TFF’nin Süper Kupa’yı oynatamaması rezaletini yaşattığı futbolumuzda, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç hedefteydi. Koç’un önceki gün yaptığı açıklamalarla soru işaretleri ortadan kalktı. Olayın tamamen Federasyonun öngörüsüzlüğü, beceriksizliği ve işi oldubittiye getirme gayretiyle yaşandığı net bir şekilde ortaya çıktı.

Futbol dışı olayların tartışıldığı bir gündemin ardından İstanbulspor ile oynamak bir avantajdı Fenerbahçe için. İrfan Can, Osayi-Samuel, Djiku, Fred’in olmamasının dezavantajını yaşamadılar.

 Oyun başlar başlamaz, hakimiyeti ele geçirip, baskı kurdu sarı lacivertliler. Cengiz Ünder’in mükemmel, kendi klasik tarzındaki golü ile de skoru bu sezon çoğunlukla olduğu gibi ilk 10 dakika içinde buldu. Gol sonrası herkes, Fenerbahçe’den baskılı oyunun devamını ve skorun farka gitmesini bekledi. Taraftarı azınlıkta kalsa da maçın ev sahibi İstanbulspor, kısıtlı, Fenerbahçe ile karşılaştırılmayacak düzeydeki kadrosuna, ligdeki pozisyonuna rağmen oyunda dengeyi kurdu. Gollük ataklar yaptı. Livakoviç, 2 kritik kurtarış yaptı. Ancak, 3’üncüde Cengiz’in hatasından yararlanan İstanbulspor skora dengeyi getirdi.

 Sezon başında sakatlanıp uzun süre formadan uzak kalınca transferi konusunda eleştirilerin odağına gelen Cengiz, hemen ardından hatasını telafi etti. Fırsatçılığını gösterip takımını yeniden öne geçiren Cengiz, maçı birbirinden şık 4 golle tamamladı. Kayseri’den sonra gollerine devam eden Cengiz, formuyla bundan sonraki maçlarda Fenerbahçe’nin en önemli kozu olacağını da gösterdi.

 Maçın başından itibaren gol kovalayan Dzeko, Mert’in pasını gole çevirerek ustalığını ve ağırlığını bir kez daha hissettirdi.

Kritik süreçte oynanan bu maçta, oynanan futbol ve alınan sonuç, Fenerbahçe’ye, Fenerbahçelilere büyük moral oldu.