BAYKAR mühendislerinin bir süredir üzerinde çalıştığı KIZILELMA'da son viraj başarılı bir şekilde aşıldı. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, 14 Aralık Çarşamba günü yayınladığı bir videoda, KIZILELMA'nın test uçuşlarını başarıyla tamamladığını söyledi. Bayraktar'ın bu açıklamasının akabinde Avrupa'da, Rusya'da; ABD'de ve dünyanın çoğu ülkesinde Türkiye'nin ilk insansız savaş uçağı olarak bilinen KIZILELMA manşetlere taşınmış oldu. Daha önce Akıncı TİHA, Bayraktar TB2 ve Bayraktar TB3 gibi teknolojileri Türk Silahlı Kuvvetleri'nin envanterine kazandıran BAYKAR, bu kez KIZILELMA ile öne çıktı. Diğer taraftan insansız savaş uçağı teknolojisine Türkiye dışında 4 ülkenin daha çalıştığı biliniyor. Fakat Türkiye'nin ABD ile birlikte bu alandaki en gelişmiş ülke olduğu söyleniyor. ÜLKE TV İstihbarat Şefi Mustafa Yıldız'ın sunduğu 5. Gün programına konuk olarak katılan Emekli Albay Eray Güçlüer, KIZILELMA'nın bilinmeyen özelliklerine dair önemli açıklamalarda bulundu. KIZILELMA'yı F-16 ve F-35 teknolojileri ile kıyaslayan Güçlüer, dört farklı varyasyon halinde envantere dahil edileceğini anlattı. İşte, Güçlüer'in açıklamaları... KIZILELMA'yı 'harp tarihindeki dönüm noktası' olarak nitelendiren Eray Güçlüer, BAYKAR'ın geliştirdiği yeni insansız savaş uçağımız hakkında şöyle konuştu: "Sadece bizde değil harp konseptlerinde değişiklikler olacak. Harp tarihindeki dönüm noktalarından biri haline gelecek. Bunu abartmıyorum. Şöyle düşünün… Türkiye’ye saldıran düşman uçağının pilotu olduğunuzu düşünün… Türkiye’ye doğru hızla geliyorsunuz. Bir anda karşınıza birkaç tane KIZILELMA çıktı. Bunu anlarsınız. Ama dikkat edin siz insansınız, uçağı kullanıyorsunuz, atış kontrol sistemlerinden bütün her şeye sizin elinizde ama karşınızda insan yok. Bir makine var. Siz makineyle savaşacaksınız. Yunanistan’da, Suriye’de; Irak’ta, İran’da, Balkanlar’da yok. Türkiye jeopolitiğinde böyle bir şey yok. Bunu geliştirmeye çalışan beş ülke var ama en ilerideki biziz. Hakikaten bu konuda dünya liderliğindeyiz." "Gerek kalmayacak" KIZILELMA'nın F-35'e kıyasla çok daha uygun bir rakama üretilip envantere alınabildiğini belirten Güçlüer, şu ana kadar kayıtlara geçmiş F-35 kazalarından bahsetti: "Öyle bir tasarlanmış ki aslında F-35’e gerek kalmayacak. Türkiye, KIZILELMA projesi ile F-35’in özelliklerini dört kategoriye bölmüş. Bu dördünü birleştirdiğiniz zaman bir F-35 yapıyor ama biz bir F-35 parasıyla sekiz tane KIZILELMA yapabiliyoruz. Yani maliyeti yarı yarıya düşürüyoruz. Şu ana kadar 20’ye yakın F-35 düştü. Japonya’ya verdiler, Japon Denizi’nde düştü. İngiltere’nin, Kanada’nın, İsrail’in düştü… Bulamadılar bir de… Demek ki o kadar da süper değilmiş." Ayrı ayrı Kızılelma BAYKAR'daki mühendislerin coğrafi özellikleri göz önünde bulundurarak üretim yaptığına dikkat çeken Güçlüer, Türkiye'nin önemli adımını şu sözlerle duyurdu: "Görünür olamaması için taşıma kapasitesini azaltmanız lazım. Dikey kalkış yaparsa sürati düşer. O yüzden pistlerden kalkan uçak yapmanız lazım ya da dikey yapıyorsanız süratinden taviz vermeniz lazım. Şimdi Türkiye gerçekten çok akıllı bir projeye imza atmış… Bizim coğrafyamızda Batı’daki tehditle Doğu’daki tehdit aynı değil. Dolayısıyla biz niye ihtiyacımız olmadığı halde bütün özellikleri bir uçağa yükleyelim ki? Batı için ayrı KIZILELMA yaparız, Doğu için ayrı KIZILELMA yaparız." Hiç bilinmeyen tarafı! Ses hızının 5 katına