ya şikâyet edecekler ülkeyi…

Tek çare ve ümitleri o…

Kâh Esat’ın koynundalar, kâh Trump’ın…

Ürkek, korkak ve tahrikçiler…

Kapılmayın öfkeye ve iktidar gücüne, tedbir alın…

Geldikleri gibi giderler!

Mail: [email protected]
Twitter: mustafaonder07
Instagram: mustafaonder15