Mahalli seçimler Türkiye’nin 2023’ten önceki son virajı, yeni hükümet sisteminin son imtihanıdır. MHP, meseleye böyle baktığı içindir ki, teşkilatlara gönderilen yazıda, Cumhur ittifakının önemi bir defa daha hatırlatılmıştır.

Siyasetin gündemi mahalli seçimlere odaklanmış durumdadır. 31 Mart’ta yapılacak seçimler için her parti yoğun şekilde aday arayışlarını sürdürüyor. Özellikle büyükşehirler için kılın kırk yarıldığı bir sürecin içindeyiz. Kimlerin aday olabileceği üzerinden saatler süren televizyon programları yapılıyor, gazetelerde istisnasız her gün yeni isimler ortaya atılıyor.

  BİNLERCE ADAY YARIŞACAK

Bütün bunları anlayabiliyoruz. Zira, mahalli seçimlerin atmosferi de, sonuçlara etki eden faktörler de farklıdır. Adayların kimlik ve kişilikleri son derece önemlidir ve birçok yerde belirleyicidir. Kaldı ki, sadece belediye başkanları belirlenmeyecektir. Belediye meclis üyeleri, il genel meclisi üyeleri, köy ve mahalle muhtarları da seçilecektir. Seçime katılacak parti sayısına bağlı olarak, binlerce aday yarışacaktır. Bu adayların eş, dost, akrabaları gibi yakın çevreleri de da dikkate alınırsa, mahalli seçimlerin farklılığı çok daha iyi anlaşılır.

  BÜTÜN GAYRETLERE RAĞMEN OLMADI

Cumhur ittifakının bu seçimlerde de devam etmesi ülkenin yüksek faydasına olurdu. Ancak olmadı. Cumhur ittifakı MHP’nin bütün gayretlerine, formül üretme çabalarına rağmen, mahalli seçimleri de kapsayacak bir boyut kazanamamıştır. Ne yazık ki, ittifakın AKP kanadı güç hatırlatmasına sık baş vurarak, pozisyon üreterek, “Birinci partiyiz, her ilde aday çıkaracağız” açıklamaları yaparak, gereksiz polemikler üreterek, tarihi bir fırsatı heder etmiştir. Yapılan görüşmelerin dahi, “resmi değildi, muhabbet edildi” denilerek içi boşaltılmıştır.

  KOMİK İDDİALAR

Gelinen noktada her partinin iddiasını arttıracak arayışlara girmesi, buna göre aday belirlemesi son derece doğaldır. Her ilden aday çıkarmak her partinin hakkıdır. MHP’de en iddialı adaylarla seçime girmek için yoğun bir çalışma içine girmiştir. Aday gösterilme ihtimali bulunan bazı isimler medyada yer bulmuştur. Sadece bu kadarı bile büyük yankı uyandırmıştır. Bu son derece normal bir durumdur. MHP, bu ülkenin en köklü, en ciddi, en donanımlı ve en iddialı partisidir. Strateji üretmesi, iddialı adaylarla ortaya çıkması son derece doğaldır. Zorlama ve art niyetli yorumları ibretle izliyoruz. MHP’nin yeniden bir ittifak zemini oluşturmak için bazı isimleri ortaya attığını söylemek, komik bir iddiadır. Birileri bu durumdan rahatsız oluyor diye, vazgeçecek, geri çekilecek değildir.

  CUMHUR İTİFAKININ ÖNEMİ

MHP, mahalli seçimlerde ittifakın devamı için gerekeni söylemiş ve üzerine düşeni yapmıştır. Formül üretmiş ve masaya koymuştur. Asla bir menfaat gözetmemiştir. Söz konusu olan ülkenin varlığı ve birliğidir. Nitekim, her ne kadar mahalli boyutta da olsa, bu seçimler Türkiye’nin geleceği açısından son derece önemlidir. Bu seçimler Türkiye’nin 2023’ten önceki son virajı, yeni hükümet sisteminin son imtihanıdır. MHP, meseleye böyle baktığı içindir ki, ittifak mahalli seçimlerde devam etmeyecek olsa da, teşkilatlara gönderilen yazıda, Cumhur ittifakının önemi bir defa daha hatırlatılmıştır. “Cumhur İttifakı Türk tarihinin bir anında, tesadüfen, siyasi pazarlık neticesinde ortaya çıkmış gelip geçici bir heves, iş bitimi dağılacak kuru bir ortaklık değildir, asla da böyle görülmemelidir. Cumhur İttifakı Türkiye Cumhuriyeti’ni üçüncü evreye taşıyan muhterem bir irade, milletimizin ruh kökünden doğmuş, milli hedeflere ulaşma hissiyatıyla doğrulmuş, bekamızı savunma iştiyakıyla dolmuş tarihi bir duruşun adı ve ahlakıdır. Bu adın, bu ahlakın siyasi miyopluk ve konjonktürel dalgalanmalardan ayrı tutulması, siyasi hırs ve hesaplarla tahrip edilmemesi Türkiye’ye yapılacak beka düzeyindeki hizmetlerden birisi sayılacaktır.” Denilmiştir. Bütün teşkilatlardan Cumhur İttifakı’nın doğasına uygun hareket edilmesi, söz, açıklama, beyanat ve siyasi değerlendirmelerin saygı ve nezaket içerisinde yapılmasına azami ölçülerde riayet gösterilmesi istenmiştir.

  İPLER KOPMADI

MHP’nin bu sağlam ve sarsılmaz duruşu hiç kuşku yok ki, bundan sonra da aynen devam edecektir. Ancak, bunun mahalli seçimlerdeki iddiasından vazgeçeceği anlamına gelmeyeceğini herkes görmeli ve anlamalıdır. Nitekim, bu MHP’nin bu samimiyeti karşısında, muhatabının kendini yeniden gözden geçirme gereği hissettiğini anlıyoruz. Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki’den gelen, “En büyük sıkıntımız yasal bir alt yapının olmaması. Bu nedenle bir boşlukta kaldık. Fiili olarak gerçeklememiş olmasının içimizde bir hüznü var. Bir formül bulamadık. Önümüzdeki günlerde bulursak yine konuşulur, tamamen ipler koptu demek doğru olmaz” açıklaması çok manidardır. Yasal alt yapının olmadığı yeni bir durum değildir ve en başından itibaren biliniyordu. MHP formül buldu ve önerdi. Bundan sonrası kendilerinin bileceği bir iştir.

 BEKA MÜCADELESİ SEKTEYE UĞRAMASIN

MHP ne yaptığını da, ne istediğini de çok iyi biliyor. Türkiye’nin çok cepheli sürdürdüğü beka mücadelesinin sekteye uğramaması konusundaki ilkeli, dünden bugüne istikrar içinde süregelen inanmış duruşunu muhafaza ediyor. Türk milleti her şeyin farkındadır ve Milliyetçi Hareket Partisi’ne yönelik ilgi ve destek gün geçtikçe artmaktadır. Birilerinin bundan çok rahatsız olduklarının farkındayız.Karalama kampanyalarını tedavüle sokulmuş, iftira mahiyetinde yayın ve yorumlar artmıştır. Dünkü yazımda da belirtmiştim, bir defa daha altını çizerek hatırlatalım: Bu şer cephesine her ortamda cevabını vermek ve Türk milletine bunların gerçek yüzlerini göstermek, boynumuzun borcudur.