CHP'deki "Hisseli Harikalar Kumpanyası" her boyutta devam ediyor. CHP'de hala "Şaibeli Kurultay" izi sürerken, bu tartışma tekrar güncelliği zirveye çıkarmıştır. Kemal Kılıçdaroğlu, "Bir şey varsa, kesinlikle partinin kirlilikten arınması gerekir. Ben yıllarımı CHP'ye vermişim, kirliliği asla kabul etmeyen, karşısında duran, bizim bazı belediye başkanlarımız kirliliğe bulaştığında hemen partinin dışına çıkarttık. Kurultayın şaibesini bilmiyorum." diyerek buna vurgu yaparken, CHP eski milletvekili Akif Hamzaçebi'nin geçtiğimiz günlerde, "Ben bu iddianın ağırlığı altında eziliyorum, üzüntü duyuyorum. Hiçbir CHP'li bu iddiayı kabul edemez." açıklaması CHP’nin iç yapısının neyle meşgul olduğunu anlamaya yetmektedir. Dünyada herkes biliyor ki, Ekrem İmamoğlu elindeki İBB imkânları ve maddi gücü sayesinde CHP kongresini dönüştürüp, CHP Genel Başkanlığını emanet olarak Özgür Özel'e vermiştir. CHP içinde "bunu bilmiyorum, haberim yok" diyen kim varsa yalan söylemektedir. Kemal Kılıçdaroğlu son konuşmasında olduğu gibi, her konuşmasında "Niçin hançerlendim?" demektedir. Bunun tek sebebi Ekrem İmamoğlu eliyle CHP'nin dizayn edilmesi ve satın alınması tartışmalarıdır.
Özgür Özel, CHP’de emanetçi olduğu için Ekrem İmamoğlu’na rağmen siyaset geliştirmesi mümkün değildir. CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’dur. Şu an Mansur Yavaş’ı buna ikna etme çalışmaları yapılmaktadır. Mansur Yavaş ikbal için hep ikna edilmiş bir tiptir. Bakalım o da ABB gücünü ele geçirince farklı özgüven kazanmış mı, onu göreceğiz.
Mansur Yavaş, CHP’de Cumhurbaşkanlığı adaylığı kovalıyordu. Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu’nun "Cumhurbaşkanı adayını erken açıklayacağız" tavrını dayatınca ortada kaldı ve şimdi "Bunları konuşmayalım. Ülkenin asıl derdi ekonomi, yoksulluk" diyerek tribünlere oynama rolüne geçti. 2019 yılından itibaren sanki bu tartışmalar içinde yok gibi, şimdi süslü nutuklarla erdemli siyasetçi rolü oynamaya başladı. Ona da muhakkak biri "CHP’deki gidişat belli, sen de bu rolü oynayarak seçmeni etkile" aklını vermiş olmalı. Aksi halde o da Belediye Başkanlığı yapmayıp, aklınca Cumhurbaşkanı adaylığı peşinde konuşuyordu. CHP’de "ön seçim" çok erkene çekilince CHP içinde ortada kalacağını düşünmüş olmalı. Oysa MHP’den CHP’ye geçtiğinde "40 yıllık geçmişimi geride bırakarak geldim" diye CHP’lilere şekil yapıyordu. Ekrem İmamoğlu onu ikna edemezse, Mansur Yavaş yolcudur. Abbas yolcu, artık bağlasan durmaz yani…
CHP’yi önümüzdeki günlerde bol tartışmalı, kavgalı ve bölünmeli günler bekliyor. Çünkü CHP’yi siyasi ve kişisel menfaatleri için her şeyi yapabilecekler yönettiği için buradan sağduyu çıkmayacaktır.
Bunların ne ilk ne de son söylediğine bakmayın. Son yaptıklarına bakın, curcunayı o zaman görürsünüz. CHP, Türkiye’de ses ve görüntü kirliliğidir. Maalesef bunlara Türkiye katlanmaya devam edecektir.