Galatasaray için olduğu kadar Manchester United için de Şampiyonlar Ligi’nde var olma açısından çok önemli bir maçtı. Tribünler kazanma inancına sahip tıklım tıklım sarı kırmızılı taraftarla doluydu.

Galatasaray’ın puan için hazırlandığı maça takım savunması için en önemli isim haline gelen Davinson Sanchez’den yoksun çıktı. Nelsson’un bir türlü kendine gelmeyişi nedeniyle Kaan’ı orta sahadan geriye çekmek zorunda kalan teknik direktör Okan Buruk, Torreira’nın yanına hafta sonu denediği Ndombele’yi koydu. Bu zorunlu hamle, takım savunmasını eskiye oranla daha geriye çekti. Bu, aynı zamanda orta saha destekli ön baskıyı da etkiledi.

7 eksikli İngiliz temsilcisi, güçlü motivasyonu, yağmurla ıslanan zeminin kayganlığının kendilerine yarattığı avantajın hızıyla çabuk çabuk golleri buldu.

Şok goller Galatasaray’ın inancını kırmadı. Ziyech’in frikik golü, taraftarın desteği ile sarı kırmızılıların baskısı arttı. Icardi’nin golü ofsayt engelini aşamasa da ikinci yarı için umut oldu.

İkinci yarı şiddetini giderek arttıran yağmurun altında karşılıklı ataklarla başladı. Galatasaray, eşitliği sağlamak için saldırgan oynarken, orta sahada kaptırılan topla adeta bağıra bağıra gelişen pozisyonla gelen gol, tribünleri sessizleştirdi.

İki farkın gelmesinden sonra Buruk’un oyuna dokunuşu takıma hareket getirdi. Ziyech’in yine ıslak zeminin avantajını kullanarak, kullandığı serbest vuruşundan gelen gol bir kez daha umut tazeledi. Maçın yıldızı Faslı’nın asisti, Kerem’in kendi şanssızlığını kırdığı golü ile Galatasaray bir kez daha geri döndü.

Ve kader grubun en ters takımı Kopenhag deplasmanına kaldı.