Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki kadınlar, güzellik ve bakım konularında oldukça hassastı. Bu dönemin kadınları, güzelliklerini korumak için çeşitli doğal malzemeler ve bitkisel karışımlar kullanıyordu. Bunlardan biri de oğul otuydu! İbn-i Sina'nın yıllar önce önerdiği bu bitki, cildi pürüzsüzleştirip aydınlatıyor. Oğul otunun cilde sağladığı faydalar ve Osmanlı Saray kadınlarının en bilinmeyen güzellik sırlarını sizin için araştırdık.
Osmanlı Kadınlarının Cildini Ay Gibi Parlatan Oğul Otu Nedir?
Osmanlı kadınları, cilt sağlığının ve güzelliğinin, sosyal statüleri ve karakterleri üzerinde büyük bir etkisi olduğuna inanıyordu. Ciltlerinin sağlıklı ve parlak görünmesi için birçok doğal ürün ve yöntem kullanıyorlardı. Bu doğal yöntemler sayesinde hem ciltleri gençleşiyor hem de geleneksel güzellik anlayışlarını yansıtıyordu.
Osmanlı kadınları, ciltlerinin nem dengesini korumak amacıyla çeşitli doğal yağlar ve bitkisel kremler kullanıyordu. Saray kadınları, gül yağı, zeytinyağı ve badem yağı gibi doğal yağlardan yararlanarak ciltlerinin nemli ve yumuşak kalmasını sağlıyordu. Bu yağlar, aynı zamanda ciltlerinin daha parlak ve ışıltılı olmasına yardımcı oluyordu. Osmanlı Sarayı'ndaki kadınların cilt güzelliklerini korumak için en çok özen gösterdiği unsurlardan biri de güneş ışınlarından korunmaktı. Güneşin zararlı etkilerinden korunmak için evde hazırlanan doğal karışımlar tercih ediliyordu. Cilt lekelerinin oluşumunu engellemek ve güneşin zararlı ışınlarından korunmak için zeytinyağı ve limon karışımları hazırlanıyordu.
Osmanlı kadınları, ciltlerinin hijyenine de büyük özen gösteriyordu. Ciltte biriken kir ve yağların gözenekleri tıkamasını engellemek için çeşitli doğal sabunlar ve temizleyiciler kullanıyorlardı. Özellikle zeytinyağı sabunu, ciltteki kirleri nazikçe arındırırken, cilt dengesini korumaya yardımcı oluyordu. Doğal sabunlar, cildin doğal yağ dengesini bozmadan temizlik sağlıyordu.