Yan toplardan vazgeçersen, oyunu kanatlara taşırsan, yaratıcı futbolcuların devreye girerse, galibiyet de kendiliğinden gelir.

Yan toplardan vazgeçersen, oyunu kanatlara taşırsan, yaratıcı futbolcuların devreye girerse, galibiyet de kendiliğinden gelir.

Bakmayın Fenerbahçe, Soldado ile penaltıyı kullanabilse, Akhisar da havluyu atacak, belki de Sarı Lacivertliler sezonun gol rekorunu (!) kıracaktı.

Ama yine olmadı, yine çok basit, hiç beklemediği bir anda, hem de iyi oynarken yedi golü Fenerbahçe. İkinci yarıda da kanatlardan oynamayı bırakınca, sıkıntılı anlar yaşadı. Şu bir gerçek, Sarı Lacivertli takımda bir takım oyuncular takımın kaderini değiştiriyor, sonuçlarda etkili oluyor. Valbuena bunların başında geliyor. Adam takımı atağa çıkartıyor, oyunu rahatlatıyor, arkadaşlarına pozisyon hazırlıyor. Eğer doğruysa, eğer yönetim yeni dönem için Fransız futbolcu ile anlaştıysa, en isabetli kararı vermiş demektir. Ve Dirar-İsla ikilisi. Yani bu ikili daha önceki hocalar döneminde nasıl kullanılmadı, hayret. İsla’nın asistleri, Dirar’ın golü takdire şayan. Zaten ne varsa bu ikilide ve diğer kanatta bıkma-dan usanmadan hem defansta , hem hücumda ter döken Hasan Ali’de var. Ha, bir de vuruş ustası Soldado var, ona da bir geçer not verelim.

İki hüsran yaratan futbolcu var Fenerbahçe’de, Moses ve Jailson. Hele Moses’i anlamak mümkün de-ğil. Geldi, ayağının tozu ile iki hafta döktürdü, sonrasında kayıp. Bir sakatlık, her şeyi değiştirdi. Dün de Mehmet Topal’ın sakatlanması ile şans buldu, yine kullanamadı. Jailson da ‘bal yapmayan arı’ gibi iki haftadır. Madem bu futbolcunun verimsiz oyununa katlanacağız, o halde neden Tolgay’ı eleştiriyoruz ki ? Sonra arkada büyük umutlarla alınan Zajc ne güne duruyor ?

Sonuç itibarıyla Fenerbahçe bu galibiyet ile sezonu rahat bir şekilde kapatmaya hazırlanırken, Akhisarspor’un da ‘Fişini’ çekmiş oldu.