ABD’nin ne kadar süper güç olduğu artık tartışmalıdır, ama süper bir terör destekçisi ve üreticisi olduğu kesindir. Böyle bir dönemde, CHP’nin sokak çağrıları yapması, olağanüstülükte iktidar araması, sözün bittiği yerdir.

Milli güvenliğimize ve bölünmez bütünlüğümüze yönelik tehdidi ortadan kaldırmak için ne gerekiyorsa yapacağımızın ilan edilmesi, terör örgütlerinden çok bu kanlı yapıların asıl hamisi olan ABD’yi rahatsız etti. Bir defa daha ve altını çizerek belirtelim: Bugün dünyanın herhangi bir yerindeki istikrarsızlığın da, başta ülkemiz olmak üzere çok ciddi bir tehdit haline gelen terörün bu kadar ileri gidebilmesinin ve hayatiyetini sürdürebilmesinin de sebebi ABD’dir.

TERÖR ÜRETİCİSİ

ABD’nin ne kadar süper güç olduğu artık tartışmalıdır, ama süper bir terör destekçisi ve üreticisi olduğu bütün tartışmaların dışındadır. DEAŞ’ı üreten ve piyasaya salan da ABD’dir, PKK’yı başımıza musallat eden de aynı adrestir. FETÖ bir Amerikan projesi olarak tedavüle sokulmuştur ve harekete geçirilmiştir. PYD’si, YPG’si, El Nusra’sı El Kaide’si, aklınıza gelen ne kadar terör örgütü varsa, alayı ABD mamulüdür. Planlayan da, örgütleyen de, silah veren de, eylem yaptıran da aynı adrestir. Kirli ve haram imparatorluğunu kan ve gözyaşı üzerinden sürdürmektedir ki, böyle bir yapının kalıcı olması, uzun süre ayakta kalması mümkün değildir. En azından dileğimiz, beklentimiz, hatta duamız bu yöndedir.

YENİ REZİLLİKLER

PKK-PYD terör örgütünü yok etmek için olağanüstü bir mücadele veriyoruz. İçeride neredeyse tamamını temizledik. Dışarıdaki katil güruhunun hakkından gelmek için de bir kararlılık gösteriyoruz. Fırat’ın batısını büyük ölçüde kontrole aldık. Temizleyemediğimiz tek yer Mümbiç ve orada ayağımıza dolanan yine ABD’dir. Ne verdiği sözde durmuştur, ne önümüzden çekilmiştir. Gözümüzün içine bakarak bizi oyalıyor ve kanlı planlarını devam ettiriyor. Bu kepazeliğin sahibi ABD, Fırat’ın doğusunda daha net şekilde karşımıza çıkıyor. 20 bin TIR silah verip azdırdığı katil sürüsünün, gazabımızdan kurtulamayacağını anlayınca, yeni oyunlar, yeni rezillikler devreye sokuyor. Yedekte tuttuğu hainleri sahaya indiriyor. Bir taraftan DEAŞ’a yeniden alan açıp bahane üretiyor, diğer taraftan bir süredir kenarda tuttuğu Barzani ve Peşmergelerini alana sürüyor.

BEŞERİ FACİA

ABD’nin terör örgütleriyle aynı kareye girmesi, aynı emel ve hedef etrafında bir araya gelmesi, skandal olmanın ötesinde uluslararası hukukun ayaklar altına alınmasıdır. Diğer taraftan NATO’nun varlık sebebine aykırıdır. Sayın Devlet Bahçeli bir devleti terör örgütüyle ayıran en temel ve tartışmasız farklılıkların silinmesinin beşeri facia olduğunu söylemişti. ABD beşeriyet için büyük bir tehdit, ağır bir facia olmaktadır ve bunun en ağır bedelini ne yazık ki, yine biz ödemek zorunda kalıyoruz. Diğer batılı ülkelerin de ABD’den bir farkı yoktur ve bu durum dünyanın geleceğini çok ciddi biçimde tehdit etmektedir.

İNSANLIK DEĞERLERİ YOK EDİLDİ

Dünya çok sıkıntılı bir dönemden geçiyor. İnsanlık değerleri sadece kağıt üzerinde kalmıştır. Ülke menfaatleri için feda edilemeyecek hiçbir şey yoktur. Ne acıdır ki, en büyük oyunların oynandığı, en kirli ve kuralsız mücadelelerin yapıldığı alan, Ortadoğu coğrafyası ve İslam alemidir. Bölgedeki devlet yapıları ve bu devletlerin zayıf, çapsız ve bağımlı idarecileri, belirsizliği daha da büyüttüğü gibi, zalimlerin işlerini çok kolaylaştırıyor. Suudi Prensin kepazelikleri, bunun en son ve en çarpıcı örneğidir. Bu çok acı bir durumdur ve bedeli kan ve gözyaşıyla ödenmektedir.

CHP KARGAŞADA İKTİDAR ARIYOR

Bizi de bu kanlı sürecin içine dahil etmek için planlar yapıyorlar. Onun için bütün bu pis oyunlar oynanıyor. Bekamıza yönelik çok ciddi tehdit altındayız. Bunu görmezden gelemeyiz, geri duramayız ve taviz veremeyiz. Bertaraf etmek, birinci ve vazgeçilmez görevimizdir. Bu tehdidin görünün yüzü terör örgütleridir, ama aslı dünyayı idare etme iddiasındaki devletlerdir. ABD açık ve aleni bir düşmanlık içindedir. Böyle bir dönemde her zamankinden daha çok dikkatli olmak, birbirimize kenetlenmek ve sıkı durmak zorundayız. Cumhur ittifakı bu şartların ortaya çıkardığı bir birlikteliktir. Aynı duyarlılığı başta anamuhalefet partisi olmak üzere, bütün siyasi oluşumlardan bekliyoruz, ama göremiyoruz. İktidarın gitmesi uğruna ülkenin felaketini onaylayan bir anlayışı, içimiz acıyarak izliyoruz. CHP’nin genel başkanının böyle bir ortamda işi daha da ileri götürerek, sokak çağrıları yapması ve iç huzursuzlukta iktidar araması sözün bittiği yerdir.

CUMHUR İTTİFAKI FARKI

Cumhur ittifakı sadece bir siyasi sonuç almak için yapılmış işbirliğinden ibaret değildir. Zaten hiçbir pazarlığa, hiçbir menfaate dayalı olmamıştır ve tamamen ülkenin varlığını ve birliğini önceliğine almaktadır. Üzerimize oynana bütün oyunları bozmayı, etrafımızdaki amansız kuşatmayı yarmayı hedeflemektedir. Bunu her şart altında başarmaya azimlidir. Zilletin önünü kesmek için planlanmış ve hayata geçirilmiş büyük ve aşılmaz bir bariyerdir. Bekamızın bekçisi, geleceğimizin teminatıdır. Bu sebeple devam etmesi, millette karşılık bulması ve sonuç alması bir mecburiyettir. Ülkenin varlığı, devamı ve geleceği buna bağlıdır. Bunu başka yerlere çekmek, sulandırmak, bozmaya uğraşmak ve hatta dışında kalmak izahı mümkün olmayan bir yanlıştır.