Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Başdanışmanı Ruhi Ersoy, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Hatay’ın yöresel lezzetlerinden Kaytaz Böreği’nin Avrupa Birliği’nden coğrafi işaret tescili almasını kutladı. Ancak Ersoy, Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerde yalnızca kültürel başarıların değil, ekonomik ve sanayi politikası boyutlarının da güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Ersoy paylaşımında, Ocak 2026 itibarıyla yürürlüğe girecek olan sınırda karbon düzenlemesi (CBAM) uygulamasının, Türk sanayicisinin rekabet gücüne milyarlarca liralık etkisi olabileceğini belirterek, “Bu süreçte AB ile temaslarımızın ekonomik ve sanayi politikası ekseninde, cari gelişmeler ışığında daha da güçlendirilerek sürdürülmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde yürütülen sanayi ve teknoloji hamleleriyle uyumlu biçimde, Türkiye’nin üretim gücünü koruyacak ve rekabetçi kılacak güçlü müzakere ve lobi mekanizmalarının oluşturulmasının önemine vurgu yapan Ersoy, bu konuda somut sonuçların gündeme getirilmesi gerektiğini söyledi.
MHP’li Ersoy, açıklamasında ayrıca TOBB Brüksel Temsilciliği, Türkiye’nin AB Daimi Temsilciliği ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın bu alanda daha görünür ve verimli çalışmalar yürütmesini beklediklerini belirterek, “Bu kurumlarımızın AB nezdindeki temaslarını ilgiyle takip ediyoruz.” ifadelerine yer verdi.
MHP'li Ruhi Ersoy'un işte o açıklaması:
Hatay Kaytaz Böreği’nin AB’den coğrafi işaret almasını yürekten kutluyoruz. Yerel değerlerimizin uluslararası tescili önemli bir adım.
Ancak Ocak 2026 itibarıyla yürürlüğe girecek sınırda karbon “vergisi” (CBAM) gibi uygulamaların, sanayicilerimizin rekabet gücüne milyarlarca lira etkisi olacağı bir dönemde, AB ile temaslarımızın ekonomik ve sanayi politikası ekseninde, cari gelişmeler ışığında daha da güçlendirilerek sürdürülmesi gerektiğini düşünüyoruz.
AB nezdindeki sanayi ve teknolojiyi ilgilendiren son gelişmeler bir kez daha göstermiştir ki: Cumhurbaşkanımızın liderliğinde devletimizin geliştirdiği sanayi ve teknoloji hamlelerini önceleyen vizyonla uyumlu biçimde; sanayimizi koruyacak, üretim gücümüzü rekabetçi kılacak güçlü müzakere ve lobi mekanizmalarının oluşturulması büyük önem taşıyor.
Bu çerçevede, güzel yörelerimizin lezzetli ürünlerinin tescili ile birlikte, sanayicilerimiz adına AB ile yürütülen temaslardan ne tür somut sonuçlar elde edildiğinin de gündeme getirilmesi gerekiyor.
Brüksel’de önemli imkânlara sahip TOBB Brüksel Temsilciliğimiz başta olmak üzere, Avrupa Birliği Daimi Temsilciliğimizin ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın bu konularda daha verimli görünür çalışmalar yapacağını düşünüyor ve ilgiyle takip ediyoruz
