Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından yapılan açıklamaya göre, serbest bölgeler de dahil edildiğinde makine imalat sanayisinin konsolide ihracatı, yılın 11 ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 0,8 artışla 26 milyar dolar oldu.
İhracat tonajında yüzde 6,9’luk düşüş yaşanmasına karşın, kilogram başına ortalama ihracat fiyatının 8,1 dolarla tarihi seviyesini koruması, değer bazlı artışı beraberinde getirdi. Kasım ayı itibarıyla son 12 aylık makine ihracatı ise 28,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Almanya ve ABD İlk Sırada
Ocak-kasım döneminde Türkiye’nin makine ihracatında Almanya ilk sırada yer aldı. Bu ülkeye yapılan ihracat yıllık bazda yüzde 5,3 artarak 2,9 milyar dolara ulaştı. Almanya’yı, yüzde 6,7 artışla 1,7 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirilen ABD izledi.
Irak’a yapılan makine ihracatı yüzde 8,4 düşüşle 670 milyon dolara gerilerken, Suriye’ye yönelik satışların yüzde 183 artarak 134 milyon dolara çıkması dikkat çekti.

“Türkiye, ‘Made in EU’ Tanımına Dahil Edilmeli”
Açıklamada görüşlerine yer verilen MAİB Başkanı Kutlu Karavelioğlu, küresel ölçekte parasal sıkılaşmanın kontrollü biçimde gevşemeye başladığını, ancak dünya sanayi üretimi üzerindeki baskının sürdüğünü ifade etti.
Karavelioğlu, bazı sektörlerde ekipmanların Avrupa’da üretilme oranını yüzde 70’e çıkarmayı hedefleyen “Sanayi Hızlandırma Yasası” tartışmalarına değinerek, AB’nin stratejik ortağı olan Türkiye’nin de “Made in EU” tanımına dahil edilmesi gerektiğini vurguladı.

Çin Rekabeti Derinleşiyor
ABD’nin tetiklediği ticaret savaşları sonucu Çin’in bu ülkeye ihracatının yüzde 29 daraldığını belirten Karavelioğlu, Çin’in AB ve Türkiye gibi pazarlara yöneldiğini kaydetti.
Çin’in makine ihracatının dünyada yüzde 8, Türkiye’de ise yüzde 13,4 arttığını belirten Karavelioğlu, bu durumun haksız rekabet tartışmalarını yalnızca fiyat değil, teknoloji, veri güvenliği ve sanayi politikaları boyutunda da derinleştirdiğini söyledi.

Makine Üretiminde Daralma Sinyali
Karavelioğlu, ekim sonu itibarıyla genel imalat sanayisi üretiminin yıllık bazda yüzde 3,3 arttığını, buna karşın makine üretiminin yüzde 6,1 daraldığını belirtti.
Yılın ilk üç çeyreğinde makine ve teçhizat yatırımlarının yüzde 6,2 artmasına rağmen, kapasite kullanım oranının ekimde yüzde 63,9’a gerileyerek tarihi düşük seviyelerde seyrettiğini vurgulayan Karavelioğlu, yatırımların büyük ölçüde ithal makinelerle karşılandığına dikkat çekti.
Bu tablonun, makine sektöründe finansmana erişimin kolaylaştırılması, yatırım ortamının güçlendirilmesi ve ithalata bağımlılığı azaltacak politikaların aciliyetini ortaya koyduğu ifade edildi.