Wimbledon’da ikinci haftaya çıkan ilk Türk tenisçi unvanını kazanan Zeynep Sönmez, 3. turda veda etse de, “İlk kez ana tabloda yer aldım. Destek çok güzeldi, atmosfer çok güzeldi. Benim için çok eğlendiğim bir turnuva oldu” ifadeleriyle unutulmaz bir deneyim yaşadığını vurguladı.
Performans ve Değerlendirme
Turnuvanın 3. turunda Ekaterina Aleksandrova’ya 2-0 (3-6, 6-7) yenilen Sönmez, genel performansını şöyle özetledi:
“Bence gayet güzel bir başarı. Üçüncü tur Türkiye’de bir ilk. Yoluma devam edeceğim. İyi diyebileceğim 3 maç oynadım. Eksikliklerimi görmüş oldum. Geliştirmem gereken yanlarımı gördüm ve kendi adıma potansiyelimi, neler yapabileceğimi de görmüş oldum.”
Ana tabloda yer almanın kendisine kazandırdıklarını ise “Hayallerime çok uzak olmadığımı gördüm” sözleriyle anlattı.
İleriye Dönük Hedefler
Zeynep Sönmez, somut rakamsal hedefler koymadan sürekli gelişmeyi amaçladığını belirterek:
“Hep dünümden daha iyi olmaya çalışıyorum. Kendime rakamsal ya da somut hedefler koymuyorum. İnsan olarak da oyuncu olarak da kortta duruş olarak da her zaman bir önceki günümden daha iyi olmaya çalışıyorum.”
Grand slam’in ikinci haftalarına, çeyrek ve yarı finallere uzanma ihtimalinin kendisini motive ettiğini ekledi.
Anneden Destek ve Gurur
Annesi Esra Özdoğan, Zeynep’in gelecek haftaki turnuva planlarını paylaşarak:
“Mücadeleye ve çalışmaya devam. Bir tenisçi için her hafta her şey yeniden başlıyor. O yüzden mücadeleye devam edeceğiz.”
Sonuç odaklı değil, gelişime önem verdiklerini vurguladı:
“Sonuç odaklı değiliz. Her zaman her maç, her puan bizim için hep gelişim gerektiren bir şey. Zeynep’in gelişmesi bizim için önemli.”
Büyükelçi’den Tebrik
Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Osman Koray Ertaş, “Zeynep bize tarihi bir mutluluk yaşattı. Öncelikle kendisiyle gurur duyduğumuzu vurgulamak isterim” diyerek milli tenisçinin başarısını kutladı.
Ertaş, dev organizasyonun dünya çapında iki milyar insana ulaştığını hatırlatarak:
“Wimbledon’da bence şeytanın bacağını kırdık. Bundan sonraki yıllarda daha büyük bir mevcudiyet sergilemeyi ümit ediyoruz.”
