Türkgün | Gündem | 11. Yargı Paketi Meclis Başkanlığı'na sunuldu: Denetimli serbestlik 3 yıl erken olacak

11. Yargı Paketi Meclis Başkanlığı'na sunuldu: Denetimli serbestlik 3 yıl erken olacak

11. Yargı Paketi Meclis Başkanlığı'na sunuldu. AK Parti TBMM Grup Başkanı Abdullar Güler detayları açıkladı. 55 bin mahkumun yararlanması beklenen düzenlemeyle, denetimli serbestlik 3 yıl daha erken olacak.

11. Yargı Paketi Meclis Başkanlığı'na sunuldu. AK Parti TBMM Grup Başkanı Abdullar Güler detayları açıkladı. 55 bin mahkumun yararlanması beklenen düzenlemeyle, denetimli serbestlik 3 yıl daha erken olacak.

KAYNAK: Haber Merkezi

11. Yargı Paketi Meclis Başkanlığı'na sunuldu. 55 bin mahkumun yararlanması beklenen düzenlemeyle, denetimli serbestlik 3 yıl daha erken olacak. AK Parti TBMM Grup Başkanı Abdullar Güler, düzenlemenin bir af anlamına gelmediğini, koşullu salıverme olduğunu vurgulayarak "Başlangıçta 54-55 bin civarında mahkumu ilgilendiriyor" dedi. Güler ayrıca "Trafikte yol kesmeye 3 yıla kadar hapis cezası gelecek" diye konuştu.

AK Parti TBMM Grup Başkanı Abdullar Güler yaptığı açıklamada şunları söyledi: 

"Güveni kötüye kullanma suçunun konusunun motorlu, kara, deniz veya hava taşıtı olması halinde verilecek cezanın bir kat artırılmasına öneriyoruz. Özellikle son yıllarda artan kiralık araçların geri getirilmemesi, parçalanarak araç parçası olarak satılması, parçalarının değiştirilmesi veya suç da kullanılması gibi eylemlerin arttığını görüyoruz. Bu konuda da daha caydırıcı yaptırımları da bu teklifimiz de yer vermiş oluyoruz.

'SUÇTA KULLANILAN PARAYA EL KONULACAK'

Vatandaşımızın canını yakan son dönemlerdeki dolandırıcılık eylemleriyle de bilişim suçlarına yönelik bazı düzenlemeleri de öneriyoruz. Bu kapsamda bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle işlenen suçlar da ilgili banka hesabının 48 saate kadar banka ve finans kuruluşları tarafından askıya alınmasıyla ilgili muhatabın bu konuda olur vermesi halinde tekrar hesabın işleme alınması yönünde bir imkan tanıyoruz. Çünkü suçta kullanıldığı tespit edilen paraya adli merciler tarafından el konuşması veya askıya alınması suretiyle de bir tedbir geliştiriyoruz. 

Aksi hâlde birçok hesaba aktarım yapılmak suretiyle dolandırılan vatandaşımızın parasına ulaşma konusunda yaşadığı sıkıntıları da en azından bir nebze olsun gidermiş olacağız.

Çünkü uzun dönemde, değerli arkadaşlar, bazı olaylara baktığımızda belli miktar paranın uzun süre işlem yapılmadığı bilinmesine rağmen yaşlı veya engelli bazı vatandaşlarımızın kendilerini polis, savcı veya bir kamu görevlisi olarak tanıtan kişilerce yönlendirilerek hesaplarından belli miktar paranın farklı hesaplara aktarılması noktasında dolandırıldıklarını görüyoruz.

'HAT DOLANDIRICILIĞININ ÖNÜNE GEÇİLECEK'

GSM hattı aboneliği çipli kimlik kartıyla yapılabileceğini burada standardı getiriyoruz. Bilgi teknoloji ile iletişim kurumu tarafından gerçek veya tüzel bir kişi adına açılabilecek hat sayısına ilişkin bir sınırlama getiriyoruz. Sonsuz sayıda kişi adına herhangi bir hattın alınarak bunun dolandırıcılık faaliyetlerinde kullanılmasının da önüne geçmeyi arzu ediyoruz. Ölen kişilere ait hatların ise periyodik kontrolleri yapılacak. Yabancı uyruklu gerçek kişilere ait mobil haberleşme hatlar özgüde numara tahsisi ve kullanımında ayrıca belli bir standartlara getiriyoruz. Diplomatik ilişkiler ve yabancı misyon görevleri bunlardan istisna olacak şekilde bir düzenlemeyi arzu ediyoruz.

