Siyonist İsrail rejiminin 1.5 ay boyunca soykırım yaptığı Gazze'de 4 günlük geçici ateşkesin ikinci gününde yerlerinden edilen yüz binlerce Filistinli, İsrail'in tüm tehditlerine rağmen kayıplarını araştırmak için kuzeydeki mahallelerine döndü. Enkazın arasında gerek haber alamadıkları sevdiklerini, gerekse kullanabilecekleri eşyaları arayan Gazzeliler, büyük yıkımın üzüntüsünü yaşasa da kendi topraklarında özgür bir gün geçirmenin umudunu da taşıyor.

Yıkıntıların arasında kahvaltı eden, çamaşır yıkayan Gazzeliler, "Her şeye rağmen yine de vatanımız" diyor. İşgalci İsrail Ordusu'nun ardında bıraktığı patlamamış füzeler ise en büyük tehlike. İsrail savaş uçakları hâlâ havadan "Kuzeye gideni vururuz" yazılı broşürler atarak bölgeyi insansızlaştırma hedefini sürdürüyor.

Gazze'nin Deyr Belah kentinde evleri yıkılan Filistinli Halid Naci ve ailesinin yıkıntıların arasında buldukları bir yatağın üzerinde kahvaltı ettikleri anlar "Umudun fotoğrafı" oldu. Filistinli foto muhabiri Magdi Fathi'nin konuştuğu bir kadın, "Evime bir şeyler çıkarmak için geldim ama hiçbir şey bulamadım. İsrail ordusu burayı beklemediğimiz bir şekilde yok etti" dedi. Doğu Han Yunus'taki Khuzaa sakini başka bir kadın, gördükleri karşısında "şoke olduğunu" söyledi. "Yıkım çok büyük" dedi. Filistinliler ayrıca İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında hayatını kaybeden yakınlarını ziyaret için mezarlıklara akın etti.

TERÖR DEVLETİNİN ESERİ YOKLUK...

İsrail ile Hamas arasındaki uzlaşıyla Gazze'de başlayan 4 günlük insani ara kapsamında 49 günün ardından ilk kez Gazze Şeridi'ne 150 TIR yardım malzemesi geldi. TIR'lardan 4'ünün tüp gaz, 3'ünün de yakıt taşıdığı belirtildi. 49 günün ardından ilk kez Gazze Şeridi'nin kuzeyine 3 TIR insani yardım malzemesi geldi. Gazze'nin Refah kentindeki Filistinliler, mutfak tüplerini doldurmak için çoluk çocuk bir gaz akaryakıt istasyonunun önünde uzun kuyruklar oluşturdu. Mısır "İnsani aranın ilk gününde Gazze'ye 200 TIR insani yardım gönderildi" açıklaması yaptı.

FİLİSTİNLİ MARAH: İSRAİL GENÇLİĞİMİ ÇALDI

Ateşkesin ilk gününde Hamas 13 İsrailli rehineyi serbest bırakırken, İsrail tarafı da yıllarca cezaevinde alıkoyduğu 4'ü kadın 15'i 18 yaş altı çocuk olan 39 Filistinliyi bıraktı. Hamas'ın 14, İsrail'in de 18'i kadın, 24'ü 18 yaşın altındaki çocuklar olmak üzere 42 Filistinliyi serbest bırakacağı bildirildi. Hamas'ın elinde 240'a yakın İsrailli rehinenin olduğu biliniyor. Dört günlük süre zarfında toplamda 50 İsrailliye karşılık 150 Filistinli serbest bırakılacak. Ateşkesin uzaması halinde ise daha fazla rehinelerin karşılıklı olarak salıverilmesi bekleniyor. İsrail'in serbest bıraktıklarının neredeyse tamamı yıllardır hiçbir suçlama olmadan hapishanelerde tutuluyor.

Büyük bir kısmı daha çocukluk yaşlarında tutuklanmıştı. Filistinli tutuklu Marah Bakeer de bu mahkûmlardan biri. "Serbest bırakılmak sürpriz oldu. Hapishane çok zordu. Annemin sevgisine ihtiyacım olan yıllarda demir parmaklıklar arkasındaydım. İsrail gençliğimi çaldı" diyen Bakeer, henüz 16 yaşında lise öğrencisiyken, 2015 yılında tutuklanmıştı ve 8.5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Serbest bırakılan Filistinli esir kadın Hanan Bergusi de "Direnişçiler olmasaydı özgürlüğü göremezdik" dedi. Anne Savvsan Bakeer ise "Bir yandan seviçliyiz ama diğer taraftan Gazze'deki yıkımdan dolayı içimiz kan ağlıyor. Ateşkesten sonra da ne olacağını kimse bilmiyor" dedi.

Kaynak: Sabah

Editör: Bilge Güler