Türkgün | Sağlık | Neden bu odaya girdim? Diyenler dikkat! Günümüzün yeni kabusu beyin sisi

Neden bu odaya girdim? Diyenler dikkat! Günümüzün yeni kabusu beyin sisi

Odaya adımınızı atıp bir an duraksadığınız, neden geldiğinizi hatırlayamadığınız o an var ya… İşte tam da o saniyede beyniniz size görünmez bir alarm veriyor olabilir. İşte çarpıcı detaylar...

Odaya adımınızı atıp bir an duraksadığınız, neden geldiğinizi hatırlayamadığınız o an var ya… İşte tam da o saniyede beyniniz size görünmez bir alarm veriyor olabilir. İşte çarpıcı detaylar...

MUHABİR: Deniz Şirin

Gün içinde aynı satıra defalarca bakıp ne okuduğunuzu anlayamadığınız, masanızdaki dosyanın neden önünüzde durduğunu hatırlayamadığınız o anları bilirsiniz… 

Uzmanlara göre bu dalgınlık artık sadece “çok yoruldum” demekle geçiştirilebilecek bir durum değil. Modern hayatın temposu arttıkça, özellikle çalışan kesimde hızla yaygınlaşan “beyin sisi”, görünmeyen ama etkisini güçlü bir şekilde hissettiren yeni bir sorun olarak öne çıkıyor.

Zihin Karışıklığı Artık Günlük Hayatın Parçası

Nörologlar, beyin sisinin bir hastalık adı olmadığını ancak kişinin düşünme hızını, odaklanma becerisini ve algısını geçici olarak zayıflatan bir belirti topluluğu olduğunu söylüyor. Gün boyu çalan telefonlar, arka arkaya gelen mailler, yetişmesi gereken işler ve bir yandan özel hayatın koşturmacası… Bu yoğunluk beynin adeta “yavaş çekime” geçmesine neden oluyor.
Hekimlere göre özellikle 25–45 yaş arası çalışanlarda bu şikâyetlerin belirgin şekilde arttığı gözlemleniyor.

Stres Yükselince Beyin Kendini Korumaya Alıyor

Kronik stres, beyin sisinin en büyük tetikleyicilerinden biri. Stres hormonu kortizol yükseldiğinde beyin, detaylı düşünme ve analiz yapma gibi işlevleri ikinci plana atıp kendini korumaya alıyor. Bu yüzden kişi;

  • Aynı hatayı defalarca tekrarlayabiliyor,
  • Çok basit bir işi bile karıştırabiliyor,
  • Cümle kurmakta zorlanabiliyor,
  • Aceleden bir anda “boşluğa düşmüş” gibi hissedebiliyor.

Uzmanlar bu durumu “beynin alarm moduna geçmesi” olarak tanımlıyor.

Uykusuzluk ve Ekran Maratonu Etkisini Daha da Ağırlaştırıyor

Geceleri yeterince dinlenmeyen beyin, ertesi sabah daha ilk saatlerde sisli bir hale bürünüyor. Hele ki günün 8–10 saatini ekran başında geçiren çalışanlarda zihinsel yavaşlama çok daha belirgin oluyor.
Mavi ışığın uyku hormonunu baskılaması ise sabahları yataktan kalkmayı zorlaştırıyor ve gün boyu toparlanamayan bir zihin yaratıyor.

Beslenme Düzeni Beynin Yakıtı

Uzmanlar, zihinsel netliğin beslenme ile doğrudan bağlantılı olduğuna dikkat çekiyor. Özellikle omega-3 eksikliği, düzensiz öğünler, fazla şeker tüketimi ve sadece kahveyle günü geçirme alışkanlığı beyni daha da yoruyor.
Kısacası, vücudun ne aldığı beyne nasıl çalışacağını doğrudan fısıldıyor.

Peki Beyin Sisinin Önüne Nasıl Geçilir?

Doktorların önerileri oldukça basit ama etkisi güçlü:

  • Gün içinde birkaç dakika bile olsa molalar vermek,
  • Bilgisayar başında geçirilen süreyi bölmek,
  • Gece en az 7 saat uyumaya özen göstermek,
  • Bol su içmek,
  • Düzenli ve dengeli beslenmek,
  • Her gün 20–30 dakikalık tempolu bir yürüyüş yapmak.

Uzmanlara göre bu küçük adımlar, beynin üzerindeki o ağırlık hissini yavaş yavaş hafifletiyor ve gün içindeki zihinsel netliği geri getiriyor.

Beyin sisi artık göz ardı edilecek bir durum değil; iş-özel hayat dengesini korumak ise bu sis perdesini dağıtmanın en güçlü yolu.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...