
Doğada annelerinden ayrı şekilde bulunan bozayı yavruları, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü çatısı altında yürütülen çalışmalar kapsamında güvenli ortamlara taşınarak koruma altına alınıyor. 1996 yılında faaliyete geçen ve Bursa 2. Orman Bölge Müdürlüğü bünyesinde hizmet veren Ovakorusu Celal Acar Yaban Hayvanları Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi, bu yavruların hayata tutunmasında kritik bir rol üstleniyor.

Mart ayında Karabük’ün Yenice ilçesi ile Bingöl kırsalında bulunan iki yavru ayı, vatandaşlar tarafından yetkililere teslim edilerek merkeze getirildi. Karabük’ten gelen yavruya "Bulut", Bingöl’den gelen yavruya ise "Yağmur" adı verildi.

Beş aylık olan yavrular, her gün 6 ila 8 öğün arasında besleniyor. Onlara özel hazırlanan beslenme programında laktozsuz süt, kefir, bal, yumurta, krema ve çeşitli meyveler (armut, elma, ayva) yer alıyor. Bu süreçte yavrulara biberonla besin veriliyor ve sağlık gelişimleri yakından izleniyor.

Bulut ve Yağmur’un sağlıklı büyüyebilmesi için sadece beslenmeleri değil, hareket alanları da büyük önem taşıyor. Bu nedenle yavru ayılar, her gün merkezin yeşil alanlarına çıkarılarak doğal ortam hissi kazanmaları sağlanıyor. Günlük olarak kilo artışları ve genel sağlık durumları veteriner ekipler tarafından dikkatle takip ediliyor.

Merkezde görevli şef veteriner hekim Azizcan Sezer, yavru ayıların doğada genellikle bahar aylarında annelerinden ayrıldığını belirterek şunları söyledi:
“Bu yıl merkezimize iki yavru geldi. Her biri yaklaşık 20 kilogram ağırlığa ulaştı. Onlara özel bir bakım ve beslenme programı uyguluyoruz. Sürekli kontrol altındalar. Şu anda oldukça sağlıklı ve mutlular.”

Sezer’in verdiği bilgiye göre, yavru ayılar yaklaşık bir yıl boyunca merkezin "bebek ayı" bölümünde kalacak. Bu sürecin sonunda, gelişim durumlarına göre daha geniş bahçeli alanlara alınacaklar. 2,5 ila 3 yaşına ulaştıklarında ise erişkin ayıların yaşadığı bölüme aktarılacaklar. Bu aşamalar, ayıların hem fiziksel hem de psikolojik gelişimlerine göre planlanıyor.

"Ayılara Özgürlük" projesi kapsamında başlatılan bu merkez çalışmaları, Türkiye genelinde doğadan koparılan veya tehlike altındaki bozayıların güvenli koşullarda büyütülmesine olanak sağlıyor. Böylece hem türün devamlılığı korunuyor hem de doğal yaşam dengesine katkı sunuluyor.


