KKTC seçimleri sonrasında Türkiye’deki CHP merkezli muhalefet, “Darısı Türkiye’nin başına” paylaşımları yapmaya başladı. Hatta KKTC seçimlerinde yeni Cumhurbaşkanı olarak seçilen Tufan Erhürman ve eşinin fotoğraflarını paylaşarak, “Sadece ben mi benzetiyorum?” algısı üzerinden; siyasi hayatını bırakın, normal hayatı dahi sona ermiş olan Ekrem İmamoğlu ve eşinin üzerinden bir atmosfer yaratmaya çalışıyorlar.
Allah var… Tip olarak da, zihniyet olarak da birbirlerine fazlasıyla benziyorlar.
Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni kazanınca; Tufan Erhürman da KKTC seçimlerini kazanınca, her ikisi de Yunan medyasında “Bizim çocuk” muamelesi gördü.
Yunan medyası, Ekrem İmamoğlu için “İstanbul’u fetheden Yunanlı”, “Ayasofya’nın intikamı” gibi manşetler atmıştı. Tufan Erhürman için ise şimdi “İşgal altındaki Kuzey Kıbrıs’ta muhalefetin ezici galibiyeti”, “Federal çözüm adımı”, “Kıbrıs’ta değişim rüzgarları” türünden manşetlerle yeni bir sevinç dalgası estiriyorlar.
Bu seçim sonuçlarının ardından, adeta “Rum çalsın, Yunan oynasın, İsrail fırsat kollasın” havası oluşmuştur.
Biliyorsunuz, geçtiğimiz yıl Özgür Özel şöyle demişti:
“CTP, bizim kardeş partimizdir.
Sosyalist Enternasyonal’de birlikte yer aldığımız partimizdir ama CHP olarak biz, CTP ile işte bu şekilde kardeşiz.”
Fakat nasıl bir “kardeş partiyse”, kurumsal olarak ne Atatürk ne de Türk bayrağı kullanıyorlar.
“Türkiye anavatan, KKTC yavru vatan” ifadesinden oldukça rahatsızlar. Genel zihniyetlerinde, Türkiye’yi KKTC’de işgalci olarak görüyorlar.
Nitekim Türkiye düşmanlığının sembol isimlerinden biri olan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a duyduğu kinini, nefretini hiç esirgemeyen CTP milletvekili Doğuş Derya, şu skandal ifadeyi kullanmıştı:
“Adanın kuzeyi, Avrupa Birliği müktesebatının askıya alındığı bir Avrupa toprağıdır. Bir Türkiye vilayeti değildir.”
Cumhurbaşkanı olarak seçilen Tufan Erhürman’ın, geçmişte yaptığı “Kıbrıs Türk Devleti… Yok hükmündesiniz.” içerikli paylaşımı seçim öncesinde oldukça popüler olmuş ve geniş yankı uyandırmıştı.
Tufan Erhürman, seçimlerden hemen sonra tepkileri azaltmak ve KKTC üzerindeki federasyoncu girişimleri gizlemek amacıyla Türkiye ile birlikte hareket ediyormuş gibi bir imaj oluşturmaya çalışıyor. Buradaki taktik ise yalnızca zaman kazanmak için…
Ama Tufan Erhürman’ın söyledikleri, CTP milletvekillerinin söyledikleri ve CTP taraftarlarının hangi eylem ve söylemlere imza attıkları hafızamızdadır.
KKTC’de Tufan Erhürman’ın yandaş gazetecileriyle, Türkiye’de Özgür Özel’in destekçileri adeta çıldırmış gibi davranıyor. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin “KKTC Parlamentosu acilen toplanmalı, seçim sonuçlarını ve federasyona dönüşü kabul edilemeyeceğini ilan etmeli” sözleri sonrası, “Demokrasiye darbe” türünden kara propagandalar başlattılar.
Peki, gerek CHP’den gerekse kardeş partisi CTP’den hiç Atatürk’ün “Efendiler, Kıbrıs düşman elinde bulunduğu sürece bu bölgenin ikmal yolları tıkanmıştır. Kıbrıs’a dikkat ediniz. Bu ada bizim için önemlidir.” sözlerine sahip çıkan bir tavır gördünüz mü?
Özgür Özel, Rum ve Yunanlıların gözbebeği olan federasyoncu Tufan Erhürman’dan nasıl bir “kardeşlik” gördüyse, çıkıp “Kıbrıs, Türkiye’nin arka bahçesi değildir” deme çapsızlığını gösterebilmiştir.
Bir Atatürk’ün Kıbrıs’a verdiği öneme bakın, bir de Özgür Özel’in bu çapsız, vizyonsuz haline… Yazıklar olsun.
KKTC’yi ne yaparlarsa yapsınlar bu çapsızlara bırakmayacağız; oranın kaderini “Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır” ölçüsü belirlemiştir.