Türkgün | Başyazı | Kardeşlik türküsünden rahatsız olan psikoloji

Kardeşlik türküsünden rahatsız olan psikoloji

Kaynak: Yıldıray Çiçek

Birlikte örülmüş yurdun dokusu,

Doğusu, batısı, güney doğusu,

Olmasın kimsenin asla kuşkusu,

Devrilmez çınarın dallarıyız biz.

***

Kardeşlik türkümüz çalsın dağlarda,

Denizde ovada, yeşil bağlarda,

Türkümüz söylensin yeni çağlarda

Tarihin kopmayan bağlarıyız biz.

***

Kardeşine koşar, her düşen dara

Böyle iyileşir her türlü yara

Seksen bir vilayet başkent Ankara

Allah’ın adanmış kullarıyız biz

***

Biz bize benzeriz, kardeşiz, eşiz

Aynı parmaklarda tırnağız, etiz

El ele verince bitmez kudretiz

Vatanın adanmış canlarıyız biz

Bu sözlerden rahatsızlık duymak için ya hain ya bölücü ya da ciddi bir psikolojik rahatsızlık içinde olmak gerekir, değil mi? 

Bu ülkede etnik kökeni, mezhebi ne olursa olsun; “Türk milleti” çatısı altında bir arada yaşayan insanlar, birbirine nasıl düşmanlık besleyebilir ya da bu düşmanlığı nasıl meşrulaştırabilir? 

Bizzat MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin talimatıyla, “Terörsüz Türkiye” idealine katkı sunmak amacıyla hazırlanan bu “Kardeşlik Türküsü”; birlik, beraberlik ve kardeşlik duygusunu “Başkent Ankara” merkezli bir yaklaşımla dile getiriyor. 

Ne var ki; CHP, Zafer Partisi, İYİ Parti ve FETÖ’ye yakın sosyal medya hesapları, diğer tüm fitne ve karalama faaliyetlerini bir kenara bırakıp bu türküye saldırmayı tercih etti. 

Değerli sanatçımız Ali Kınık tarafından bestelenip seslendirilen bu anlamlı eserin söz yazarı ise Sayın Canfer Balçık’tır. 

Peki kimdir Canfer Balçık? 

Bir Emekli Kurmay Albay ve milli şiirleriyle tanınan bir Türk milliyetçisi… 

“Sen Ölmedikçe Vatan Bölünmez” gibi yüreklere vatan, millet ve bayrak aşkını işleyen eserlerin sahibi; samimi, vakur, gerçek bir vatan evladıdır. 

Peki türküyü seslendiren kim? 

Yunus Emre’nin, Mehmet Akif Ersoy’un, Hüseyin Nihal Atsız’ın, Necip Fazıl Kısakürek’in, Abdurrahim Karakoç’un, Cahit Sıtkı Tarancı’nın, Yahya Kemal Beyatlı’nın, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın, Faruk Nafiz Çamlıbel ve benzeri şairlerin şiirlerindeki milli ve manevi lezzeti; aşkı, sevdayı, özlemi taşıyan bir ses: Türk milliyetçisi Ali Kınık. 

Emekli Kurmay Albay Canfer Balçık gibi milli bir şairin kaleminden çıkan bir şiiri besteleyip seslendirdiği için, Ali Kınık bugün sosyal medyada geçmişini bilmeyen yüzsüzler ve pişkinler tarafından linç edilmeye çalışılıyor. Üstelik, adı üstünde “Kardeşlik Türküsü” olan bu eseri bölücülükle itham edecek kadar alçalmış durumdalar. 

Bu ne hazindir ki, kardeşliği vurgulayan bir esere dahi tahammül edemeyenlerin derdi ne şarkı ne sanat ne de birliktir. 

Dertleri, bu milleti ortak bir paydada buluşturacak her milli sesi boğmaktır. 

Peki bu saldırının arkasında kimler var, ortak noktaları ne?

PKK’lılara, Abdullah Öcalan’ın posterleri önünde konser veren Aynur Doğan’a İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin sahne kapılarını açan Ekrem İmamoğlu’nun amigoluğunu yapan destekçiler… 

PKK’ya açık desteğiyle tanınan sanatçı Suavi’ye CHP belediyelerinde sahne veren, ardından evine çiçekle giden CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in müttefiki konumundaki Ümit Özdağ ve Müsavat Dervişoğlu gibi siyasilerin açık ya da örtülü iş birliği içindeki çevreleri... 

Yerel seçimlerde ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, terör örgütü PKK’nın tüm unsurlarıyla desteklediği adayın kazanması için âdeta seferber olan; "Türkçü" maskesiyle gezen bazı zavallılar da bugün karşımıza çıkıp bu eseri hedef alıyor. 

Terör örgütünün uzantılarıyla her fırsatta kişisel ve siyasi menfaat peşinde koşan bu çevrelerin; Türk milletinin kardeşliğini vurgulayan ve “Terörsüz Türkiye” hedefine katkı sunmayı amaçlayan bu anlamlı eseri ve onu seslendiren Ali Kınık’ı hedef alması; en hafif ifadeyle şeref yoksunluğudur. 

Peki, Ali Kınık başka bir eserinde ne diyordu?

"Her hesabın bir tersi, her zulmün süresi var

Bir tilki hükmü varsa, bir de kurt töresi var.

Bir Bozkurt Töresi var."

 

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...