'OPERATÖRLERE PARA CEZASI VERİLECEK'

Dolandırıcılık hırsızlıkla banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarında kullanıldığı tespit edilen telefon hatlarının şebeke ile bağlantısını da burada kesileceği noktasında bir tedbiri geliştiriyoruz. Yürütülen bir soruşturma veya kavuşturma kapsamında Cumhuriyet Savcısı hakim veya mahkeme tarafından istenilen bilgi veya belgenin 10 gün içinde fiziki veya elektronik ortamına gönderilmemesi halinde banka ve finans kuruluşları ile operatörlere de idari para cezası verilmesini de burada öneriyoruz.

'GEÇİÇİ MADDE DÜZENLEMESİ YAPIYORUZ'

Hat düzenlemeleriyle ilgili geçiş hükümlerinde aynı zamanda mevcut davalarda herhangi bir olumsuzluk olmaması için geçici madde düzenlemesi yapıyoruz. Vatandaşlarımızın ve yabancı uyruklu kişilerin yeni getirilen bu düzenlemeler doğrultusunda abonelik kayıtlarını güncellemeleri, telefon hatlarını kendi üzerlerine almaları veya kapatmaları için kendilerine süre tanıyoruz. Bu düzenlemelerin herhangi bir mağduriyet oluşturmaması adına belirli bir süre sonra yürürlüğe gireceğini de teklifimizde belirtiyoruz. Ayrıca, bu düzenlemeler nedeniyle abonelik işlemlerinden kaynaklı ortaya çıkabilecek mali külfetin tüketiciye yansıtılmaması için de önerilerimizi bu teklife yansıtmış bulunuyoruz.

'asli ceza mahkemesinde görülecek'

Ayrıca teklifimizde, Türk Ceza Kanunu’nun 158. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçlarının yargılamalarının asli ceza mahkemesinde görülmesine imkân getiriyoruz. Asli ceza mahkemesi nezdinde ihtisaslaşma sağlamak suretiyle bu suçlara ilişkin yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmasını ve böylelikle bu suçlarla daha etkin bir mücadele yürütülmesini hedefliyoruz.

'KOVİD 19 DÜZENLEMESİNİN KAPSAMINI YENİDEN DÜZENLEDİK'

Yine önemli bir düzenleme yer alıyor kanun teklifimizde. Eşitlik ilkesi, adalet sistemimizin temel taşlarından biridir. Hepinizin bildiği gibi 2020 yılında başlayan pandemi nedeniyle Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu’nun görüş ve önerileri noktasında Adalet Bakanlığımızca üç ayda bir süresi uzatılan, infaz kurumlarında oluşabilecek risklere karşı bazı tedbirler geliştirilmişti. Bu tedbirler kapsamında infaz kanununda bazı düzenlemeleri hayata geçirmiştik. Bu düzenlemeler, 31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülere yönelik olarak son olarak uygulanmış ve bu tedbirler sona ermişti. Özellikle vatandaşlarımız arasında “Kovid 19 düzenlemesi” olarak bilinen bu düzenlemenin eşitsizliğe neden olduğu yönünde görüşler vatandaşlarımız ve siyasi partiler tarafından bizlere iletilmişti.

Şöyle ki; aynı tarihte işlenmiş olsa bile yargılamanın hızlı yapılmaması sonucunda cezası kesinleşerek ceza infaz kurumuna giren kişilerde, 31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla uygulanan koşullu salıverilme ve denetimli serbestlik süreleriyle ilgili olarak bu dönemde cezası kesinleşmeyen hükümlüler arasında uygulama farklılığı ortaya çıkmıştı. Biz de tüm bu görüşleri, itirazları ve beklentileri dikkate alarak Kovid 19 düzenlemesinin kapsamını yeniden düzenledik.

