Yaklaşık 2 bin 700 yıllık geçmişe sahip Aigai Antik Kenti’nde 2004 yılından bu yana süren kazı çalışmalarında ortaya çıkarılan yüzlerce tarihi eser, yeni açılan Manisa Arkeoloji Müzesinde ziyaretçilerin ilgisine sunuldu. Özellikle, Aigai Antik Kenti’ndeki halk meclisi binası (Bouleuterion) örnek alınarak tasarlanan özel bir salonda sergilenen eserler, ziyaretçilere adeta antik döneme yolculuk yaptırıyor.
Bu özel salonda, meclis binasında karar alma süreçlerinin simgesi olan tanrıça Hestia heykeli ile meclis binasının yapımına katkı sağlayan hayırseverlere ait onurlandırma heykelleri yer alıyor. Heykeller, antik dönemdeki orijinal pozisyonlarına uygun şekilde konumlandırıldı.

Helenistik Çağ’dan Günümüze Ulaşan Tek Hestia Heykeli
Aigai Kazı Başkanı ve Manisa Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Yusuf Sezgin, Hestia’nın antik çağın en önemli tanrıçalarından biri olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Hestia, kentin ve evlerin koruyucu tanrıçasıdır. Antik meclis binalarında Hestia heykellerinin bulunduğunu biliyoruz. Ancak 2005-2006 kazılarında bulduğumuz Hestia heykeli, Helenistik Çağ’dan günümüze ulaşan bilinen tek örnek. Roma döneminde ‘Vesta’ adıyla tanınan bu tanrıçanın heykelleri dünya müzelerinde görülebilir, ancak bu eser Helenistik dönemden kalma olmasıyla benzersiz. İlk kez bu yıl, Manisa Arkeoloji Müzesi’nin açılmasıyla birlikte sergilenmeye başlandı.”

2 Bin 200 Yıllık Onurlandırma Heykelleri
Kazılarda ayrıca, meclis binasının yapımına maddi destek sağlayan Antiphanes ve Diaphenes isimli baba-oğula ait onurlandırma heykelleri de bulundu. Prof. Dr. Sezgin, bu eserlerin önemini şu sözlerle anlattı:
“Meclis binası, kentin en önemli kamusal yapılarından biridir. İnşaatına katkıda bulunan kişilerin heykelleri, halk tarafından bina içine dikilmiş. Bu heykeller Anadolu’da bulunmuş en önemli Helenistik dönem eser gruplarından biridir. Baba-oğul heykelleri son derece iyi korunmuş durumda ve yaklaşık 2 bin 200 yıllık geçmişe sahip.”
Manisa Arkeoloji Müzesi’ndeki bu özel sergi, ziyaretçilere yalnızca tarihi eserleri görmek değil, aynı zamanda antik dönemin siyasi ve toplumsal atmosferini hissetme fırsatı sunuyor.