“Acaba çocuğum beni doğmadan önce mi seçti?”
Son zamanlarda hem sosyal medyada hem de aile sohbetlerinde sıkça duyulan bu soru, anne ve babaların kalbinde derin bir yankı uyandırıyor. Bilim bu fikre mesafeli dursa da, birçok ebeveyn çocuklarıyla aralarındaki o güçlü bağı bu inançla açıklıyor. Çünkü bazen sevgi, mantığın ötesine geçen bir hisle kalbe kazınıyor.
RUHUN YOLCULUĞU! DOĞMADAN ÖNCEKİ SEÇİM
Spiritüel öğretilere göre hiçbir doğum tesadüf değildir. Ruh, dünyaya gelmeden önce bir yol haritası çizer; hangi ailede doğacağını, hangi dersleri alacağını ve nasıl bir yaşam süreceğini kendi seçer.
Bazı ruhlar kolay bir yaşamı, bazıları zorluklarla dolu bir yolu tercih eder. Her seçim, ruhun olgunlaşma sürecinin bir parçasıdır.
Bu yüzden birçok anne baba “biz onu seçmedik, o bizi seçti” derken aslında bu ruhsal anlaşmanın farkında olduklarını hissederler.

BİLİMSEL AÇIDAN NASIL YORUMLANIYOR?
Psikoloji bilimi, “çocuğun ebeveynini seçmesi” fikrini sembolik bir ifade olarak görür. Bu inanç, anne-baba ile çocuk arasındaki güçlü bağı anlamlandırmanın duygusal bir yoludur.
Ruhun seçim yaptığı bilimsel olarak kanıtlanmasa da, annenin duygularının, ses tonunun ve sevgisinin bebeği daha anne karnındayken etkilediği biliniyor.
Yani bu inanış, belki bilimsel değil ama sevginin görünmeyen boyutuna dokunan çok insani bir anlatım taşıyor.
ANNE VE BABALAR NE HİSSEDİYOR?
Birçok anne, hamile kalmadan önce bebeğini rüyasında gördüğünü, ismini duyduğunu ya da içsel bir çağrı hissettiğini anlatıyor. Bu anları “ruhun daveti” olarak tanımlayan ebeveynler, çocuklarının gelişini bir kader buluşması gibi görüyor.
Bu paylaşımlar sosyal medyada hızla yayılıyor; çocuğum beni seçti inancı, birçok aileye huzur ve umut veriyor. Çünkü bu düşünce, ebeveynliği sadece biyolojik bir sorumluluk olmaktan çıkarıp kalpten kalbe bir bağ haline getiriyor.
Bilimsel olarak açıklanmasa da çocuğun ruhu anne ve babasını seçer inancı, birçok insan için kalpten hissedilen bir gerçektir.
Bazı şeylerin kanıtı yoktur, sadece kalpte hissedilir. Ve belki de bu inanç, sevgiyi en saf hâliyle anlatan sessiz bir dildir.