Arıcılığın İncelikleri: Tekin'in Günlük Rutini Neler
Yıllar içinde elde ettiği tecrübeleriyle kovan sayısını artıran Tekin, neredeyse bütün gününü arılarla geçiriyor. "Akşam ezanına kadar arılarla uğraşıyorum" diyen Tekin, kovanların bakımı, polen toplama ve oğul takibi yaparak hem işini sürdürüyor hem de bu minik canlılara olan tutkusunu yaşıyor.
Kaybın Ardından Yeniden Doğuş: Arılara Dönüş
Üç çocuk annesi olan Zeynep Günay Tekin, eşini kaybettikten sonra arıcılığa olan bağlılığına yeniden kucak açmış. "Kayınbabamdan kaldı arıcılık. Sonra bir süre ara verdik, torun büyüttük. Ama sonra yine döndüm arıların yanına" diyerek yaşadığı kayıpların ve yeniden bulduğu anlamın hikayesini paylaşıyor. Sabah erkenden başlayan bu tutku dolu günleri, arıların yanındaki mutluluğu ile birleştiriyor.
Arılarla Barışık Olmak: Tekin’in Unutulmaz Anları
Arıcılığın getirdiği mutluluğun yanı sıra, işinin onun için ne kadar değerli olduğunu belirtiyor: "Arıların içine girdiğimde kendimi kaybediyorum. Yemek yemeyi bile unutuyorum." Bu sözler, Zeynep Günay Tekin’in mesleğini nasıl bir tutku ile yaptığını ve arıcılığın onun yaşamındaki yerini gözler önüne seriyor.
Yıllar içinde elde ettiği tecrübeleriyle kovan sayısını artıran Tekin, neredeyse bütün gününü arılarla geçiriyor. "Akşam ezanına kadar arılarla uğraşıyorum" diyen Tekin, kovanların bakımı, polen toplama ve oğul takibi yaparak hem işini sürdürüyor hem de bu minik canlılara olan tutkusunu yaşıyor.
Üç çocuk annesi olan Zeynep Günay Tekin, eşini kaybettikten sonra arıcılığa olan bağlılığına yeniden kucak açmış. "Kayınbabamdan kaldı arıcılık. Sonra bir süre ara verdik, torun büyüttük. Ama sonra yine döndüm arıların yanına" diyerek yaşadığı kayıpların ve yeniden bulduğu anlamın hikayesini paylaşıyor. Sabah erkenden başlayan bu tutku dolu günleri, arıların yanındaki mutluluğu ile birleştiriyor.
Arılardan korkmadığını ifade eden Tekin, çoğu zaman maskesiz çalışarak onların doğal sürecine daha yakın olmayı tercih ediyor. "Arı sokmalarına rağmen üzülmemin tek nedeni arının ölmesi" diyor.
Arıcılığın getirdiği mutluluğun yanı sıra, işinin onun için ne kadar değerli olduğunu belirtiyor: "Arıların içine girdiğimde kendimi kaybediyorum. Yemek yemeyi bile unutuyorum." Bu sözler, Zeynep Günay Tekin’in mesleğini nasıl bir tutku ile yaptığını ve arıcılığın onun yaşamındaki yerini gözler önüne seriyor.