Yaşam tarzı, geleceğimizi olduğu kadar üreme sağlığımızı da ciddi şekilde etkiliyor. Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Onur Danacıoğlu, çevresel faktörler, teknolojik cihaz kullanımı, aşırı kilo ve stresin, özellikle erkeklerde kısırlık riskini artırdığını belirtti.
Sperm Kalitesinde Alarm Veren Düşüş
Dünya çapında yürütülen bilimsel araştırmalara göre, erkeklerde sperm kalitesi son yıllarda önemli ölçüde azaldı. Doç. Dr. Danacıoğlu, “1970’li yıllardan bu yana Batı ülkelerinde erkeklerin sperm yoğunluğunda %50’yi aşan bir düşüş tespit edildi. Bu azalmanın nedenleri arasında kimyasal toksinlere maruz kalma, çevresel kirlilik, hormonal dengesizlikler ve sağlıksız yaşam tarzları yer alıyor” diye konuştu.
Erkek kısırlığı sorunu günümüzde yalnızca bireysel değil, toplum sağlığını da ilgilendiren ciddi bir sorun haline gelmiştir.
Elektronik Cihazların Konumu Önemli
Modern teknolojinin getirdiği konfor, bazı riskleri de beraberinde getiriyor. Dizüstü bilgisayar ve cep telefonunun kasık bölgesine yakın taşınmasının testis ısısını artırdığına dikkat çeken Danacıoğlu, bu durumun sperm üretimini olumsuz etkilediğini söyledi. “Uzun süre oturarak çalışmak ve cihazları yanlış konumlandırmak, erkek üreme sağlığını tehdit ediyor. Ayrıca obezite, hormonal dengesizlikleri tetikleyerek ve inflamasyonu artırarak sperm kalitesini düşürüyor” dedi.
Sperm kalitesi doğrudan yaşam alışkanlıklarına bağlı olarak değişebiliyor.
Kilo Artışı Kısırlık Riskini Artırıyor
Aşırı kilo problemi erkek üreme sağlığı üzerinde ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Doç. Dr. Danacıoğlu, “Vücut kitle indeksi arttıkça sperm kalitesi belirgin şekilde bozuluyor. Bu durum artık bilimsel olarak da net şekilde kanıtlanmış durumda” diyerek, sağlıklı kiloda kalmanın önemini vurguladı.
Obezite sadece genel sağlık açısından değil, üreme fonksiyonları açısından da büyük riskler taşıyor.
Erken Önlem, Başarılı Tedavi Şansını Artırıyor
Doç. Dr. Danacıoğlu, toplumda bu konuda farkındalığın artırılması gerektiğini belirterek şu uyarıda bulundu: “Erkek kısırlığı artık yaygın bir halk sağlığı problemidir. Tıbbi yardım için geç kalınmamalı. Erken teşhis, sağlıklı yaşam alışkanlıkları ve bilinçli davranışlar sayesinde bu süreç başarılı şekilde yönetilebilir.”
