Ülkemizin ve Dünyanın önemli sorunlarından biriside işsizlik. Genç Nüfusumuzun sürekli istihdama katılma hızına ve Bölgesel sorunlara rağmen, Ülkemizin İşsizlikle mücadele performansının pek çok gelişmiş Ülkeye kıyasla daha başarılı olduğunu söyleyebiliriz.

Geçtiğimiz yıllarda, dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı  İsviçre’nin Cenevre kentinde yapılan 105. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) konferansına katılarak burada bir konuşma yapmıştı.

Konferansta, bölgesel siyasi sorunlar ve Suriye’nin içinde bulunduğu belirsizlik, önümüzdeki yıllarda da Ülkemiz ve özellikle Avrupa ülkelerinin de çalışma Hayatında çok ciddi etkilerinin olacağına tarafların dikkatini çekerek, işsizlikle ilgili mücadeleye vurgu yapmıştı.

Ülkemizin ve Avrupa’nın İşsizlikle mücadele noktasında istihdamı artırma ve işsizliği önleme mücadelesine birde bölgesel sorunların eklenmesi, işsizlikle mücadele hedeflerinin sapmasına neden olmakta.

İşsizlik ile ilgili veriler açıklandığın da deniyor ki; İşsizlik ile ilgili hedefler saptı. İstatistiksel olarak sağlıklı veri alabilmek için stabil bir ortam olması gerekir. Ülkemizde genç nüfusun istihdam ortamına katılımının hızlı oluşu, istihdama katılım ile yatırımının paralel olarak büyüyememesi ve tabi ki bölgesel gelişmeler, ülkemizdeki işsizlikle mücadelede yeterince performans sergilenemediği algısını oluşturuyor. Ülkemizin içinden geçtiği süreçlere ve bölgesel gelişmelerle, oluşturulan olumsuz algılara rağmen hiç de kötü bir performansta olmadığı görülmektedir.

Sayın Bakan, o dönemde stratejik hedefi  "BM tarafından kabul edilen 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi insan merkezli, kapsayıcı ve dönüştürücü hedefleriyle, küresel ölçekte sosyal adaletin sağlanması için öncelikli bölgesel sorunların ortadan kaldırılması, stabil ortam yaratılarak bölgesel kalkınma ile birlikte istihdam ortamının yaratılması ve işsizlik ile mücadele şeklinde ortaya koymuştu.

Gelinen nokta da Ülkemizde yaklaşık iki yıldan bu yana İstihdam seferberliği adı altında tüm Kamu Kurumları ve İşverenleri ile birlikte, Ekonomiye ve istihdama katkı sunma gayreti içinde oldukları, Devletin de üzerine düşen görevi yerine getirme azmi ile örneğin, teşviklerle özellikle özel sektörü desteklediğini görüyoruz.

Temennimiz odur ki; Yeni bir yıla yaklaşırken Ülkemizin içinde bulunduğu sıkıntılı süreçleri biran önce atlatması ve yeni Yılla birlikte İstihdamı artırıcı, üretime dayalı bir ekonomi anlayışı ile büyüme ve gelişme hedeflerimizi tutturmaktır.

Soru-Cevap

Engelli Çocuğu Bulunan Çalışan Annelerin Hakları Neler dir ?

Engelli Çocuğu bulunan ve Çalışan Anneler için 01 Ekim 2008 Tarihinden geçerli olmak kaydı ile Engelli Çocuğun Raporlarını bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik Merkezine ibraz ederse, çalışılan her bir yıl için 90 gün Fiili hizmet yıpranma hakkını elde edebilir. Yani 360 Gün çalışmanız 450 Gün olarak değerlendirilir. Bu 90 günlük süreler de emeklilik için gerekli olan yaş şartınızdan düşülür.

İşsizlik ödeneği alan bir kişi  Genel sağlık sigortası  kapsamında mıdır ?

İşsizlik ödeneği alanlar da genel sağlık sigortası kapsamında olup, sağlık sigortası primleri Türkiye İş Kurumu tarafından ödenir.

Evlenme ödeneği ( Çeyiz Parası) hangi miktar üzerinden ve kimlere verilir ?

5510 Sayılı Kanun uyarınca, evlenme ödeneği yetim kız çocuklarına almakta oldukları aylıkların, 24 aylık tutarı miktarında ödenir.

Bir işçinin borcundan dolayı eşinin maaşına haciz konulabilir mi?

Borçların şahsiliği prensibine göre, bir işçinin borcu için eşinin maaşına haciz konulamaz.

Servis aracının kaza yapması nedeniyle zarara uğrayan işçilerin tazminat talebi var mıdır?

İşçilerin ulaşımının sağlanması için kiralanan aracın şoförünü, işverenin emir ve talimatı altında saymak gerekir. Böyle olunca araçta meydana gelen trafik kazasında zarar gören işçilerin işverene karşı maddi ve manevi tazminat davası açma hakları vardır.