“Bir süre sonra her şey otomatikleşiyor” diyor birçok anne.
Yemekten sonra tablet, akşam çizgi film, sabah telefonda kısa bir oyun… Derken, kontrol hissi yavaşça kayboluyor.
Bilim insanlarına göre ise artık bu konuda “mantıklı sınırlar koymak” bir tercih değil, zorunluluk.
Çünkü ekran karşısında geçirilen her fazla dakika, çocuklarda uyku bozuklukları, dikkat eksikliği, sosyal çekilme ve duygusal dalgalanmalara zemin hazırlıyor.
Ebeveynlere çağrı net: Sadece erişimi değil, zamanı da yönetin!

Ekran Süresi Ne Kadar Fazla? Ne Riskler Var?
Son yıllarda yapılan araştırmalar, ekran başında geçirilen sürenin çocuk gelişimiyle doğrudan bağlantılı olduğunu ortaya koyuyor.
Örneğin, 5 yaş civarındaki çocuklarda günde bir saatten fazla ekran kullanımı; dil gelişimi, iletişim becerileri ve duygusal olgunluk üzerinde olumsuz etkiler yaratabiliyor.
Ergenlik çağında tablo daha da net:
Günde 4 saatten fazla ekran süresi, depresyon eğilimi, kaygı artışı, uyku bozukluğu ve hareketsiz yaşamla yakından ilişkili.
Bir de işin göz sağlığı boyutu var uzun süreli ekran kullanımı, miyopi (yakını görme bozukluğu) riskini ciddi biçimde artırabiliyor.
Kısacası mesele “video izliyor, ne olacak ki?” kadar basit değil.
Ekran arttıkça çocukların dış dünyayla etkileşimi azalıyor, oyun saatleri kısalıyor, uykular bozuluyor.
Ve en önemlisi, çocukluk dediğimiz o doğal merak dönemi giderek dijital bir sessizliğe gömülüyor.
Ebeveyn Kontrolü Neden Bu Kadar Önemli?
Ekran süresi sadece kaç saat meselesi değil; nasıl ve neyle geçirildiği de çok önemli.
Kanada Pediatri Derneği’nin tavsiyesi açık: “Azaltılmış, akıllı, bilinçli ve model alınabilecek bir kullanım.”
Yani çocuklar ekranla temas edebilir, ama bu deneyimin içeriği ve süresi ebeveyn rehberliğinde olmalı.

Araştırmalar, ebeveynlerin sınır koyduğu ailelerde çocukların daha iyi uyuduğunu, daha fazla sosyalleştiğini ve obezite riskinin azaldığını gösteriyor.
Kısacası “yasaklamak” yerine “yönlendirmek” işe yarıyor.
Birlikte izlemek, süreyi konuşarak belirlemek, sonrasında alternatif etkinlikler sunmak küçük ama etkili adımlar.
“Ctrl-Shift Ebeveyn” Olmak Ne Demek?
“Ctrl-Shift” aslında bir klavye komutu ama burada sembolik:
Kontrolü yeniden ele almak, yönü değiştirmek ve çocuğun ekranla olan ilişkisini bilinçle yönetmek.
İşte küçük ama güçlü adımlar:
- Sınır koyun: 2–5 yaş arası çocuklar için günde 1 saatten az ekran öneriliyor.
- İçeriği bilin: Ne izledikleri kadar, kimle izledikleri de önemli.
- Alternatif yaratın: Oyun, resim, kitap, dış mekân aktiviteleri…
- Rutin kurun: Uyumadan önce ekran yerine masal; sabah kalkınca telefon yerine kahvaltı sohbeti.
- Model olun: Çocuk sizi izler. Ekranı bırakan ilk kişi siz olun.
- Uykuyu koruyun: Mavi ışığın uyku hormonu melatonini baskıladığını unutmayın.
Ekran süresi artık sadece “kaç dakika izliyor?” sorusuyla sınırlı değil. Bu, modern çağın yeni ebeveynlik sınavı.
Gerçek kontrol, ekranı kapatmak değil; çocuğun dünyasını anlamakla başlıyor.