yükselecek Emekli Albay Eray Güçlüer, konuşmasının devamında KIZILELMA'nın özelliklerine parantez açarak F-16'yla kıyasladı: KIZILELMA’nın büyüklüğü F-16 kadar. Uzunluğu 14.7 metre, F-16’nın ki 15 metre… Kanat genişliği 10 metreye 10 metre… Tasarlarken de çok iyi bir tasarım yapılmış çünkü bu tasarım radarda görüntü izini minimalize edecek şekilde dizayn edilmiş. Radarda iz bırakmayacak şekilde tasarlanmış. Dikkat edin silah sistemleri ve mühimmatı içinde. Görünmüyor yani… F-16’da dışarıda mesela… 35 bin feet irtifa! F-16’da aynı. Burada tabii ne var? Teknolojide en zor şey nedir biliyor musunuz? Havadan havaya füze yollamak. Çok hareketlidir… Hedef de hareketlidir… Ki biz bunu yaptık… Türkiye bunu yaptı. Gerisi artık teferruattır. En zor teknolojiyi yaptıktan sonra artık gerisi besleyip büyütmektir. KIZILELMA’nın hızı 0.6 mak. Bu başlangıç rakamı… Bunun seyir sürati 1.6 mak! Ses hızının 1.6 katı! Kaça çıkacak? 5 maka çıkacak! Hipersonik olacak. Yani Türkiye bir teknoloji ağ örüntüsü oluşturmuş vaziyette. Dört farklı türü var 5. Gün programında çarpıcı açıklamalarda bulunan Eray Güçlüer, KIZILELMA'nın dört türünü ilk kez ÜLKE TV ekranlarında açıkladı. Güçlüer, bu türleri şu şekilde sıraladı: KIZILELMA’nın birinci varyasyonu, uçaklara karşı kullanılacak olanıdır. Yani 150 tane düşman uçağının Türkiye’ye geldiğini düşünün. 300 tane kalkacak. Aynı anda… İHA’ya artık gerek yok. Elinde bu var. İHA’yı kamikaze olarak bu uçakların kalkacağı yerlerde kullanabilirsiniz. ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ lafının altı boş değildi. Harp konseptini biz yeniden yazıyoruz arkadaş. İşte hesaplıyoruz… Sonuç olarak bizim savaş uçaklarına karşı havada karşılık verebilecek KIZILELMA’mız var. Birinci varyasyonu buydu. İkincisi, uzun menzil füzelerle donatılacak sürati daha düşük KIZILELMA’lar… Yani bunlar hava muharebesine girmeden düşman derinliklerine dalıp hedefleri uzun menzilli füzelerle vuracak. Arkadaş ATMACA diye bir füzemiz var bizim biliyor musunuz? 220 kilometre menzili var. Deniz füzesi bu… Atina ile Karaburun arasındaki mesafe ne kadar biliyor musunuz? 156 kilometre. Yeterli mi? Ben buna 300-400 kilometre menzilli füzeleri takarım, düşman derinliklerindeki tüm hedefleri vururum ve orduma engel olabilecek hedefleri bırakmam. İkincisi bu… Üçüncüsü… Elektronik harp kabiliyeti olanlar var. Olası bir çatışmada bölgesel aktörlerle değil küresel aktörlerle savaşa gireceğiz. Bunu biliyoruz… Biz Yunanistan’la savaşa girmeyiz. Mutlaka onu arkadan destekleyecek küresel güçlerle savaşa gireriz. Elektronik harp sistemi, düşman kuvvetlerinin haberleşme ve komuta kontrol sistemlerini felç ediyor. Biz bunu yaparız nereye gönderirsek de iş yapar! Dördüncü varyasyon da havadan kara hedeflerini vurma… Yani terörle mücadele ve Suriye derinliklerindeki operasyonlar gibi… F-16’larla yaptığımız operasyonları KIZILELMA’larla yapacağız. Eray Güçlüer, açıklamasının son bölümünde bir insanın KIZILELMA'ya karşı mücadele edemeyeceğini şu şekilde anlatarak sözlerini noktaladı: Bu bir insan gibi, düşman uçağıyla manevralara girip saldırı düzenleyebilecek. İnsanın dayanabildiği 4G manevra var. Bunda 10G manevra kabiliyeti var. Dolayısıyla bir insanın performansının çok üstünde bir performans sergileyebiliyor. Hiçbir pilot gelip de bununla savaşmayı göze alamaz! Dolayısıyla Türkiye’nin büyük bir caydırıcılığı var burada ve bu da 1 yıl içerisinde olacak.