Bay Kemal bugün ABD’ye uçuyor.

“ABD'ye gideceğim ama birilerinin dediği gibi icazet almak için değil” diyor fakat…

Aslında bal gibi icazet almaya gidiyor.

***

Tıpkı geçmişte yaptığı gibi…

Türkiye’de demokrasi olmadığını savunacak, manda ve himaye dilenecek…

İç meselelerimizi anlatacak, Türkiye düşmanlarıyla aynı söylemde buluşacak…

Aktivist kimliğiyle pazarlanan Türkiye karşıtı isimlerle boy boy fotoğraf verecek…

***

Belki yan yana gelmeyecek ama…

KHK’lıları göreve iade çıkışıyla sahiplendiği FETÖ’cülere göz kırpıp…

Geçmişte “Türkiye'de muhalefeti desteklediğimizi açıkça göstermeliyiz” diyen ABD Başkanı Joe Biden’a varlığını hatırlatıp…

Gerisin geri dönecek…

***

“Uluslararası karar vericilerin işaret edeceği bir insan Cumhurbaşkanı adayı yapılacak” diyen kendileriydi.

Seçimlere az bir zaman kala derviş ve müridin bağlılık, biat ve itaati anlatan hikâyesinde olduğu gibi elinde bir zarf ile ABD’ye giden de kendileri…

Peki, zarfın içinde ne mi var?

***

Bir beyaz kâğıt, bir kalem ve bir silgi…

Beyaz kâğıt bugüne kadar 6’lı masa etrafında geçirdikleri günlerde başarıları demek…

Yani kâğıt boş, çünkü her toplantı öncesi defalarca kez aday olmak istediğini haykırmasına rağmen henüz kendi topladığı masadan adaylığı için onay alamadı.

***

Masayı geçtim, kendi partisi ve cenahından bile yeterince desteği göremedi.

Kazanabilecek yeterliliğe sahip mi, Alevi olması sorun olur mu gibi sorularla üretilen acabalar, “başörtüsü sorununu çözeceğim” demesi üzerine yerini Bay Kemal’in hızarın önüne verilmesine bıraktı.

Kendi destekçisi televizyonda “kusura bakmasın ama ne diyor anlamıyorum” yorumları yapıldı, kendi yandaşı gazetede “çözülmüş sorunun daha nesini çözecek” diye soruldu.

***

Bekleyip görelim…

Masasının ve taraftarlarının sırt döndüğü şu günlerde bir koşu gerçekleştiren ABD ziyareti sonrası neler yaşanacak? 

Bay Kemal’in ABD’ye götürdüğü zarfın içine koyduğu benim hakkımda olacakları sen yazarsın, sen silersin anlamı barındıran kalem ve silgi, muhtemel diğer adayların ismini silip götürdüğü boş kâğıda kendi adını yazdırmaya yetecek mi?