Etkili, yıldırıcı, amansız bir pres ile başladı oyuna Fenerbahçe. Ligin iyi pas yapan takımlarından olan Başakşehir bile kıramadı bu baskıyı, uzun toplarla oynamak zorunda kaldı. İlk yarı boyunca hiç hız kesmedi, sarı lacivertliler, sürekli gol aradı, çıkartmadı rakibini, 61’e 39’luk üstünlük sağladı. Ama Dzeko’nun, Tadic’in, Szymanski’nin, İrfan Can’ın, hatta İsmail’in bile çabası yetmedi gol için. Özellikle Dzeko ve Serdar Aziz’in ilk 45 dakikanın sonlarında yaptıkları müthiş vuruşlarda, kaleci Volkan Babacan gole izin vermedi. Görevini yapmayan yoktu Fenerbahçe’de. Hepsi çok çalıştı, kapalı defansı çözmek için. Her şeyi denediler, şut da çektiler, kanatları da kullandılar, ver-kaç da yaptılar. İsmail Kartal baktı ki olmuyor, Samsunspor maçındaki hatayı yapmadı. Bu kez erken davrandı, Batshuayi ve Cengiz’i sahaya sürdü, çift forvete döndü. Ligde bu güne kadar böyle bir maç oynanmamıştır sanırım. İzleyenlere “Yok böyle bir maç” dedirtti Fenerbahçe. Rakamlar hep bir takım lehineydi, pozisyonlar da. Başakşehir’in 60. dakikada tek bir pozisyonu, 65’te de tek bir korneri vardı. Kaleci Volkan mükemmel bir maç çıkardı. Kurtarışları ile takımını 90+4. dakikaya kadar taşıdı. Batshuayi’nin penaltısına bir şey yapamadı, sonunda o da teslim oldu.

Fenerbahçe ezici üstünlük kurduğu maçta 3 puana son anlarda kavuştu. Bu kez uzatma dakikalarına kadar ne futbolcular hata yaptı, ne de İsmail Kartal. Kurulan baskı, kaçan goller, yapılan kurtarışlar, uzatmada gelen penaltı golü ve direkten dönen top ile bu maç uzun süre hafızalardan silinmeyecek.