İSO'dan yapılan açıklamaya göre, İSO ev sahipliğinde düzenlenen toplantının açılış konuşmalarını, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi Dairesi Başkanı Volkan Polat ve İSO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi ve Sürdürülebilirlik Platformu Başkanı Sultan Tepe gerçekleştirdi.

Polat, Avrupa Birliği Emisyon Ticaret Sisteminin (ETS) 2005'ten bu yana faaliyette olduğunu hatırlatarak, ETS'nin Avrupa Birliği'nin iklim değişikliğiyle mücadelesinde en önemli azaltım mekanizmalarından biri olduğunu kaydetti.

İklim değişikliğiyle mücadelede karbon vergilendirmesi gibi birçok yöntemin olduğunu aktaran Polat, üretimlerin, karbon fiyatlama politikasının olmadığı ülkelere kayma durumunun söz konusu olabileceğine dikkat çekti.

Polat, "SKDM, hepimizin bildiği gibi karbon yoğun endüstrilerdeki ürünlerin ithalatını ilgilendiren bir karbon düzenleme mekanizması. Küresel iklim değişikliğine karşı mücadeleye destek veren çevresel bir önlem olmakla birlikte finansal ayağının çok detaylı olduğu ve hepimizin anayasamız gibi bilmesi gereken noktalar var" ifadelerini kullandı.

"Dünya çok hızlı şekilde temiz üretime dönmek zorunda"

Sultan Tepe de yaklaşık 15 gün önce Dünya Döngüsel Ekonomi Forumu için Brüksel'de olduklarını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bu yıl yaklaşık 2 bin kişilik dünya çapında geniş bir katılım vardı. Orada şunu gördük, bütün ülkeler sunumlarını yaparken hepsi çok heyecanlıydı. Şunu anlamışlar, dünyanın artık döngüsellikten, yeşil dönüşümden başka bir şansı yok. Sanayi devrimiyle kirlettiğimiz dünyayı yeniden yaşanabilir hale getirmek için uzun yıllara ihtiyaç var ve üretim metodolojilerinin tamamen değişmesi gerekiyor. Dünyanın kaynaklarını daha fazla bu kadar fütursuzca, bu kadar verimsiz kullanarak devamlılığımız söz konusu değil. Sadece kendi yaşamımızı tehlikeye atmıyoruz, bütün ekosistemi, bütün canlıların geleceğini de tehlikeye atmış durumdayız. Dolayısıyla dünya çok hızlı bir şekilde temiz üretime dönmek zorunda ve dekarbonizasyon gerçeklerini benimsemek zorunda."

Sürdürülebilirlik hedeflerinin sadece gelişmiş ülkelerde değil, dünya genelinde herkesin katılımıyla gerçekleşebileceğine dikkati çeken Tepe, "Son toplantılarda Asya ve Orta Doğu ülkeleri daha önce dinleyici konumdayken, artık eyleme geçtiklerini, ciddi yatırımlar geçekleştirdiklerini gördük. Bu durum, herkesin pazarını korumak istemesiyle ilgili ve geri kalanların da bu dönüşüm sürecinde geri kalmamak için çaba harcaması gerektiğini vurguluyor" görüşlerini aktardı.

Kaynak: AA