Jesus, “Biz ilk maçlardaki gibi değiliz, geliştik” dedi ama karşısında çok sert, hızlı, pres yapan, hırslı bir takım buldu. Dinamo Kiev, Fenerbahçe’yi oynatmamak için her türlü “çirkefliğe” başvurdu. Oyunun ilk bölümünde Sarı Lacivertlilerin teknik ayakları karşısında, gördüklerini yere indirdiler. Doğrusunu isterseniz hakem de bu sert hamlelere çoğunlukla göz yumdu. Ama Fenerbahçeli futbolcular yılmadı, hatta aynı sertlikle cevap verdi rakibine. Bildikleri oyunu oynadılar. Defansta dikkatli, sürekli gol arayan takım hüviyetindeydiler. Tek sıkıntı savunmadan çıkışlarda oldu. Önceki maçlara oranla, Dinamo Kiev, ekibimizin rahat çıkmasına izin vermedi. Yine de ilerleyen dakikalarda duran toptan golü buldu Sarı Lacivertliler. Açılan Dinamo Kiev karşısında art arda pozisyonlar da yakaladılar. Her zamanki gibi takım olarak iyi mücadele etti, iyi savaştı, Jesus’un öğrencileri. Dinamo Kiev’e net pozisyon vermediler. Özellikle Arao ve Crespo sahada basmadık yer bırakmadı. Ferdi her zamanki gibi ileri geri çalıştı. İkinci yarıda Dinamo Kiev dengeyi kurdu. Hiç görünmediği ilk yarının aksine kalemize daha çok geldi. Ama yine Jesus oyuna el koydu. Değişiklikleri yaptı, Batshuayi’ye yol verdi. O da gereğini yaptı. Fenerbahçe hak ettiği maçı kazanarak, hem gruba 3 puan ile başladı, hem de ülke puanına katkı verdi.