Türkçe Düşün
İstanbul
HAFİF YAĞMUR
27°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Mağdur edebiyatı…

Mağdur edebiyatı…

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

İmamoğlu ve ekibi ilginç bir seçim kampanyası yürütüyor.

Dillerine pelesenk olmuş iki kelime, ağızlarını her açtıklarında mutlaka çıkıyor.

Bir tek İmamoğlu ve yakın ekibi de değil…

Beslemeleri gazetecilerden, tutmaları sosyal medya trollerine kadar herkes aynı iki kelimeyi tekrarlıyor.

El ele vermiş bu koro ya kumpas ya da montaj kelimesini seçimlerin yaklaşmasıyla beraber sıklıkla kullanıyor.

***

İBB’nin başarısızlıklarını anlatan herkes kumpasçılıkla suçlanıyor.

İmamoğlu’nun çapsızlığından dem vuran herkes montajcı ilan ediliyor. 

Seçim çalışması adı altında ortaya konan bu tiyatroda sahne mağdur edebiyatı ile açılıyor ve kapanıyor.

Seçimi kazanmanın yolunun mağduru oynamaktan geçtiği zannediliyor.

***

Mesela İmamoğlu’nu İstanbul’un çilesi ulaşım ve trafik sorununa ne gibi çözümler ürettiği sorgulanıyor.

Cevaben “kumpas” deniyor.

Örneğin deprem riskiyle karşı karşıya kalan konutların kentsel dönüşümünü gerçekleştirmek için ne yapıldığı soruluyor.

Cevaben “montaj” deniyor.

Misal sosyal belediyecilik namına dar gelirli kaç ailenin derdine derman olunduğu merak ediliyor.

Bu kez cevaben hem “kumpas” hem de “montaj” deniliyor.

***

Aslına bakarsanız içinde bulundukları çaresizlikten dolayı son kozlar böyle oynanıyor.

Çünkü başarısızlıkların karşısına hayata geçirilen örnek hizmetler konamıyor, çapsızlığın karşılığı ortaya konan örnek vizyonla verilemiyor.

İcraatte çökenler, çamur at izi kalsın politikasını mecburen izliyor.

***

Ve dikkat ederseniz artık “her şey çok güzel olacak” denmiyor.

Olmadığı biliniyor.

Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatı cümlesini kuramayanlar, görev süresi boyunca İstanbul’a bir çivi dahi çakmamış oldukları gerçeğinin üzerini sarıldıkları yalanlarla kapatılacağını sanıyor.

Fakat hepsi yanılıyor.

Çünkü İmamoğlu’nun bugün “kumpas, montaj” diyerek kendini savunmaya kalktığı her şeyin gerçek olduğunu en iyi hizmetsizliğin reva görüldüğü İstanbullu biliyor.

***

Bana göre mevsimlik belediye başkanı çoktan havlu atmış, seçimlerin kazanılması uğruna çaba göstermekten ziyade 31 Mart akşamı alacağı seçim hezimetinin adını bugünden koymakla meşgul oluyor.

“Kumpaslarla, montajlarla elimden belediyem alındı” yalanın yaratacağı atmosferin 2028 genel seçimlerinde kendine kapı aralayacağını düşünüyor.

Görev süresi boyunca yaptığı gibi görevdeki son günlerini de hayalden hayale savrularak geçiriyor.

Lastiği kabak, freni patlak İBB otobüslerinin akıbetine benzeyen bir sonla yüzleşeceğini hesap edemiyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *