FETÖ'cü hesaplar yine işbaşında. Yılmıyorlar, bıkmıyorlar her seferinde hüsrana uğruyorlar…
Son günlerde sosyal medyada FETÖ bağlantılı hesaplar tarafından servis edilen, “MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım’a esnafın tepki gösterdiği” iftirası çöktü.
Manipülasyon yine boşa düştü
Sosyal medyada FETÖ bağlantılı hesaplar tarafından günlerdir dolaşıma sokulan “MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım ile esnaf arasında gerginlik yaşandığı” iddiasının tamamen asılsız bir iftira olduğu ortaya çıktı. Manipülatif videolarla oluşturulan algının aksine, söz konusu buluşmanın son derece nezaket içinde gerçekleştiği, esnafın ise CHP’li belediyeden duyduğu rahatsızlığı MHP'li Yaşar Yıldırım’la paylaştığı belirlendi.
Gerçek: Sıradan, samimi bir sohbet; iftira: “gerginlik” iddiası
MHP’nin “Hayırlı Günler Komşum” ziyaretleri kapsamında esnafla bir araya gelen Yaşar Yıldırım’ın, sıcak ve samimi bir sohbet sırasında esnafı dikkatle dinlediği görülüyor. Videonun tamamı incelendiğinde, FETÖ’cü hesapların kırpıp servis ettiği iddiaların aksine, yaşananın doğal bir vatandaş-siyasetçi diyaloğu olduğu net şekilde anlaşılıyor.
Esnafın, yaşadığı sorunların çözümü için MHP’li Yıldırım’a başvurması ise manipülasyonun büyüklüğünü gözler önüne seriyor. Zira esnafın şikayetinin odağında, videonun iddia ettiği gibi Yıldırım’ın tavrı değil, CHP’li belediyenin hizmetlerdeki eksiklikleri yer alıyor.
MHP’nin ziyaretleri büyüyor; algı operasyonları boşa düşüyor
MHP Genel Başkan Yardımcılarının ve teşkilatların uzun süredir sürdürdüğü “Hayırlı Günler Komşum” esnaf ziyaretleri, vatandaşla birebir temasın güçlendirilmesi açısından önem taşıyor. MHP'li Yıldırım’ın ziyareti de bu kapsamda değerlendirilirken, FETÖ bağlantılı hesapların manipülasyon yaparak MHP’yi hedef almaya çalışması kamuoyunda tepki çekti.
Kırpılmış videolarla çarpıtılan gerçek vatandaşın gözünde karşılık bulmadı
Videoların gerçek hali ortaya çıktıktan sonra, esnafın CHP’li belediyeye yönelik şikayetini Yaşar Yıldırım’a aktardığı, MHP’nin de çözüm noktasında dikkatle dinlediği anlaşıldı.
Böylece, sosyal medyada servis edilen iddiaların birer “algı operasyonu ürünü iftira” olduğu bir kez daha kanıtlanmış oldu.