3 yıl daha erken denetimli serbestliK imkânı 

Bu düzenlemeyle, 31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla kapalı ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin yararlanabildiği, daha erken açık ceza infaz kurumuna ayrılma veya denetimli serbestliğe ayrılma düzenlemesinden; 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle hükümlü olacakların da yararlanabilmesi imkânını sağlıyoruz.

Buna göre, 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenen suçlar nedeniyle; Kapalı ceza infaz kurumundan 3 yıl daha erken açık ceza infaz kurumuna ayrılabilme, açık ceza infaz kurumundan ise 3 yıl daha erken denetimli serbestliğe ayrılabilme imkânı getiriyoruz. 31 Temmuz 2023 öncesinde hükümlülere uygulanan bu idari tedbir düzenlemesinin “suç işleyenlere” ifadesi eklenmek suretiyle yeni hükümlülere de uygulanmasıyla bir eşitlik kuralını sağlamış olacağız. Böylelikle bu uygulamayı da hayata geçirmiş olacağız.

Biz sadece oradaki eski uygulamayı, 31 Temmuz 2023 öncesi hükümlülere ilişkin düzenlemedeki kavramı, maddi içeriği neyse aynen yazdık. Biz sadece oraya bir ekleme yaptık: Mahkûmiyeti, yani hükmü kesinleşenleri değil; suç işleyenleri ekledik. Eski uygulama neyse aynısı olacak. Sadece “suç işleyenler” kavramı yenileniyor. Başka bir ekleme, çıkarma yok arkadaşlar.

38 maddeden oluşan kanun teklifimizin hayırlı olmasını diliyorum. Kanunumuz hayırlı uğurlu olsun.

'KOVİD 19 DÜZENLEMESİ BİR AF DEĞİL'

Biz sadece oradaki eski uygulamayı, 31 Temmuz 2023 öncesi hükümlülere ilişkin düzenlemedeki kavramı, maddi içeriği neyse aynen yazdık. Biz sadece oraya bir ekleme yaptık: Mahkûmiyeti, yani hükmü kesinleşenleri değil; suç işleyenleri ekledik. Eski uygulama neyse aynısı olacak. Sadece “suç işleyenler” kavramı yenileniyor. Başka bir ekleme, çıkarma yok arkadaşlar.

Arkadaşlar, şunu öncelikle belirtelim Kovid 19 düzenlemesi bir af değildir. Ne genel affın içine sığar, ne de kısmi aftır. Af değildir; bunu özellikle belirtelim.

Koşullu salıverme şartları içerisinde, yani ilgili mahkûmun cezaevinde, kapalı infaz kurumundaki koşullu salıverme şartları içerisinde; bir yıllık denetimli serbestlik, kapalıdan açığa çıkma ve açıktan tahliye olma süreçleri. Biz sadece bu çerçevede süreyi üç yıla çıkartıyoruz. Bu süreyle ilgili bir düzenlemedir.

Dolayısıyla koşullu salıverme şartları yine geçerlidir, ortadadır. Bu konular, Adalet Bakanlığımızın cezaevlerindeki ve baş savcılıklar bünyesindeki idari gözlem kurullarının kanaatleriyle beraber değerlendirilecek hususlardır.

'55 bin civarı mahkumu ilgilendiriyor'

İlk etapta, bu kanunun suç işlemeyle beraber tabii ki henüz yargılaması tamamlanmamış, kesinleşmemiş davalar da vardır. Bu devam edecek bir süreçtir. Ancak ilk etapta, yaklaşık olarak bu kapsamda şu anda cezaevinde bulunan 54–55 bin civarında cezaevinde bulunan mahkûmları ilgilendirdiğini söyleyebilirim. Önümüzdeki bir yıl boyunca da bu kademeli olarak hükmü kesinleştikçe devreye girdikçe, etkilenecek toplam sayının 80–90 bin civarında olabileceğini önümüzdeki yıllara göre düşünüyoruz."

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...