Türkgün | Sağlık | Her sabah aynı hatayı yapıyoruz! Folyoya sarılan sandviçler zehir saçıyor!

Her sabah aynı hatayı yapıyoruz! Folyoya sarılan sandviçler zehir saçıyor!

Sandviçini ya da böreğini folyoya sarıp “oh mis gibi” diye açıyorsun ama ya o parlak yüzeyin altında görünmeyen bir tehlike varsa? Belki de her lokmada vücuduna fark etmeden bir şey geçiyor…

Sandviçini ya da böreğini folyoya sarıp “oh mis gibi” diye açıyorsun ama ya o parlak yüzeyin altında görünmeyen bir tehlike varsa? Belki de her lokmada vücuduna fark etmeden bir şey geçiyor…

MUHABİR: Deniz Şirin

Sabah aceleyle tost yapıp folyoya sardınız, işe yetiştiniz. Öğlen açıp yediğinizde lezzet aynı… ama farkında olmadan o tostla birlikte az miktarda alüminyum da tüketmiş olabilirsiniz. 

Çünkü o parlak yüzeyin altında, gıdayla temas ettiğinde çözülmeye başlayan görünmez bir kimya var. İşte bu yüzden, “bir şey olmaz” dediğimiz o alışkanlık, aslında sağlığımızı yavaş yavaş etkileyen bir yanılgıya dönüşüyor.

Neden şaşırtıcı bir konu bu?

Alüminyum doğada bolca bulunuyor ama vücudumuzun ihtiyaç duyduğu bir element değil. Yani her temas, fazladan bir yük anlamına geliyor. Özellikle sıcak, tuzlu ve asitli yiyeceklerle temas ettiğinde, folyo yüzeyinden gıdaya mikroskobik alüminyum parçacıkları geçebiliyor. Bu da zamanla kemik, beyin ve sinir sistemi üzerinde birikim yaparak etkiler oluşturabiliyor.

Uzmanlar diyor ki: “Tek seferde büyük bir zarar olmaz, ama alışkanlık haline gelirse tablo değişir.”

Günlük hayatta riski artıran hatalar

Sıcak gıdayı hemen sarmayın

Tost ya da börek fırından çıktığı gibi folyoya sarıldığında, yüksek ısı metal göçünü hızlandırıyor. Önce birkaç dakika soğumasını bekleyin, sonra sarmayı düşünün.

Asitli ve tuzlu yiyeceklerle temas ettirmeyin

Domatesli, turşulu ya da zeytinli börek gibi yiyeceklerde asit ve tuz oranı yüksek olduğu için alüminyum geçişi artıyor. Böyle durumlarda fırın kağıdı ya da cam kap çok daha güvenli bir seçenek.

Folyoyu saklama kabı gibi kullanmayın

Folyolar hava geçirebiliyor, bu da hem bakterilerin çoğalmasına hem de alüminyumun gıdaya karışmasına yol açıyor. Kısa süreli sarmalar dışında kullanılmamalı.

Çocuklar ve hassas kişiler dikkat etmeli

Küçük çocuklar, hamileler ve böbrek rahatsızlığı olanlar için bu etki çok daha önemli. Çünkü vücut, alınan alüminyumu her zaman tamamen atamıyor.

Bilim ne söylüyor?

Bilimsel araştırmalar, sıcak ve asitli gıdaların alüminyum folyoda saklandığında ciddi oranda metal geçişine neden olabildiğini ortaya koyuyor.
Örneğin, marineli balık üzerine yapılan bir çalışmada, pişirme sonrası gıdadaki alüminyum oranı 49 mg/kg’a kadar yükselmiş. Bu değer, uzun vadede özellikle böbrek sağlığı için riskli kabul ediliyor.

Ancak her durumda paniğe gerek yok: uzmanlara göre, soğuk ve nötr içerikli yiyeceklerde risk oldukça düşük. Mesele, nasıl ve neyle kullandığınızda gizli.

Peki ne yapmalı?

  • Sıcak yiyecekleri soğuduktan sonra sarın.
  • Asitli ve tuzlu gıdalarda cam kap, fırın kağıdı veya silikon kapak tercih edin.
  • Uzun süreli saklama için folyo yerine buzdolabı kabı kullanın.

Ve en önemlisi, alışkanlıkları fark edin. Çünkü sağlığın en büyük düşmanı, farkında olmadan yapılan küçük tekrarlar.

Bir tost, bir börek ya da bir sandviç… Folyoya sarıp geçiyoruz, ama aslında o parlak yüzeyin ardında vücudumuza sessizce karışan bir metal hikayesi yatıyor.
Kısacası, folyo bazen sadece yiyeceği değil sağlığımızı da sarabiliyor.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...