Sistemle kavgalı, milletle mesafeli, siyasetle kopuk, ülkeyle ilgisiz bir anamuhelefet partisinin olması büyük bir şansızlık, ciddi bir kayıptır. Atatürk’ün hiçbir görüşü, düşüncesi, hedefi, ilkesi bugünkü CHP’de yoktur.

Türkiye’nin bu kadar meselesi varken, bırakın bir çözüm üretmeyi veya alternatif olmayı, kendisi başlı başına yeni ve bir ağır sorun haline gelen CHP, yine geriyor, yine bölüyor, yine yıkıyor. Sistemle kavgalı, milletle mesafeli, siyasetle kopuk, ülkeyle ilgisiz bir anamuhelefet partisinin olması büyük bir şansızlık, ciddi bir kayıptır. CHP ne yazık ki, kaybın, kavganın ve kaosun adresi haline gelmiştir.

  BİRBİRLERİNİ TAMAMLIYORLAR

Terör karşısındaki tutarsızlığı, hatta zaman zaman teröre ve teröriste cesaret veren tavır ve siyaseti CHP’nin vazgeçilmesi olmuştur ve millet tarafından artık kanıksanmıştır. Terörün siyasi uzantısı HDP, CHP’nin arka bahçesi gibidir. İP’in de bu bahçenin yeni ürünü olduğunu ibretle izliyoruz. Birbirlerini tamamlıyorlar. Bunların ilgi alanına ülkenin her hangi bir sorunu, bu milletin en küçük derdi hiçbir zaman girmez. Nerede bir yara varsa kaşır, kanatır ve açarlar. Nerede bir olumsuzluk varsa katkı yapar, dönüştürür ve büyütürler. Bunların çare olduğu, haklı çıktığı, olumlu anlamda rahatlama sağladığı istisna cinsinden bir tek örnek gösteremezsiniz.

  MHP YOL GÖSTERİYOR

İşte ciddi bir ekonomik krizin içindeyiz. Çıkmak için uğraşıyor, çareler arıyoruz. Millet olarak bir seferberlik başlattık. MHP de bir muhalefet partisi. Ama yol gösteriyor, çare buluyor. Yanlışı söylüyor, ama doğrunun da yanında duruyor. Millete moral veriyor. Ülkeye sahip çıkıyor. Türkiye’nin daha nice asırlara bağımsız, bağlantısız ve güçlü olarak ulaşması için elinden geleni yapıyor ve zemin hazırlıyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi bu maksatla desteklenmiş ve hayata geçirilmiştir. Şimdi de yeni sisteminin yerleşip kurumsallaşması için çırpınıyor.

  NERDEYSE AJANI HAKLI ÇIKARACAKLAR

Peki, bunlar ne yapıyor? Kriz derinleşsin, enflasyon büyüsün, döviz çıldırsın diye adeta ellerinden geleni arkalarına koymuyorlar. Karıştırıyor, şikayet ediyor ve çıkmaza sürüklüyorlar. “Turpun büyüğü heybede” diyerek felaket tellallığı yapıyorlar. Daha güncel meselelere gelelim. Ajan Papaz Brunson davasının seyri ve sonucu içimizi sızlatmıştır. Gizli tanık meselesi Türk yargısının kanayan yarasına dönüşmüştür ve daha fazla gecikmeden bu durum düzeltilmelidir. Hiçbir şart altında kabul edilemez bu karar karşısında CHP veya İP’in bir itirazını duydunuz mu? Bırakın, itiraz etmeyi, Türk milletinin yanında durmayı, "Adam 2 yıldır tutuklu. Saçma sapan iddialar var. Avukatlarını tanıyorum, benim arkadaşlarım. Saçma sapan iddialar var." diyerek, bu casusa sahip çıkacak kadar kendilerini kaybettiler. Hükümeti zor duruma düşürmek uğruna ülkenin itibarını, saygınlığını yerle bir etmekte hiçbir sakınca görmüyorlar. Gazeteci Cemal Kaşıkçı olayında yine aynı şeyi yaptılar ve yapıyorlar. Hükümeti suçlamak adına, neredeyse Suudi Prens’e ve katillere hak verecekler.

  HİSSELER TÜRK MİLLETİNİN

Bir de şu İş Bankası meselesi var. Bu konu daha ilk gündeme geldiğinde, katıldığımız televizyon programında, hisse devrinin bankacılık faaliyetleriyle bir ilgisinin olmadığını,  Atatürk’ün bıraktığı mirasın Türk milletine ait olduğunu, hazineye devredilmesi gerektiğini ve gerekirse Meclis’in bu konuda bir düzenleme yapabileceğini söyledik. Programa katılanların alayı bize karşı çıktılar ve söylediklerimizi çarpıtmaya uğraştılar. Gelinen nokta bizim söylediğimiz gibidir. CHP’nin İş Bankası hisseleri ile ilgili söyledikleri akıl, mantık ve vicdan ölücülerinin tamamen dışındadır. Kontrolü kaybetmiş durumdalar ve bu durum aynı zamanda ülkemizin nasıl bir badire ve belanın kıyısında olduğunu belgelemiştir. CHP sözcülerinden akla ziyan açıklamalar geliyor. Düzenlemeyi yapacak olan Meclisi hedef almakta ve ağır şekilde itham etmekte bir sakınca görmüyorlar. Direnme hakkı gibi, tamamen PKK jargonu olan bir üslup benimsemişlerdir.

  ATATÜRK YAŞASAYDI

Mülkiyet ve miras hakkıyla özel hukuk hükümlerine sığınmaya çabalamaları beyhudedir. Bu CHP’nin Atatürk’le hiçbir ilgisi ve alakası kalmamıştır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hiçbir görüşü, düşüncesi, hedefi, ilkesi bugünkü CHP’de yoktur. Kısacası bugünkü CHP’nin Atatürk’le yolları çoktan ayrılmıştır. Atatürk yaşasaydı ve CHP’nin düştüğü durumu görseydi, emin olun ya o partiyi kapatırdı veya o partide siyaset yapanların alayını oradan uzaklaştır ve bir daha da içeri sokmazdı.  Hiç uzatmaya, dolandırmaya veya başka yerlere çekmeye gerek yoktur. Mustafa Kemal Atatürk’ün gerçek varisi Türk milletidir ve hisseler daha fazla geciktirilmeden hazineye devredilmelidir. Yokuşa sürmek, sorun çıkarmak, gerginlik oluşturmak yerine, CHP sorumluluk alıp gereğini yapmalı ve yeni bir kanun düzenlemesine gerek kalmadan milletin millete devretmelidir.