Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Kazakistan'ın Almatı şehrinde düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı Enerji Bakanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, yaklaşık 3 yıldır enerji piyasaları açısından son derece kritik dönemden geçildiğini söyledi. Salgın sonrası toparlanma süreci ve içinde bulunulan jeopolitik gelişmelerin enerji sektörü üzerinde baskı oluşturduğunu dile getiren Dönmez, "Artan fiyatlar ve olağandışı hava koşulları nedeniyle enerji güvenliği endişeleri sürüyor. Jeopolitik gerilimler de bu endişeleri tetiklemekte, piyasalarda istikrarsızlığa ve fiyat artışlarına neden olmakta. Bu nedenle dengeli, uzun vadeli ve akılcı bir planlama gerektiren enerji arz güvenliğimiz açısından kaynakların ve güzergahların çeşitlendirilmesi büyük önem arz etmekte." dedi. Dönmez, küresel anlamda yüksek petrol ve aşırı maliyetli gaz fiyatlarına tanık olunduğuna işaret ederek, ithalata bağımlı ülkelerin çoğunun mevcut fiyatlar karşısında tüketicilerini korumak adına adımlar attığını ifade etti. Türkiye'nin sürekli büyüyen enerji talebi ve yüksek ithalat bağımlılığı ile gelişmekte olan bir ülke olduğunu aktaran Dönmez, "Bu nedenle sürdürülebilir kalkınmanın bizim için önemi büyüktür. Bizler yerli petrol ile gaz arama ve bunların üretimini artırmak, petrol ve gaz tedarik kaynaklarını ve ilgili altyapıyı çeşitlendirmek, yenilenebilir enerji kullanımını yaygınlaştırmak, enerji karışımımızı çeşitlendirmek için nükleer santraller kurmak ve enerji verimliliğini artırmak amacıyla büyük çabalar sarf ediyoruz." diye konuştu. "Yeni rezerv bulmaya yönelik çalışmalarımız devam ediyor" Türkiye'nin, yenilenebilir enerjide önemli bir ilerleme kaydettiğini ve yenilenebilir enerji kapasitesinin toplam kurulu güç içindeki payını yüzde 54'e çıkarttığını vurgulayan Bakan Dönmez, rüzgar enerjisi sektöründe Türkiye'nin öncü ülkelerden olduğunu söyledi. Dönmez, ülkenin ithalat bağımlığını azaltmak için Karadeniz ve Akdeniz'de petrol ve gaz aramaya yönelik bir açık deniz programı geliştirdiklerini ve bunu uygulamaya koyduklarını belirterek, "2020 yılında Karadeniz'de 540 milyar metreküp doğal gaz rezervi keşfettik. Yeni rezerv bulmaya yönelik çalışmalarımız sürüyor. Bu gazı önümüzdeki yıla kadar ülkemiz şebekesine dahil etmeyi planlamaktayız" ifadelerini kullandı. Dünyanın en önemli enerji girdisinin enerji verimliliği olduğunun altını çizen Dönmez, şunları kaydetti: "Enerji verimliliği, enerji güvenliğinin sağlanmasında kilit bir role sahip. Çünkü enerji verimliliğinin bir ülkenin enerji talebindeki artışı kademeli olarak azaltmada büyük katkısı bulunmakta. Bu bağlamda bizler de 2017-2023 yıllarını kapsayan Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı'nı hazırladık ve bu plan çerçevesinde önemli hedefler belirledik. Son 15 yılda enerji verimliliği projelerine 6,5 milyar dolar yatırım yaptık. Bu sayede yaklaşık 16 milyon ton emisyon azaltımı gerçekleştirdik. 2023 dönemi sonrasına yönelik yeni bir Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı hazırlamak amacıyla da şimdiden çalışmalarımızı başlattık." Dönmez, toplantıya katılan ülkeler arasında iş birliğinin artırılması gerektiğine işaret ederek, "Ülkelerimiz birçok alanda birbirini tamamlayıcı özelliklere sahiptir ve bizlerin de bu potansiyeli özellikle çok uluslu petrol ve doğal gaz projelerinin hayata geçirilmesinde sinerji yaratmak amacıyla kullanması gerekmektedir. Bu kapsamda bölgemizde daha fazla elektrik ve hidrokarbon enterkoneksiyonu oluşturulması yönünde çalışabiliriz. Hazar'ın doğusunu ve batısını birleştirmeliyiz" değerlendirmesinde bulundu.